‘Bana uyguladığı şiddetin 4 bin liralık cezasını da ben ödedim’
Yirmi yılı aşkındır evlendiği erkek tarafından şiddetin her türlüsünü yaşamış Esma’nın hikayesi… Tek istediği ise herkes gibi yaşayabilmek.

Daha çocukken, 12 yaşında zorla evlendirilen, evlendiği günden beridir şiddetin her türlüsüne maruz kalan Esma* “yaşamak istiyorum” çığlığı ile Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğine başvuruyor ve her anı şiddetle geçen yaşamını dayanışma ve destek bulma umuduyla anlatıyor. Yaşadıklarını anlatsa günlerce süreceğini söyleyen Esma evlendirildiğinden beri evlendiği erkek tarafından şiddetin her türlüsüne maruz kaldığından ve öldürülmekten korktuğu için korkudan uyuyamadığından bahsediyor.


Çocuk yaşta berdel olarak evlendirilmeye mecbur bırakılan Esma bu evliliğe 20 gün direndiğini, nikah kıyılmasına karşı çıktığını ancak sonrasında ailesinin “Şeyhe karşı gelip evliliği kabul etmezsen, çarpılırsın gözlerin kör olur” söylemleriyle evlendirildiğini ifade ederek başlıyor yaşamını anlatmaya.

“Çocuklarım olmadan ben yaşayamam” diye ifade eden Esma evlendiği erkeğin çocuklara da şiddet uyguladığını şöyle anlatıyor; “Bir gün sinirlendi, çocuğu kucağına alıp beton zemin üzerine var gücüyle fırlattı, aradan bir hafta geçmeden çocuğumu toprağa verdim.” Bunca yıl bu şiddete daha güçlü bir ses çıkaramamasının sebebinin çocuklarına zarar geleceği korkusu olduğunu söylüyor Esma.

Eşinin hiç çalışmadığını, hep kendisinin çalışarak kazandığı parayı kullandığını da ekliyor. Dokuz yıl önce istediği parayı vermediği için Esma’ya sezaryen dikiş yerlerinden yaralayarak hastanelik ediyor. Evli olduğu erkeğin ailesinin şikayetçi olmasına izin vermediğini söylüyor. Ancak hastaneye kaldırılınca Esma’yı yaraladığı için evli olduğu erkeğe kamu davası açılıyor: “Beni üç yerimden yaraladı, şikayetçi olmadım. Hastaneye gittiğimizde bıçak yaralarımı gören polis tutanak tuttu, dava kamu davasına dönüştü, 4 bin TL para cezası aldı. Boynumdaki altın kolyeyi sattım, kalanını ise gündeliğe giderek toparlayıp, beni yaralayan adamın cezasını kendi alın terimle gene ben ödedim.”

‘EN KORKTUĞUM ŞEYDİ BİR GÜN BENİ BİRİNE PAZARLAYACAK OLMASI’

Yakın zamanda evlendiği erkeğin onu ve çocuklarına sürekli ev değiştirttikten sonra İstanbul’a getirdiğini, belki İstanbul’da her şeyin daha iyi olacağını umduğunu ama şiddetin bitmediğini de ifade ediyor ve ekliyor: “Evde ne bana ne de çocuklarıma huzur vermedi.”

Evliliği boyunca bir taraftan da yoksulluk çektiğini söyleyen Esma, “Yalnızca 1 ay oturduğumuz evin kirasını ödedi, sonrasında ise evin kirasını ben ödedim. ‘Bedenini mi satıyorsun ne yapıyorsan yap ama bana paramı geri ver’ diyerek benim bedenimi satıp ona para vermemi istedi” diye evlendiği erkek tarafından maruz bırakıldığı baskıyı da anlatıyor. Açlıkla baş edebilmek, çocuklarının karnını doyurabilmek için sürekli çalışmak zorunda kalırken hem “Başkalarıyla birlikteliğin var” diye iftiraya maruz kalmış hem de evlendiği erkek tarafından para için satılma tehlikesiyle karşı karşıya bırakılmış. Yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Bir tanıdığından dolar borç almıştı, uzun süre geçti vermedi, adam parasını isteyince de gidip adamla yatarak onun borcunu ödememi istedi. Benim en korktuğum şeydi bir gün beni birine pazarlayacak olması.”

‘BENİ HEP ÇOCUKLARIMLA TEHDİT ETTİ VE EDİYOR’

Şiddet gördüğü bir gün, yardım amaçlı sosyal hizmetlerden gelen yetkililer sayesinde sığınma evine yerleştirildiğini ve orada 3 ay kaldığını, o süre zarfında da evli olduğu erkeğin kız çocuklarını eve almadığını söylüyor. Sadece kendisini değil çocuklarını da tehdit ettiğini ifade ediyor: “Ondan her türlü şiddeti gördüm. Bu süreç içerisinde sadece bir kere şikayet ettim. Kızlarım da şikayet etti. Kardeşi de şikayet etti. Onları da bıçakla tehdit etmiş. Kendine tek başına bakamıyor ve hepsini beni eve geri döndürmek için yapıyor.” Her zaman korktuğunu belirten Esma, “Hâlâ bize ulaşmaya çalışıyor. Ben numaramı değiştirdim. Bu sefer çocuklarımı arayıp duruyor, ‘Sizin peşinizi bırakmayacağım’ diyor. Öldürmekten bahsediyor, başka ne yapacak? Geçen gün ‘Çocukları öldürürüm ama vazgeçmem’ dedi. Çünkü biliyor, ben çocuklarımı çok seviyorum. Onlarsız yaşayamam, ben çocuklarım için yaşıyorum. Tek başıma ne yaparım ki? Kızıma telefon gelince bile sabaha kadar uyuyamıyorum. İçime bir sıkıntı düşüyor” diyor.

‘DEVLET BİZE YARDIM ETSİN VE BENİ O ADAMDAN KURTARSIN’

Tek isteğinin sadece ondan kurtulmak olduğunu, devletten de kira parasına ihtiyaç duyduğunu ifade eden Esma “Yaşamak istiyorum. Beni bu adamdan kurtarsınlar. O adamın öyle bir şiddeti var ki, nasıl söylesem, insan utanıyor. Her türlü şiddeti uyguluyor yıllardır. ‘Ben seni istemiyorum’ desem de devam ediyor. Sadece bir abim arkamda ama sürekli onu da arıyor. ‘Siz evimi yıktınız’ diyor. Oysaki şiddetiyle o benim yuvamı yıktı” diyor. Yardımlarla geçimini sağlıyor ancak Esma’nın yaşamını sürdürmesi için parasal destek yeterli değil. Devlet yetkililerine sesleniyor Esma: “Benim devletten istediğim tek şey bir an önce boşanmak. Keşke tek seferde boşanabilseydik, mahkemeye tekrar gelmek istemiyorum. Onun yüzünü tekrar görmek istemiyorum.” Esma boşanma aşamasında ancak “Boşanırsan seni de çocukları da öldüreceğim” tehditleri gece uykularını kaçırıyor. Esma’nın tek bir isteği var: “Bu adamdan artık kurtulmak istiyorum. Herkes gibi yaşamak istiyorum.”

*Kadının adı güvenliği sebebiyle değiştirilmiştir.

Fotoğraf: İlknur Haylaz-Nevruz Mersin

İlgili haberler
Bu sıkışmışlığa katlanmamayı seçtim

13 yaşından beri tekstil işçisi Aliye, yokluğa, şiddete, sıkışmışlığa, ümitsizliğe katlanmamayı seçe...