Pandemide kadın esnaflar: Karşılıklı mağduriyetler, bozulan ilişkiler
Dosyamızın dördüncü ve son gününde kadın esnafların durumunu bu süreci en genelinden gören mali müşavir bir kadınla değerlendirdik. Esnaf pandemiyi yaşarken esnafın yaşadıklarını en iyi onlar görüyor.

Türkiye’nin pandemi ile imtihanında bir yılı doldurmak üzereyiz. Bu süreçten hepimiz çeşitli biçimlerde etkilendik. Pandemi nedeniyle iş yerleri kapatılan esnaf da büyük bir çıkmaz içinde. Biz de dosyamızla bir süredir sesini duyurmaya çalışan esnaflardan bahsedeceğiz. Sultangazi’de kadın esnaflarla bu süreci, neler yaşadıklarını, taleplerini ve güncel gelişmeleri konuştuk. Biliyoruz ki onlarcamız var ama şimdilik birkaçının onların sesi oluşunu aktaracağız.

Dosyamızın dördüncü ve son gününde kadın esnafların durumunu bu süreci en genelinden gören mali müşavir bir kadınla değerlendirdik. Esnaf pandemiyi yaşarken, hem resmiyette hem de kâğıt üzerinde esnafın neler yaşadığını en iyi onlar görüyor.

Konuştuğumuz Mali Müşavir Türkan Kotankıran şu şekilde özetliyor durumu:

BÜYÜK ŞİRKETLERE YAPTIĞI GİBİ HALKIN, ESNAFIN BORCUNU DA SİLEBİLİRLERDİ

“Bir kere Cumhurbaşkanının ifade ettiği yerden başlarsak, tarif ettiği direkt kepenk kapatma değil, direkt malinen kapatma, bunu bilinçli bir şekilde öne çıkarıyor. Muhalif kanalların da yine de kapatmayı; iş yapamadığı, beklemede oldukları şekilde tarif etmeleri gerekir. Kepenk kapalı ama mali denetim hâlâ devam ediyor ve mart ayında açılabileceğini söylemek insanlarda bir umut ışığı. Çünkü insanların yapacak başka bir şeyi yok.

İlk ekonomi paketi açıklarken hatırlayalım, TOGG Başkanı da karşısındayken gülerek, 20’de 1’ini halka, 20’de 19’unu da TOGG yani sanayicilere vereceğini söyledi. ‘Memnun musun?’ dendi bir de. Bunu şu nedenle hatırlatıyorum; büyük şirketlerin borcunu ertelemiyor, siliyor. Küçük esnafın vergi borçlarını, SSK’sını ancak erteliyor. O da yetmiyor zaman zaman hatta çok sık yapılandırmaya giriyor. Bu ne demek? Borçları topluyor ve ‘Senin ödeme planını gecikme zammı ve faizini almayacağım ama tefe tüfe oranını üzerine koyacağım. Dört birim almayacağım ama iki birim tefe tüfe olarak üzerine koyacağım’ diyor. Yapılandırmada özendiriyor yani. BAĞKUR’da silme diye bir olay var. Bir dükkan açılır açılmaz esnaf BAĞKUR yapar ama açıldıktan sonra iki ay bunu ödeyemezsen ne sağlıktan yararlanabilirsin ne başka bir şeyden. Seni emekliliği etkileyen haklardan vazgeçirir. Kimi esnaf bunu olumlu buluyor. Borçtan kurtulduğunu düşünüyor. ‘Zaten emeklilik hayal’ diyor. Bizler de bu sebeple çok sık BAĞKUR borcu sildirenle karşılaştık ama ne vergi ne SSK borcu silinmez. Yani kısacası büyük şirketlerin borcunu sildiği gibi halkın/esnafın borcunu tabii ki silebilirdi.”

ESNAF KAZANMIYOR, BİZE ÖDEME YAPAMIYOR, MAĞDURİYET İKİ TARAFLI ARTIYOR

Salgın hiç iyi yönetilemedi. Ne ekonomik olarak ne sağlık sistemi ne bunu takip etmede ne kapatmada ne de desteklerde. Çeşitli odaların inatla sesini yükseltmesi ile küçük küçük şeyler oldu ancak. Ama tam olarak kapatmadı esnaf da bekliyor aylardır bir umutla.

Mülk sahibi de hiç affetmiyor. Odalar da aidatlara zam yapmış. Yeni yıl ile birlikte hemen belirlenmiş bu zamlar, bunlar da bütün her şeye yansıdı. Mesela boş beyanname versen bile damga vergisi çıktı, onu ödemek zorundasın. Özellikle kantinciler okullar kapatılır kapatılmaz müşterilerini kaybetmiş oldular. Çay ocakları ve oyun salonları da öyle. Biz bunları aylardır sıfır giriyoruz. İşçisi olan da ya istifa ettiler ya kısa çalışma ödeneğinden yararlandılar. Stopajlar devam ediyor, kiradan yüzde 20’den yüzde 10’a düşürdü ancak işçiden devam ediyor. Biz her ay boş beyanname veriyoruz, hiç durmuyoruz. Hatta bu süreçte gidip gelmelerin sıklığından korona bile olduk. Mükelleflerimiz bir ara o kadar iyiydi ki başta yazlıklarına gittiler, düşük faizli çıkan esnaf kredisinden aldılar ama süreç öyle düşündükleri gibi gitmedi. Mükelleflerimden biri arabasını sattı kredi ödemesi geldiği için. Bankalar da bizden bu süreçte bu borçlandırmaları vs. yenilemek istediğinden bilgileri tekrar istiyorlar. Geçmiş dönem borcu için de değil, yeni borç çıkarmak için. İşlerimiz azalmadığı gibi dostluk ilişkisi geliştirdiğimiz mükelleflerimizle kötü duruma düşüyoruz. Muhasebe ücreti almıyoruz bir yıldır, ama tüm bu süreç aramızdaki ilişkiyi de olumsuz etkiliyor. Bir de biz kanunlara dayalı olduğumuz için muhasebe ücreti almasan da makbuz kesmek zorundasın. Hiç gelir elde etmeden gelir elde etmiş gibi makbuz kestirip onun da gelir vergisini ödettiriyor sana devlet. Mağduriyet katlanmış oluyor böylelikle karşılıklı olarak.

Fotoğraf: Pixabay

BİTTİ.

İlgili haberler
Pandemide kadın esnaflar: Eczacı olarak kendi tedb...

Sağlık çalışanları içinde yer alan eczacılar da pandemi sürecinin en ağır sonuçları ile karşılaşanla...

Pandemide kadın esnaflar: Vergileri ertelemesinler...

Bijuterici Derya, Fırıncı Songül, Kuaför Selma. Bu döneme bir şekilde tutunmaya çalışıyorlar. Kimi e...

Pandemide kadın esnaflar: Bıçak kemiğe dayandı

Biriktikçe biriken vergiler, krediler, kira, faturalar, çalışanların maaşı, fahiş malzeme fiyatları....