Türkiye’nin pandemi ile imtihanında bir yılı doldurmak üzereyiz. Bu süreçten hepimiz çeşitli biçimlerde etkilendik. Pandemi nedeniyle iş yerleri kapatılan esnaf da büyük bir çıkmaz içinde. Biz de dosyamızla bir süredir sesini duyurmaya çalışan esnaflardan bahsedeceğiz. Sultangazi’de kadın esnaflarla bu süreci, neler yaşadıklarını, taleplerini ve güncel gelişmeleri konuştuk. Biliyoruz ki onlarcamız var ama şimdilik birkaçının onların sesi oluşunu aktaracağız.
ÇİÇEKÇİ MESUDE: ERTELEMEK DERTLERİMİZİ DE ERTELEMİYOR
Küçük bir çiçekçi dükkânı olan Mesude’nin yanına röportaja gidip, ‘Pandemi sizin için nasıl geçti?’ gibi soruları sorduğumuzda şöyle cevaplıyor:
“Pandemi bizi çok kötü etkiledi. İşlerimiz düştü ama her şeyin de fiyatı yükseldi. Fiyatlar iki kat. Müşteri azaldı. Müşteri de ucuz ürün istiyor haliyle ama pahalı her şey. Benim kendi dükkânım. Bin lira gelir desteği aldım. Hafta sonları da kapalıyız. Pandeminin başında da 3 ay kapalıydık. O zaman da emekli parasını yedik açıkçası. Kredi borçlarını ödemedik, ertelendi zaten. Şimdi ödeme zamanı geldi ama duruyor, ödeyemeyiz. Nasıl ödeyeceğimizi de bilmiyorum.
Pandeminin iyi yönetildiğini düşünmüyorum. Daha iyi yönetilmesini isterdim. Hafta sonu kapanmaları desen hiçbir şey ifade etmiyor. Hastalık yine aynı.
Vergilere de taksitlendirme yaptık. Son ödemesi de geliyor bilmiyoruz ne yapacağız?
Kızım sigortalı olarak çalışıyor yanımda. Bu süreçte işten çıkarmadım ama ücretsiz izne çıkmış gösterdik, 1100 lira maaş alıyor.”
Görsel: Canva
KUAFÖR SONGÜL: BORÇLARIM İÇİN EVİMİ SATTIM
Kimimizin hem müşterisi olduğu hem de arkadaşı olduğu Kuaför Songül ise düşüncelerini şöyle aktarıyor:
“Pandemi dönemi işler çok kötüydü. Çoğu zamanında da kapalıydık. Eski müşterilerimden eser yok, kaybettim onları. Herkes kendi ihtiyacını kendi gideriyor. Ev kadınlarından çok çalışanlara, düğün ve düğüne katılanlara hizmet ediyoruz. Onların olmayışı da bizi etkiledi. Şimdi de kaş-bıyık için geliyorlar çoğunlukla, o da zaten beni kurtarmıyor, kaş-bıyığı 10 liraya alıyorum.
Kredim var, ödeyemedim, borçlandım. Evimi sattım, yapılandırmalar yaptım. Bir şekilde idare etmeye çalışıyoruz. Devlet desteğinden gelir kaybı desteğinden bir kere bin liralık bir yardım aldım. Kira desteğini yine alamadım. Aldığım bin lira da neye yetecek ki zaten. Bunun vergisi, maliyesi, belediyesi, muhasebesi, odası var. Her şeye zam geldi. Tarifeyi de uygulayamıyoruz ki, mümkün mü uygulamam? Tarifede yazıyor 25 lira ben alıyorum 10 lira. Kimsede para yok. Benim olduğum yer işçi kesimi, onların da iş yerleri durdurulmuş, kapatılmış. Üç elemanla çalışıyordum, şimdi tek başımayım. Ara sıra açıyorum dükkanı, her zaman açmıyorum.
Ürünler desen resmen dolarla yarıştı. 15 liraya aldığım eldiven şu anda 80 lira. Kavga dövüş 10 lira indirip 70 liraya alıyorum. Şimdi alsam eminim ki 90 lira olmuştur. Yani her şeye sürekli zam yapıyorlar.
PSİKOLOJİMİZ BOZULDU
Bence daha farklı çözümler üretmemeliler. Yasaklar olmamalı. Bazı sektörler kazanıyor tamam da diğerleri ne yapsın? Yazık değil mi? Yapılanlar çözüm mü oldu? Hayır, olmadı, olmuyor. Yine vaka sayısı aynı. Kapatılması hiçbir şeyi değiştirmedi. Devlet destekleri olmalı zaten ama herkes bekledi, herkesin ulaşabildiği şekilde olmalı. Mesela vergiler olmamalı. Çalış(a)madık biz. Sürekli cebimizden harcadık, borçlanarak yiyoruz sürekli. Herkes gıdasını bile borçlanarak alıyor. Olan küçük esnafa oldu. Eridikçe eridi, borçlar biriktikçe birikti. Bize sadece erteleme seçeneği sunuyorlar, çok komik bir durum. Vergi yine yazılıyor, kira yine alınıyor. Kimse demiyor ‘Siz çalışmadınız almayalım’ diye, ancak erteleme. Erteleme de hiçbir şeyi çözmez. Devlet devletliğini gösterip silmeli. Restoranlara vs. o kadar üzülüyorum ki. Bomboş sandalyeler, toplanmış her şey. Sen o anahtarı çevirdiğinde bir miktar cebine koyabilesin ki çevirebilesin iş yerini. Isınamadığım halde doğal gazı nasıl ödeyeceğim diye düşünüyorum, 700 lira geldi. Üzerine bir de o kadar vergiler, kiralar... Gelen fatura da zamlı geliyor.
Eve gidiyorsun bir de orası var, çocuk var. Her şeyle beraber insanların kapalı olması, yasaklar, hastalıkla mücadele, çözüm üretilmemesi, böyle bir ortam çok zor gerçekten, psikolojimiz bozuldu.
Bir yağ 60-70 lira ise insanlar ne yapabilir ki? Ekmek 2 lira. Ben 23 yıllık bir esnaf olarak kapatmayı bile düşündüm. Tek başıma olmama rağmen bunu düşünüyorum. Kepenk kapatmak da değil, tamamen kapatmak.
KUAFÖR ZEHRA: ARTIK KAZANMIYORUZ
Uğradığımız bir başka kuaför, Zehra da şunları anlatıyor:
“İşler durgun. Bir dönem olduysa bir dönem olmadı. Çok çok iyi değil tabii ama kapatacak kadar da kötü değil açıkçası durumum. Pandeminin başında kapalı olduğumuz dönemde de sadece kendimi döndürdüm hatta çoğu zaman içeriden ödediğimiz de oldu. Ama dediğim gibi 1 hafta durgun olsa 1 hafta olan canlılık bizi tatmin ediyor şimdilik. Ama aldığımız ürünlerde gerçekten fazlasıyla bir artış gerçekleşti. Eldiveni 80 liraya alıyorum, bundan önce 20 liraya alırdık. Bu artış her üründe oldu. İşin olmaması değil bu zamlar belimizi büktü. Kimsede para yok, o yüzden zam da yapamıyorsun, biz senede bir atış yapabiliyoruz. İnsanlar ister istemez zorlanıyor. Bu zamlar anlayacağınız bizi epey bir yordu. Bir düzenleme olmalı. Giderlerimiz sürekli artıyor, gelirimiz aşağı iniyor. Benden başka bir kişi daha çalışıyor, işten çıkarma durumu olmadı. Hafta sonu yasağı çok kötü oldu, hep evdeyiz, umarım kısa bir süre içinde kalkar bu yasak. Tedbirler yeterli değil bence ama işe yaradığını düşünüyorum. İki saatlik kısıtlama bile vaka sayısını etkiliyor. İş açısından memnun etmiyor ama hastalık konusunda işe yaradığını düşünüyorum. Benim görüşüm bu yönde tabii. Tam kapanma olsa kaldırabileceğimizi düşünmüyorum. Devlet bir miktar verse bile giderler belli. Destekle, hiç çalışmadan tam kapanmayı atlatabileceğimizi düşünmüyorum. Bu süreçte yapılan yardımları yeterli bulmuyorum. Kirayı ödemede sıkıntı yaşıyoruz, çoğu zaman gecikiyor ama bir şekilde ödüyoruz. Sürekli ‘Şu giderimi halledeyim, şunu ödeyeyim’ derken cepte hiçbir şey kalmıyor. Kira, elektrik çok yüklü geliyor... Bunlar yoruyor. Bu süreç bitse daha iyi olur.”
Görsel: Canva
KUAFÖR SEVDA: DURUMUMUZ GÖRMEZDEN GELİNEMEZ
Tüm enerjisi ve samimiyetiyle bizi ağırlayan Kuaför Sevda başlıyor bir yandan işini yapmaya bir yandan anlatmaya:
“Pandemi süreci beni diğer esnafa oranla daha az etkiledi. Daha zor durumda olanlar var. Benim kiram düşük, ablamla birlikte çalışıyorum, kredi borcum yok. Ama evet malzeme fiyatlarının artışı gerçekten sıkıntı. Biz de bunu odaya söylüyoruz, oda da bunu ulaştırıyor. Düğün salonları kapatıldıktan sonra biz de kapanmıştık. CİMER’e baskı yaptık. Devlette bence zor durumda bırakmamak için açtı. Bu ilk açılışta düşüş oldu malzemelerde ama şimdi yine tavan. Müşteriye de yansıyor tabii. Ama ben çok zam yapmadım. Hafta sonu yasağında kapalıyız açmıyoruz zaten. Düğün olmadıkça hafta sonumuz boş geçiyor zaten. Siyasetten çok anlamam yüzeysel bakacağım o yüzden ama devlet kaç yıldır market kartı, erzak yardımı vs. yapıyorken bir iki seferlik yaptığı bin lira yardım neye yetecek? Meslektaşlarımı düşünüyorum yani, elemanı olan, onların sigortasını ödemek zorunda olan var. Ancak bizden kısıyor. KDV’yi düşürebilir mesela. Ama işte yapmak istemiyor. Kira yardımı almıyorum ama bin lira gelir kaybı yardımını alıyorum. Onu da mecbur veriyor, vermezse isyan çıkacak çünkü. Vergileri de erteledi ama bak geldi vergi ayı alacak hepsini. Ertele ertele nereye kadar. Aynı şeyi biz de diyoruz. Bana sorarsan dediğim gibi müşterilerimi çok kaybetmedim fiyatları değiştirmediğim için ama işte ben sadece kendimi düşünemem ki. Elektrik giderimiz çok, zamlardan dolayı çok yüksek geliyor. Haberlerde ‘Esnafa şu yardımı ediyoruz diyorlar’ ama yok yani, hiçbir şeyde düşüş de yok. Bize de işte steril malzeme vs. olacak dediler ama bir kere verdi mesela bun malzemeleri, dezenfektanı gelip bir kere verdiler, bir daha yok. Eldiven zorunlu dendi başta ama şimdi kalktı, ateş ölçer de almamız gerekiyordu ama ben almadım. Dükkân küçük olduğundan bir kişi iki kişi alıyorum en fazla. Yöntemleri biraz kendimiz buluyoruz açıkçası çünkü dediğim gibi verdiği dezenfektan bana bir hafta bile dayanmıyor. Tekrar tekrar istedik ama vermediler. Genel olarak yapılan yasakları doğru bulmuyorum. Tam bir kapatma olsa, kurallara uyulup, yardım da edilecekse 21 gün kapatılsın tabii. Ama onu da yapmayacaklar.”
Manşet görseli: Pixabay
YARIN: VERGİLERİ ERTELEMESİNLER, ŞİRKETLERİNKİNİ SİLDİKLERİ GİBİ SİLSİNLER
İlgili haberler
Avcılar’da esnaf kadınlar: Kazancımız sıfıra düştü...
Avcılar’da esnaf kadınlar Aysel, Manolya, Olivia… Pandemide hükümet tarafından yüzüstü bırakılan bin...
Antalyalı esnaf kadınlar: Dükkanda bereket, tencer...
Antalya’dan esnaf kadınlar pandemi sürecinde yeterli destek görmediklerini, çektikleri kredileri dah...
Esnaf kadınların korona çilesi: ‘Dükkanlar kapandı...
Kocaeli’de esnaf kadınlar korona sürecinde yaşadıkları zorlukları anlattı. Dükkanını kapatmak zorund...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.