Kimler geldi, kimler geçti?
Biraz da aşk konuşalım. Bu dönem oldukça popüler olan 'Kimler Geldi, Kimler Geçti', modern zaman ilişkilerini anlatırken ilişkilere dair tartışmamız gereken birçok noktayı da ortaya koyuyor.

“Kimler geldi kimler geçti” dizisi “dev” oyuncu kadrosuyla kendisinden oldukça söz ettirdi. Dizi, Avukat Leyla karakterinin uzun ilişkisinin bitmesinin ardından ilişki dünyasına tekrar adım atması ve burada karşılaştığı “modern zaman ilişkileriyle” boğuşarak aşkı bulmaya çalışmasını anlatıyor. Dizinin oyuncu kadrosu özenle seçilmiş. Başrolde Serenay Sarıkaya, Metin Akdülger, Hakan Kurtaş, Boran Kuzum yer alıyor. Dizinin yaratıcılığını da Ece Yörenç üstlenince haliyle beklentiler artıyor.

KLASİK NETFLİX ÇABASIZ SENARYO

Yörenç’in bir önceki dizisi, dizide eş cinsel karakterler olduğu için Türkiye’de çekilememişti. Bu dizide de Leyla karakterinin dayısı ve ortağı arasında eş cinsel bir ilişki olduğuna dair izler görebiliyoruz. Ancak var olduğunu doğrudan iddia edemiyoruz. Önceki dizisine dair tartışmaları hatırlayınca otosansür uygulanarak eş cinsel ilişkilerin yazıl(a)madığını söylemek mümkün.

Birçok fenomen dizinin yaratıcısı Yörenç ve popüler oyuncu kadrosuna rağmen dizi bir Netflix klasiği olmaktan öteye geçemiyor, beklentileri karşılamakta güçlük çekiyor. Sinematografi açısından da benzer şeyleri söylemek mümkün. Herhangi bir çabaya girilmediği belli, Netflix’in standardından devam etmede bir ısrar var. Klişe cümleler içeren, bir sonraki cümleyi kolaylıkla tahmin edebildiğimiz bir senaryo için başarılı demek mümkün değil. Sadece Leyla karakteri var senaryoda. Yan karakterler adeta birer süs bebeği. Tek yükümlülükleri Leyla’nın hayatını takip etmek.

BUNLAR NASIL HAYATLAR?

Dizide en çok dikkat çeken karakterlerin lüks içinde yaşaması. Hafta sonunu lüks tatil yerlerinde geçirip pazartesi sabah işe gelmelerinin, iş toplantısını dinlememelerinin gerçekçi bir yanı yok. Tüm karakterler Leyla’nın dayısının şirketinde çalışıyorlar. Ancak böyle bir çalışma koşulu olan yer de yok. Öğlen işe gelmeler, erkenden çıkmalar... Gerçeklikten kopuk bir hayat. Yoksul tek bir karakter bile dizide yer almıyor. Kör göze parmak sokarcasına seçilmiş mekanlar, restoranlar... Diziyle bağ kurmayı zorlaştırıyor bu elbette.


GELELİM İLİŞKİLERE

Dikkat spoiler! Dizide Leyla’nın 3 erkekle kurduğu ilişkilere dair deneyimlerini izliyoruz. İzleyen herkesin seçtiği bir çift var. Birçok kişinin olduğu gibi benim de “desteklediğim” Ömer karakteriyle olan ilişkisiydi. Peki, neden?

6 yıldır birlikte olan çiftimiz birbirlerine çok aşık. Pandemiden tutalım da birçok zorlu süreci birlikte atlatıyorlar. Ömer ve Leyla’nın ilişki süreçlerini geçmişe dönüşlerle izliyoruz. Herkesin aradığı “büyük aşk”ı bulmuş görünüyorlar. Ömer Leyla’yı aldatınca ilişkileri bitiyor. Ancak birbirlerinin hayatlarından çıkmalarına müsaade etmiyorlar. Bir şekilde o “ilişki” devam ediyor.

Bugün açısından “olağan görülen” ilişkilenme biçimi sonsuza dek “büyük aşk”ı bulduğun kişiyle birlikte olmak. Tabi toplumsal eşitsizliği göz önüne alarak bu durumun erkekler açısından ne kadar esnek olduğunu not düşmekte fayda var. Dizide de karakterin beklediği, bulmaya çalıştığı ilişki bu. Ömer ve Leyla ilişkisi üzerinden düşünelim. Başta birlikte birçok şey yapmaktan keyif alan, kavanoza her yıl mutlu oldukları anları yazmak gibi etkinlikler gerçekleştiren bir çift. Ancak daha sonra bu etkinliklerden keyif almaz ve bunları yapmaz hale geliyorlar. Sarmaş dolaş oturdukları koltuktan biri kalkmış artık. Ayrı oturup ayrı vakit geçiriyorlar. Ancak ilişki bu haldeyken bile “aşık” oldukları için bu ilişkiyi bitirmek bir seçenek olmuyor. Ta ki Leyla aldatılana kadar. Burada kısa bir parantez açalım: Aşkı yalnızca hayatın tümünü ortaklaştırmak olarak tarif etmiyorum. Aşk, dizide böyle tarif ediliyor.

BU NASIL BİR AŞK?

İlişkilerde karşımızdaki insan üzerinde hem duygusal anlamda hem fiziksel anlamda mutlak bir hakimiyetimiz olduğunu düşünür ve buna göre hareket ederiz. Ta ki bir taraf o hakimiyeti kaybedene kadar. O zaman çiftimizde olduğu gibi ilişki bitiyor. Peki çiftimiz neden eskisi gibi birlikte olamadıklarında ilişkiyi bitirmiyorlar? Dizideki cevap, aşk. Peki bu aşk, nasıl bir aşk? Bu aşkın maddi zemini ne? Geçmişte aralarındaki ilişki ikisinin de keyif aldığı bir şeydi ama zamanla bu durum değişti. Aşk olarak gördükleri ortaklaşma halinden çıktıklarında geriye ne kalıyor? Bu değişimi korkunç olarak görüyorlar dizide fakat öyle değil. İnsanlar öğrendikleriyle, yaşadıklarıyla sürekli olarak değişirler. Kurdukları ilişkiler ve yaşayışları da değişir, doğal olarak. Bu değişim sürecinde partnerler farklı beklentilere sahip olabilir. Artık karşısındaki insanla kurduğu ilişki, bunu karşılamayabilir.

Birçok kişinin dizide Ömer’i seçme nedeni “norma” en yakın ilişkiyi temsil etmesi ve tabi benim de... Dizide Hakan Kurtaş’ın karakterinin birden fazla evlilik yapmış olması onun güvenilmez ve ilişki kurulamayacak biri olduğu kanısına vardırır. Ancak böyle bir değerlendirme yapma olanağını yalnızca bu veri bize sunmaz. Çünkü bu, ilişkiler açısından olağan olan. Sonsuza dek sürecek bir evlilik halinin norm olması insana, olağan duruma ters olan.

Dizide fazlaca sözü geçen lovebombingler, gasgligtingler de insan ilişkilerinde duygusal bir ortaklık kurmaktan ziyade çıkar üzerinden şekillenen ilişkilerin birer yansıması olarak görülebilir. Bunun sebeplerini ve sonuçlarını daha sonra tartışmak üzere bir kenara bırakırsak bireyciliğin en net görüldüğü ikili ilişkilerdeki bu dinamikler günümüz açısından bu terimlerle ifade ediliyor. Dizide de bu kavramlar Leyla’nın flört döneminde karşımıza çıkıyor.

İnsanlar için zor olan, paylaşımları karşılıklı sevgi ve saygı halinde gerçekleştirmek. Zor çünkü partnerinin üzerinde hak iddia etmekten ya da salt bireysel hazzı temel almaktan ziyade ilişkiyi paylaşıma dönüştürmek; karşımızdaki insanın duygusal/fiziksel süreçlerini de önemsemeyi beraberinde getiriyor. Dizinin ismini beğendiğimi söylemem gerekir. Kimler geldi kimler geçti... Evet kısaca söylemek gerekirse birileri gelmeli, birileri de geçmeli.

Fotoğraflar: 2024 Netflix Inc.

İlgili haberler
Nedir bu kadın dizi karakterlerinin çektiği?

İktidarın kutuplaştırma siyaseti ve kadınlara yaptığı vurgu artarken televizyon dizilerindeki kadın...

İnci Taneleri dizisine bakış: Dilber içimizden bir...

Hayatın sillesini yemiş Dilber'in hikayesi, kadın cinayeti konusuyla reytingleri üzerine çekmeye çal...

‘Ortaya karışık’ bir platform dizisi olarak ‘Zeyti...

‘Dizide yok yok. Arkadaşlık, metropolden sahile uzanan/değişen hayatlar, eski aşıkların karşılaşması...