Görükle’de taciz son bulana dek...
Uludağ Üniversitesi öğrencisi kadınlar, çalıştıkları kafelerden yaşadıkları sokağa kadar hemen her yerde karşılaştıkları tacizin son bulmasını istiyor.

Üniversiteler kapanınca özellikle kafelerde çalışmak zorunda kalan üniversite öğrencilerinin, genç kadınların yaz sendromu başladı. Kimileri yazın tadını çıkartırken, kimileri harç parasını, ev kirasını ödemek için tempolu bir koşturmacanın içine atıyor kendini.

Uludağ Üniversitesinin öğrenci yerleşkesi olan Görükle de tam böyle bir koşuşturmacanın merkezi haline gelmiş durumda. Sağımdaki kafede felsefe okuyan arkadaşım solumdaki kafede iktisat okuyan... Hepsinin ortak derdi para biriktirmek, kira ödemek, harç yatırmak... Üniversitenin şehirden kopuk olmasından kaynaklı, öğrencilerin en çok tercih ettiği çalışma alanları kafeler oluyor dolayısıyla.

“Güzellik” kıstas alınarak işe alınan üniversiteli kadınlar, girdikleri kafelerde her gün sözlü, bazen fiziksel tacize maruz kalıyor. Masalara bırakılan notlar, peçeteler, çiçekler cabası... İşyerindeki taciz yetmiyormuş gibi, bir de gece yorgun bir şekilde işten çıktıktan sonra karanlık sokaklarda yanında duran arabalar, peşine takılanlar, laf atanlarla karşı karşıya geliyoruz. Hayatımızın her alanında, her saatinde tacize maruz kalıyoruz. Kendimizi kurtarmak için attığımız karakolda da, yoldan geçen herhangi bir erkeğe eşya emanet edilir gibi emanet edilip eve gönderiliyoruz. Bu da yetmiyormuş gibi “Siz bu saatte dışarı çıkarsanız biz de kalemle kağıt bitmez, siz uğrarsınız biz yazarız” gibi söylemlerle tacizin ve tecavüzün meşrulaştırıldığına tanık oluyoruz.

KENETLENELİM VE MÜCADELE EDELİM
Geçen yıl imza kampanyamızın sloganı “5 kadından 5’i de tacize uğramıyor diyebilene kadar”dı. Ve “Mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” demiştik. Bugün de vazgeçmeyeceğiz. Gece işten, evden, bardan çıktıktan sonra karanlık bir yolda arkamızdan gelen gölgeden kaçmayacağımız, yanımıza yanaşan arabalardan tedirgin olmayacağımız günler için sesimize ses katmaya devam edeceğiz.

Peki ne yapacağız? Daha iyi bir semte daha iyi bir üniversiteye mi gideceğiz? Veyahut pembe vagonlara binip gece dışarıya çıkmayacak mıyız? Tabii ki HAYIR!

Tacizin hayatımızın her alanında; işyerinde, ilişkilerimizde, okulda, evde her yerde olduğunu birlikte mücadele ederek, birbirimize kenetlenerek anlatacağız. Çünkü biliyoruz ki bizler çocuk istismarına “Dur” demek için milyonlar olup sokağa çıkan kadınlarız; bizler Özgecan için, Şule için, Helin için tek yürek tek ses olmuş kadınlarız...

Demokratik üniversite talebimizle geleceğimiz için, bir gece yolda yürürken arkandan gelen gölge tarafından öldürülmemek için kolları sıvayıp daha fazla kadına, daha fazla sese ulaşmanın tam zamanıdır.

İlgili haberler
Görükle’de taciz ve şiddet son bulsun diye...

Gece geç saatlere kadar çalışıp eve kendimizi attığımızda ardımızda neler mi bırakıyoruz? Patron ve...

Bir taciz hikayesi: Suçlu olan ben değilim!

Esenyalı'da kimliği belirsiz bir erkek kadınları taciz ediyor. Otobüste ya da durakta adres sorma ba...

Görükle kadınların kâbusu: Taciz, şiddet, tecavüz

‘Etim çekiliyor gibi hissediyorum’ diyerek imza atan kadın ile ‘Gerçekten imzalar sayesinde son bulu...