Irak’ta şüpheli kadın ölümleri kayıtlara ‘intihar’ olarak geçiyor

20 Temmuz 2021 13:11

Irak’ta 2020 yılında 276 kadın yaşamına son vermişti. İnsan Hakları Komisyonu eski üyesi Büşra el-Ubeydi de daha önce intihar adı altında yaşanan şüpheli kadın ölümlerine dikkat çekmişti.

Dünyanın birçok ülkesinde intihara sürüklenmeler yaşanırken, bu yerlerden biri olan Irak’ta ise yaşanan intiharlar ülkede ciddi kaygılara neden oluyor. NuJINHA’nın haberine göre, işsizlik, yoksulluk, savaş ve psikolojik sorunlar gerekçe gösterilse de özellikle şüpheli kadın ölümleri de kayıtlara intihar olarak geçiyor.

İLGİLİ KURUMLARA ÇAĞRI

Irak İnsan Hakları Yüksek Komisyonu Kerkük Şubesi Yetkilisi Secad Cuma, yaşanan intihara sürüklenmelere ilişkin daha önce verdiği demeçte şunları belirtmişti: “İntihar vakalarını bitirmek için faaliyetler yürüttük ve çalışmalarımız neticesinde intihara sürükleyici birçok faktörün olduğunu tespit ettik. Ama bu sebeplerden 3 tanesi esas olarak önümüze çıktı. Bunlar; ailelerin ekonomik durumları ve işsizlik, aile içi şiddet ve psikolojik bunalımlar. Bütün bu sebepleri azaltmak veya ortadan kaldırmak için hükümet ve ilgili kurumlara çağrılar yaparak birlikte çalışmayı ve intihar vakalarını bitirmeyi teklif ettik.”

KAPSAMLI İNCELEMEYE ENGEL

İntiharlara dair haber ajanslarına değerlendirmelerde bulunan Sosyoloji Profesörü Ala Saffar da intihara sürüklenmelerin oranlarının gerekçeleri ve bazen oluşturulan soruşturma komiteleri hakkındaki raporların çoğu durumda yetersiz veya belirsiz olduğunu vurguladı. Ala, “Kadınların asılarak veya yakılarak öldürülmesi, özellikle de aşiretlerde belirsizliğin hâkim olduğu önemli bir konu. Defnedilmesi için cesedin mümkün olan en kısa sürede teslim edilmesi yönünde sağlık ve güvenlik yetkililerine yapılan baskı ise bu vakalar üzerinde genellikle kapsamlı bir inceleme yapılmasını engelliyor” sözlerini kullanmıştı.

‘BAZI VAKALAR GİZLİ TUTULDU’

İnsan Hakları Komisyonu eski üyesi ve kadın aktivisti Büşra el-Ubeydi de özellikle çocuklarda intihara sürüklenmelerin en önemli nedeninin aile içi şiddet ve sosyal baskılar olduğunu, aynı zamanda “intihar” adı altında gerçekleşen kadın katliamlarına dikkat çekti. Büşra, “Kasım ayında bilhassa kız çocukları arasındaki intihar oranları oldukça yüksekti. Bazı vakalar gizli tutuldu ve intiharların tamamına dair istatistikler yok. Bu nedenle bazı cinayetler intihar olarak gösterildi” diyerek, intihar adı altında yaşanan şüpheli ölümlere dikkat çekmişti.