GÜNÜN SORUSU: Güzin abla sen şimdi bu suçun parçası olmadın mı?
Geçtiğimiz günlerde ‘Güzin Abla tecavüz suçuna ortak oluyor’ başlıklı içeriğimize dair bir okuyucumuz Ekmek ve Gül aracılığıyla Güzin ablaya sorularını yöneltti.

Merhaba;
Baktım birçok insan hayata dair takıldığı yerde size danışıyor. Hazır benim de kafamı kurcalayan mevzular varken ben de bir iki şey sorayım dedim. Belki benim gibi başka hemcinslerimin de kafasında benzer sorular vardır. Umarım yardımcı olabilirsiniz bizlere de. Geçenler de genç bir arkadaşımızın başından geçenleri anlattığı mektubunu okudum tabi sizin cevabınızı da. Başından geçen tecavüzü sizinle paylaşan genç bir kadına “herkese kanma” diyerek olayı basitleştiren cevabınız suçu yok sayan bir tutum değil mi? Yasal sürece yönlendirmek yerine sorunun üstünden atlamak biz kadınları bu şiddetten korur mu? Malum önümüz 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddet İle Mücadele Günü. Konumuz kadına yönelik şiddet olunca ben de şöyle bir bakayım dedim neler yaşamışız diye; 2018’in ilk 10 ayında 329 kadın öldürülmüş, ilk 8 ayında en az 870 kadın şiddet görmüş, 342 kadın tecavüze uğramış, kadın cinayetleri 14 yılda 4 kat artmış. Demişsiniz ya “Öyle iki güzel laf söyleyen adamın peşine takılıp gitmemek lazım.” Lazım da benim azıcık kafam karıştı. Şimdi bunca kadın sadece iki güzel iltifata inandıkları için mi şiddet gördü, tecavüze uğradı, öldürüldü? Peki aile içi şiddet ve tecavüze maruz kalan kadınlar için öneriniz nedir? Yani mesele sadece kandırılmak kadar basit görülecek bir mesele midir?

Yaşadıkları karşısında çaresiz kaldığını düşünerek size ulaşan kadınlara yaşadıklarından ders çıkarıp hayatına devam etmelerini öğütlemek bir çözüm mü? Peki yasal süreç çözüm önerinizin neresinde kalıyor? Ben kaçırmış olabilirim cevabınızda diye soruyorum. Kadınlara bunu yaşatanların hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına öylece devam etmesi başka kadınlara da aynı şiddeti uygulamasının yolunu açmaz mı? Kadını yaşanan olayın faili yerine koyan bu anlayış ile katledilen, taciz ve tecavüze uğrayan kadın sayısı günden güne artmaz mı?

Kadınlar olarak mağduru olduğumuz her olayın faili yerine konuyoruz. Şule Çet katledildiğinde “Orada ne işi vardı” dendi, şort giydiği için darp edilen kadına “şort giymeseydin” dendi, sokakta tacize uğradığımızda “Gecenin o saatinde ne işimiz olduğu” soruldu. Sordular, konuştular, yargıladılar... “Bir saniye ben bu olayda şiddet gören tecavüze uğrayan tarafım ne oluyor?” demeye kalmadan yaşadığımız travma yetmiyormuş gibi bir de etrafımıza mağduriyetimizi kanıtlamaya çalışır olduk. Yasalar önünde de çoğu defa mağduriyetimiz devam etti. Hafifletici nedenler, iyi hal uygulamaları, ceza indirimleri…

Tüm bu gerçeklere gözlerinizi kapadığınız şu tabloda son bir soru daha size: Kadını suçlayıcı tavrınız ile kadına yönelik işlenen suçun bir parçası olmuyor musunuz?

Güzin Abla tecavüz suçuna ortak oluyor: Hürriyet gazetesindeki ‘Güzin Abla’ köşesiyle kendisine gelen sorulara yanıt veren Feyza Algan, tecavüze uğradığını anlatan bir kadına skandal bir yanıt vermişti: “Bu olay sana bir ders olsun. Bundan böyle tatlı sözlere inanmadan önce daha bir temkinli olursun eminim.” Haberin tamamı için TIKLAYIN
İlgili haberler
Şiddete uğradığınızda neler yapabilirsiniz?

Şiddete uğrama ihtimaliniz varsa ya da şiddet dolu hayatınızı değiştirmek istersiniz ihtiyacınız ola...

Güzin Abla tecavüz suçuna ortak oluyor

Güzin Abla’dan tecavüze uğrayan kadına: Bu olay sana bir ders olsun!

GÜNÜN ÇAĞRISI: Haydi 25 Kasım’a...

İstanbul’dan İzmir’e, Kocaeli’den Adana’ya, Ankara’dan Dersim’e, Denizli’den Diyarbakır’a kadınlar s...