Antalya’da 2018 yılında kurulan Çalışan Anneler Derneği’nde Yönetim Kurulu Üyesi Görkem Göktaş, çalışan annelerin iş yaşamında karşı karşıya bırakıldığı zorlukları şöyle sıraladı:

HAKLARIN KULLANILMASINDA SORUN ÇIKIYOR

* Çalışan annenin sorunu hamile kalmasıyla başlıyor. İş gücü, performansı düşebiliyor. Hamile kalındığında çalışma arkadaşları ve yöneticiler bir gerilim yaşıyor. ‘Doğumdan sonra dönecek mi’ diye düşünülüyor. Bazı işyerleri ise işe alımda yeni evli kadınlardan belli bir süre çocuk yapmama sözü alıyor. Aslında bu yasal değil. Temel hak ve özgürlüklere kısıtlama getiriyorlar. Hukuki olarak bir yaptırımı yok. Ama hamile kalırlarsa işten çıkarılıyorlar.

ÇALIŞAN ANNELER SÜTTEN KESİLİYOR

* İşverenler çalışan annelere süt izni konusunda sorun çıkarıyor. Bu annelere sür izni genellikle sabah 10.00’a kadar veriliyor. Bebeğe süt vermek için eve gidip gelmesi istenmiyor. Bu durumda anne, bebekle yeterli iletişimi kuramıyor ve bebeğin de taze süt ihtiyacı karşılanamıyor. Bebeğe önceden sağdığı sütü bırakan annenin sütü de daha kısa sürede kesiliyor.

ERKEKLER TERCİH EDİLİYOR

* İş hayatında yükselme söz konusu olduğunda ve adaylardan birinin çalışan anne diğerinin erkek çalışan olması durumunda yöneticiler erkeği tercih ediyor. Çünkü erkeğin çocuğu olsa bile ‘çocuğunu bırakacağı bir eşi var’ diye düşünülüyor. Çalışan anne işinde kariyer yapmak isterken çocuğuyla geçireceği zamandan ödün vermek zorunda kalıyor, iş ve ev arasındaki dengeyi kuramamak ise çalışan annenin en büyük korkusu oluyor. Çocuklarına yeterince zaman ayıramayan anneler ise kendilerini “suçlu” hissediyor.