Merhaba Ekmek ve Gül okuyucuları,
Ben Yenikent’te yaşayan bir kadınım. Aynı gıda fabrikasında çalıştığım ve orada tanıştığım bir de arkadaşım var. Birimiz yeni evli, diğerimizin 3 yaşında bir çocuğu var. İş bulduğumuz için seviniyor, ne derlerse yapıyorduk. Mesaiye kalmasak bile servis giderlerinden kısmaya çalışan patronun talimatıyla mesaiden çıkacak arkadaşları beklemek zorunda kalıyorduk. İş olsundu da... Tüm bunlara rağmen ikimiz de bir gün işten çıkarıldık. Sonrasında da doğru düzgün iş bulamadık. Birimiz bir gıda fabrikasında yeniden çalışmaya başladı, diğerimiz uzun süre tekstilde çalıştı. Arkadaşımın çocuğunun bakım sorunu da vardı, ücretlerimiz aynı kalırken bakıcı ücretleri artıyordu. Arkadaşım aldığı ücretin yarısını bakıcıya vermek zorunda kaldı. Bakıcının işi olduğunda çocuğu bırakacak kimsesi olmadığından arkadaşım izin almak zorunda kalıyordu, e haliyle patron sıkıntı yaratıyordu, arkadaşım kendini kapı önünde buldu.
Mahallemizde ücretsiz bir kreş olsaydı, arkadaşım ne bakıcı aramak zorunda olacaktı ne de aldığı maaşın yarısını çocuğunun bakımı için ayırmak zorunda kalacaktı. Bize “En az 3 çocuk doğurun” diyenler bunları düşünüyor mu, “Her yerde ücretsiz kreş olmalı” diyorlar mı? Demeliler; çünkü derlerse çocuk bakımında devletin sorumluluğu olur, ama bu sorumluluk unutulursa biz de böyle “Çocuk mu, iş mi?” deyip ikisi arasında sıkışıp kalırız.
Biz sadece iki örneğiz. Yenikent’te çalışan kadınlar ya çocuklarını ücretli kreşlere gönderiyor ya da işi bırakıp çocuklara bakmak zorunda kalıyorlar. Biz, “İş mi çocuk mu” ikileminden kurtulup işe gitmek, çocuklarımızı da ücretsiz, nitelikli, güvenli kreşlere göndermek istiyoruz. Belediyelerin, yerel yönetimlerin her mahallede ücretsiz kreş açmasını istiyoruz. Tüm kadınlarla kreş talebimizi yükseltelim.

SERTİFİKA VERİRKEN AYRIM YOK, İŞ ARARKEN VAR!
Evlilik sonrası güvenlik sertifikası aldım, “Belki düzgün bir iş bulur, fabrikada çalışmak zorunda kalmam” dedim. Kadının özel güvenlik görevlisi olarak iş bulması da o kadar zor ki. Zaten neredeyse tüm ilanlarda özellikle erkek aradıklarını belirtiyorlar. Sertifika verirken kadın-erkek ayrımı yapmayan sistem, iş ararken ultra ayrımcılık yapıyor. Sadece cinsiyetim değil yeni evli olmam da sorun oldu. İş görüşmelerimde “Yeni evlisin, hamile kalırsın, doktora gitmek istersin, doğum iznine ayrılırsın, bize full çalışacak, güvenlik kulübesinden hiç ayrılmayacak eleman lazım” dediler. Yani doğum izni gibi yasal bir hakkı kullandırmamak için işverenler daha en başta işe almayı reddediyor. “Çocuğum olursa nasıl bakacağım, çalışırsam bakıcı ücretini nasıl ödeyeceğim” diye kara kara düşünüyorum bir de.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül