Dayanışmayı büyütmek ve yeniden bir araya gelmek için
‘8 Mart etkinliğimizde çocuklarını okutmak için her akşam sokaklarda tezgah açan Fatma Abla da vardı, ilerlemiş yaşına rağmen hâlâ kocasının zulmüne direnmeye çalışan Neriman Abla da...’

Ülkenin dört bir yanında 8 Mart kutlanmaya devam ederken biz de Samsunlu kadınlar olarak 11 Mart sabahı kahvaltıda buluştuk. Evet, hepimizin bildiği bir şey vardı; hem memleket hem de biz kadınlar “zor” yıllardan geçmekteydi. Bu ülkede emekçi olmak zor, ancak hem kadın hem emekçi olmak iki kat zor. Buna rağmen biz, Karadeniz’in ortasındaki 40 kadın hem biraz nefes almak hem de yaşamın bize dayattığı rollerden bir an olsun uzaklaşmak için bir araya geldik. Aramızda kimler yoktu ki...

Çocuklarını okutmak için her akşam sokaklarda tezgah açan Fatma Abla da vardı, ilerlemiş yaşına rağmen hâlâ kocasının zulmüne direnmeye çalışan Neriman Abla da. Kadın olmanın verdiği sıkıntıları, tasaları konuştuk, dertleştik, birbirimizin derdine ortak olduk. Biz o gün birbirimizin yüreğine dokunduk... Biliyorduk ki bizi en iyi biz anlardık. Tabii sadece dertleşmedik, hep bir ağızdan türküler söyledik, halaylar çekip horon teptik. 8 Mart’ın önemini ve tarihini anlatan konuşmanın ardından aramızdan bir arkadaşımız 73 yaşındaki emekçi bir kadının yazdığı “ Emekçi Kadınlarımız” şiirini okudu. Gönül isterdi ki şiirin sahibi şiirini kendisi okusun ancak 73 yaşındaki teyzemiz kocası “izin vermediği” için gelememişti kahvaltımıza... 

Etkinlikte söz alan kadınlardan biri “ Bunca yıldır işimin adını öğrenemedim” demişti. Çocukları için, kocaları için yıllarca çalışıp didinen kadınlar eşleri tarafından “İşinin adı ne?”, “Sabahtan akşama kadar yatmaktan başka ne yaparsın ki?” denilerek aşağılanmaktaydı. Anlayacağınız buluşmamızdaki kadınlar gerek medyanın gerekse erkeklerin söylediği gibi ne kuştu, ne çiçekti, ne de böcek... Dertleri de çiçeklerle, böceklerle çözülemeyecek kadar zordu. Bizim kadınlar fabrikalarda, gündelikçilerde, sokaklarda yani hayatın her yerinde, yaşamı her gün yeniden var eden , azı çok eden kadınlardı. Etkinliğimizin sonuna doğru Ekmek ve Gül okuru kadınlar tarafından hazırlanan el emeği hediyeler kadınlara dağıttık. Konuşmaların, gülüşmelerin arasında çektiğimiz halayların tadı hâlâ damağımızdayken dayanışmayı büyütüp yeni etkinliklerde buluşmak dileğiyle etkinliğimize son verdik. 


İlgili haberler
Antalyalı kadınlar 8 Mart’ı kutladı

Antalya Ekmek ve Gül Grubunun çağrısıyla kadınlar bir araya gelerek 8 Mart’ı kutladı.

Tuzla’da kadınlar 8 Mart için buluştu

Tuzla’da Bingöl Çalıkağıl Derneği ve bölgedeki yöre derneklerinin üyesi kadınlar kahvaltıda buluştu.

Çorlu’da kadınların 8 Mart kutlaması

Çorlu’da kadınlar şiirli, müzikli drama gösterili 8 Mart etkinliği yaparak hem sorunlarını hem de çö...