Cesaretimi birlik olmaktan alıyorum!
Bir sendika temsilcisi esas gücün sadece bireysel bir cesaret değil, bu cesaretin olgunlaşıp büyüdüğü, harekete geçmeyi kolaylaştıran birlikteliklerden geldiğini anlatıyor.

“Sen cesursun dik durdun”

“Ben erkeğim sen kadınsın, ama ben sabredemezdim, katlanmak istemezdim”

“Erkek gibi kadın, nasıl da mücadele ediyor”

“Kadın sendika temsilcisi mi olurmuş”

Ve benzeri çok cümle duymuşuzdur.

Bekarsa babasının, evliyse kocasının izni olmalıymış gibi kadının. Bana da bu anlamda çok söz söylenmekte: “Helal olsun başkası olsa böyle dik durmazdı.”

Geriye dönüp bakıyorum: verilen cezalara itiraz etmek, karşı davalar açmak, benim ve sendikal faaliyet nedeniyle cezalandırılan pek çok kişi için yapılan “sendikal faaliyet cezalandırılamaz” konulu basın açıklamalarına katılmak dik duruş. Şu bilinmeli ki bu süreç mücadelenin bir parçasıdır.

Cesaret dediğimiz şey ne, korkacağımız ne kaldı ki? Bu kadar ekonomik, siyasal ve sosyal hak kaybı varken kaybedeceğimiz nerdeyse hiçbir şey kalmamışken korkuya ne yer kaldı ne de ihtimal. Hem tek başına cesaret işi de değil bu, üye olduğum sendikam, diğer emek ve demokrasi güçleri varken #.......yalnızdeğildir paylaşımı tweetler ilk sıralarda yer alırken asıl güç örgütlü olmanın verdiği güç.

Şimdi bir kadın sendika temsilcisi diyeceğim imza olarak, bu ismimi vermekten korktuğumdan değil tabii ki, bireyi değil örgütü öne çıkarma gereksiniminden. Yaşasın örgütlü mücadelemiz, yaşasın birlik ve dayanışma.


İlgili haberler
Koca ‘çalışma’, patron ‘sendikalaşma’ dedi son söz...

Kötü çalışma koşullarına, baskıya karşı sendikalaşma mücadelesi veren Gülay çok engelle karşılaşmış....

Sendikal faaliyet nedeniyle açığa alındım, yine mü...

Sağlık emekçisi Arzu Sert, sendikal faaliyet nedeniyle açığa alınmış ve yine mücadeleyle işine geri...

Bir sendika temsilcilik odasında neler konuşulur?

Öyle ki “8 Mart tatil olsun” talebi ile mücadele eden kadınlar, 8 Mart buluşması için yemek saatleri...