Merhaba Ekmek ve Gül okurları. Kadınlar 25 Kasım günü meydanlarda olacaklar biliyorum. O saatlerde muhtemelen ben fabrikamda hattımın başında olacağım. Ama gün boyu fabrikamda tüm kadınlarla bugünün sesi olacağım. Çünkü olmam gerekiyor. Hepimiz de olmak zorundayız.
Şiddet dediğimizde hepimizin aklına fiziki bir durum geliyor. Ancak bir sürü şiddet türü var. Örneğin psikolojik şiddet; aslında neredeyse her gün uğradığımız bir şiddet türü. Örneğin amirimizin baskısı, kadınların çalışmasının doğru olmadığını düşünen erkeklerin saçma bakışları, yetişmeyen her işten sorumlu tutulmamamız gibi... Ya da erkek proseslerinde kadın çalıştırılması, aynı anda iki proseste çalışılması, bazı zamanlarda tuvalete bile yetişemiyor olmak, sürekli bir yetişme durumundan ötürü yemeği bile olduğundan hızlı yemek zorunda kalmak… Bunlar da şiddettir. Hepimiz gün boyunca çok kez karşılaşıyoruz. Belki bazen tartışıyoruz bazen sesimizi çıkarmaya güç bulamıyoruz. Ama o güç içimizde. Kadın olduğumuz için gördüğümüz her şiddet türüne hep birlikte ses çıkarmak bizim elimizde. 25 Kasım tüm bunlarla mücadele için en kıymetli günlerimizden biri. Sadece bugün değil her gün mücadele etmeliyiz, etmek zorundayız ancak bugün alanlarda değilsek fabrikamızda ortak ses olmalıyız!
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
İlgili haberler
Depremzede, işçi, sendika temsilcisi Halime Sancak...
25 Kasım öncesi konuştuğumuz BİRTEK-SEN Malatya Temsilcisi Halime Sancak, Organize sanayi bölgesinde...
2 kadın daha katledildi: Kadınlar kendilerine eman...
Kadın cinayetlerine bugün Balıkesir’den Ayşe, Diyarbakır’dan Hasret eklendi. EMEP Milletvekili Sevda...
25 Kasım’a giderken: Kadınlar emperyalizmin ve sav...
Dünyada bu tabloyla ilerliyoruz 25 Kasım’a. Bir yandan dünyada halkları sarıp sarmalayan yoksulluk,...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.