Unutmadık.

“Kadın, erkek eşit değildir. Bu fıtrata ters” dediler, aynı işte saatlerce çalışan kadınlara daha az ücret verdiler, hakları için direnen emekçi kadınlara saldırdılar.

“Bir kadın olarak sus” dediler, yarattıkları yoksulluğa, açlığa, sefalete bizi mahkûm etmek istediler.

Kadınların can simidi İstanbul Sözleşmesi için “Biz kararımızı verdik. Gireriz ve girdiğimiz gibi çıkarız” dediler, kadın cinayetlerinin, çocuk istismarının yolunu açtılar.

 “İnsanımızı birbirine düşürmeye niyetlenenleri yakından takip ediyoruz” dediler, deprem felaketinde yurttaşı enkaz altında bıraktılar. Yurttaşların feryadına koşan kadınları engellediler. Kız Kardeşlik Köprümüzü yıkmak istediler.

Biz ise geri adım atmadık!

Mücadele ettik.

Korkma yürü, kadınlar arkanda dedik…

Yürüdük.

Haklarımız için, hayatlarımız için, İstanbul Sözleşmesi için, tek bir çocuk daha okula aç gitmesin diye yürüdük.

Şimdi değişim zamanı.

Buradayız!

Bu karanlığı 14 Mayıs’ta birlikte yırtacağız.

İşçiler kazanacak, emekçiler kazanacak, gençler kazanacak, kadınlar kazanacak, birlikte kazanacağız!

Var mısınız?