DERGİMİZDEN

Ekmek ve Gül Temmuz 2020 sayısı

Dergimizin yeni sayısı kıdem tazminatının gasbından artan şiddete; salgın döneminde işçilerin canının hiçe sayılmasından, mülteci kadınlara dayatılan korkunç koşullara kadar pekçok meseleyi ele alıyor

Yarın diye bir şey var…

Kadınlar kalemlerini sadece kendi dertlerini anlatmak için değil bu derdin ortaklığında mücadeleyi birlikte büyütmek için tutuyor… Bugünü yazmak, yarını kazanmak için paylaşıyorlar deneyimlerini...

Yürünen yolları açmak, birlikte yürüyenleri çoğaltmak için…

İnsanca bir hayat, güvenli bir gelecek isteyen milyonların ‘milyonlar’ olduğu gerçeğini göstermeye, milyonlar olmayı başarmaya ihtiyacımız var. Bunun için sorumluluğumuz, görevlerimiz var.

Pandemide bir sığınmaevi deneyimi: Bebeğe mama, ihtiyaca para yok!

1 kutu bebek mamasını bulup buluşturamayan, bunu büyük bir sorun haline dönüştüren, bir kadını “korunduğu” bir mekanda prematüre bebeğine uygun zorunlu mama için çırpındıran bir tablo var karşımızda!

Biz her şeyi gördük de hükümet halkını göremedi

İşe gitmek zorunda olan emekçilere tek bir maskeyi bile veremeyen Hükümeti gördük. İhtiyacı olan, evine ekmek götüremeyen emekçilerin hesabına tek kuruş para geçmediğini gördük…

EBA’lı, TRT’li eğitim hüsrana döndü

Uzaktan eğitimdeki aksaklıklardan ötürü kaybettikleri zaman nasıl telafi edilecek, Bakan ne planlıyor? Okullar başlasa da ne kadar verimli olacak? Bilmiyoruz. Eğitim çökmüş, işte bunu biliyoruz!

Korona günlerinde eğitim: Yakını neydi ki, uzağı ne olsun!

Sürekli sistem ve müfredat değişiklikleriyle gündeme gelen ve çok tartışılan eğitim sistemimiz koronavirüs salgını ile birlikte yine sınıfta kaldı.

İran: ‘Namus’ gerekçesiyle cinayetler ve kadın intiharları artıyor!

İran’da 14 yaşındaki kız çocuğunun babası tarafından ‘namus’ gerekçesiyle öldürülmesi ve son 4 ayda 2 bin 700 kadının intiharı ülkeyi sarsmış durumda. İranlı E. Ava tartışmaların arka planını aktardı.

Gölgelerden çıkalım, dünyayı biz kuralım

Pandemide tüm dünyada artan şiddet, sendikaların gündemine olması gereken biçimde girmedi. Kimi örnekler olsa da, şiddetin işçi sınıfının bir mücadele gündemi olduğuna işaret eden örnek çok az.

KAMBOÇYA: 724 tekstil işçisi kadın işten atıldı

Koronavirüs salgını sürecinde işçi kadınlar dünyanın dört bir yanında işsizlikle, kötü muameleyle, açlık tehdidiyle karşı karşıya. Patronların işçilere ‘virüs taşıyıcısı’ muamelesi yapması da cabası!

HİNDİSTAN: Pandemide Karnakata tekstil işçilerinin yüzde 40'ı işsiz kaldı

Koronavirüs salgını sürecinde işçi kadınlar dünyanın dört bir yanında işsizlikle, kötü muameleyle, açlık tehdidiyle karşı karşıya. Patronların işçilere ‘virüs taşıyıcısı’ muamelesi yapması da cabası!

Bir soda içmenin çok görüldüğü mülteci yaşamlar

Esra, Hayriye, Mahmut ve çocukları… Denizli’nin mülteci mahallesinde ayakta kalmaya çalışıyorlar. Büyük ön yargılara, ağır çalışma koşullarına, türlü türlü şiddete ve aşağılamaya rağmen…

METAL İŞÇİSİ KADINLAR: Kıdem tazminatı bizim geleceğimiz, umudumuz

Pandemi döneminde salgını önlemek yerine yine kıdem tazminatını fona devretme planları yapan iktidara metal işçisi kadınların tepkisi: ‘Kıdem tazminatının üstüne konmasına izin vermeyiz.’

‘Kadınlar ölürken hükümet gözünü işçinin cebine dikti’

Kadın işçiler kadınlar için zaten oldukça zor olan çalışma hayatının kıdem tazminatının fona devriyle hepten zorlaşacağını düşünüyor.

Zaten mezarda emeklilik dayattınız, kıdemi de çok mu görüyorsunuz?

Kimisi zor koşullar altında çalışmaya kıdem hakkını düşünerek katlanıyor, kimisi kıdem tazminatını aldığında yapacaklarının hayalini kuruyor. Kadınlar ‘Birbirimizin geleceğine sahip çıkmalıyız’ diyor.

Yıldık artık, çekin elinizi cebimizden!

Esenyalı’da kadın işçiler işyerlerindeki kıdem tazminatı tartışmalarını aktarırken hükümetin açıklamalarının kafa karıştırıcı rolüne dikkat çekiyor. ‘Biz gerçekleri daha çok anlatmalıyız…’

NW, Londra: Yoksul göçmen mahallesinde bir tur atalım…

Zadie Smith, Londra’nın merkeze uzak semtlerinden birinde belediye konutlarıyla dolu, göçmen hayatlarıyla canlanan bir bölgenin resmini sunuyor… Capcanlı, gerçek ve nereye gitsek benzer bir resim bu…

İdrar kaçırma, yaşlı kadınların kaçınılmaz çilesi mi?

Bir yaşlanma belirtisi gibi algılanıp önemsenmeyen idrar kaçırma, kadınlarda erkeklerden 3 kat fazla görülüyor! Ve hekimlerce de fazla sorgulanmıyor. Yapabileceğimiz şeyler var!

Daha acısını bulanla kapışırız biberi!

Eyy bugüne kadar ‘acıların çocuğuyum’ diye dolaşan Adanalı, Antepli, Maraşlılar! Meğer dünyanın en acı olmayan hatta bu skalaya göre ‘tatlı’ sayılan biberini yiyip ortalıkta boşuna geriniyormuşuz!

Clara Zetkin - Eleanor Marx:  Sosyalist karşılaşmalar, ortak heyecanlar…

Clara Zetkin’in tarihi konuşmalarından biri olan Gotha Kongresi konuşması, Eleanor Marx’ı da çok etkiler. Öyle ki, kongre üzerine yazdığı makalesinin yarısından fazlasını Zetkin’in konuşmasına ayırır…