Mehtap Hemşire: ‘Hemşireler gününe dair güzel cümleler kuramıyoruz…’
Bu yıl da pandeminin gölgesinde geçiyor 12 Mayıs Hemşireler Günü, 26 yıllık hemşire Mehtap Kaya Tunç, pandemi ve kapanma süreçleri boyunca hemşirelerin neler yaşadıklarını özetledi.

Bugün, salgınla mücadelenin en ön saflarında yer alan, sağlık bakım hizmetinin nitelikli ve güvenli sunumunu sağlamak için salgının başladığı günden beri var gücüyle mücadele eden hemşirelerin günü. Pandemiyle birlikte hemşirelik mesleğinin önemi hiç olmadığı kadar ortaya çıktı. Zira var olan hasta ve hastalıkların yanı sıra bir yıldır 5 milyonun üzerinde Kovid-19 vakasının görüldüğü ülkemizde “Aman canım sen de, sadece bir serum takmıyor mu” diye bakılan hemşirelerin yaptığı bakım ve kamusal sağlık hizmetinin ne kadar da hayati bir öneme sahip olduğunu hepimiz bir biçimiyle deneyimledik. Ancak bir kez daha açığa çıkan bu önem hemşireler için ne mesleki talepleri ne de çalışma koşullarının iyileştirilmesi açsından bir değişime yol açmadı. Tam tersi mevcut sorunlar daha da derinleşti, çoğaldı. Florance Nigtingale’in doğduğu güne ithafen kabul edilen 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü dolayısıyla Katip Çelebi Eğitim Araştırma Hastanesi hemşirelerinden Mehtap Kaya Tunç ile pandemiyle artan sorunlarına, taleplerinden çözüm önerilerine kadar yaşadıklarını konuştuk.

YETERSİZ PERSONEL, İŞ YÜKÜNDE ARTIŞ, VERİLMEYEN NÖBET ÜCRETLERİ

26 yıllık hemşire Mehtap Kaya Tunç, sağlıkta sürekliliğin esas olduğu için pandemi ve kapanma süreçleri boyunca iş yoğunluğunda bir azalma olmadığını dile getirerek, “Kapanma süreçleri izolasyonun getirdiği kaygı nedeniyle ekstra psikolojik, hatta fiziksel rahatsızlıklar da ortaya çıkardı. Ameliyatlarda gerekliliğe bakılarak acil olmayan ameliyatlar ertelendi ancak poliklinik hizmetleri devam etti. Pandemi sürecinde hemşireler açısından kişi başına düşen mesai süreleri arttı. Şuanda da 8-5 devam ediyoruz çalışmaya… Nefes almadan çalıştığını söyleyen arkadaşlarımız var. Nöbet parası vermemek adına zorunlu nöbet izni kullandırıldığı ve yetersiz personel sayısıyla çalışıldığı için iş yükü arttı. Emeklilik ve istifalar engellenmişti biliyorsunuz bu engel ortadan kalktı dolayısıyla emekli olanlar, istifa edenler oldu. Bu nedenle de personel sayısında azalma yaşandı ancak atama yapılmadı. Asgari ücretin biraz üzerinde yoksulluk sınırının altında ücretler alıyoruz. Nöbet parasıyla geçinen çok sayıda insan var. Kimse fazla çalışmak istemez ama yaşamak için çalışmak zorunda. Zorunlu nöbet izinleri bu açıdan da mağdur etti insanları” diye konuştu. İş yükünün hasta sayısıyla sınırlı olmadığını dile getiren Mehtap hemşire, bürokrasiyle boğuşmaktan, bakım hizmeti veremez hale geldiklerini belirterek, “Bilgisayar kayıtları, onun çıktısı, tutulan defterler evrak içinden çıkamayan hemşire kitlesi var. Aynı kayıtları üç farklı biçimde tutuyorsun, sistemin kendine güvensizliği sağlıkçıya iş yükü oluyor. Kalitesiz yemekler, sıkıştırılmış karanlık küçük dinlenme odaları, ek gösterge ve yıpranma payı sorunu doğru yönetilemeyen pandemi süreciyle artan iş yükü hepimizi tüketti” dedi.

‘BRANŞLAŞMA DERHAL SAĞLANMALI’

Personel planlamasında da ciddi sıkıntılar olduğunu dile getiren Mehtap hemşire, “Genç personel geri, 45-50 yaşındakiler ileri hizmetlere verildi. Kronik hasta olup da kovid-19 polikliniklerinde çalışanlar var. Gece çalışması belli bir dikkat gerektiriyor fiziksel olarak bunu kaldırmak ileri yaşlarda mümkün değil. İleri yaşta nöbet tutan arkadaşlarımız var, belli bir yaştan sonra gece çalışması olmaması gerekiyor. Bir buçuk yıl geçti pandeminin başlangıcından bugüne görev dağılımında hala sıkıntılar var. Hemşire yasası yeniden düzenlenmeli, branşlaşma sağlanmalı, istihdamda artış sağlanarak kişi başına düşen hasta sayısı azaltılmalı. Nasıl ki 40 öğrenciye bir öğretmenin eğitim vermesi zorsa, yüksek sayıda hastaya bakmak da o kadar zor… Aynı zamanda nitelik de düşüyor. Personel planlaması baştan sona yeniden düzenlenmesi gerekir” diye konuştu.

BİTMEK BİLMEYEN KREŞ SORUNU…

Son yaşanan kapanmayla birlikte küçük yaşta çocuğu olan sağlıkçıların bir kez daha mağdur edildiğini ifade eden Mehtap hemşire, “Kreş ve ana okulları da kapandığı için küçük yaşta çocuğu olan hemşireler çaresizliği bir kez daha yaşadı. Bakıcı bulamayan ya da yakınlarından yardım alamayanlar çocuklarını ya evde yalnız bırakıyor ya da komşuya… Biliyorsunuz bu konuda çok üzücü olaylar da yaşandı. Tekrar aynı sorunla karşı karşıya kaldık. Bu çalışma koşulları yüzünden yalnızlaşmış, mutsuz bir nesil geliyor ne yazık ki. Ruh sağlığı konusunda hasara uğramış bir kitle var. 8-10 saat çalışıp, eve gittiğinde aşırı tükenmiş anneler var. Düşünün çocuğu hastanede bile yatsa yasal izni yok gidip bakmaya. Ancak refakatçi zorunlu denilirse kalabiliyor çocuğunun yanında. Çocuğunu muayeneye götüremeyen sağlıkçılar oldu. Bu sorunlar salgından önce de vardı, şimdi daha da görünür oldu. Bunun sonuçları yıllar sonra ortaya çıkacak hem çocuklarda hem de bizde… “ diyerek sağlıkçıların tükenmişliğinin geldiği boyutları aktardı.

SAĞLIKÇININ ÇOCUĞUNA AŞI YOK

Mehtap hemşire, salgınla mücadelede yükü omuzlayan hemşirelerin en çok mağdur edilen kesim olduğunu ifade ederek, “Turizm sezonu geliyor diye turistin muhatap olacağı herkese aşı yapılacağı açıklandı. Ancak salgınla mücadelede göz ardı edilemeyecek kesim olan bizler; aynı evde yaşadığımız çocuklarımızı, hatta anne babamızı aşılatamıyoruz” diyerek ekonomik gerekçelere dayalı aşılama programına tepki gösterdi. “12 Mayıs Hemşireler Günüyle ilgili daha güzel cümleler kurmak isterdim ama ne yazık ki durum bu” diyen Mehtap hemşire, yine de pes etmemek gerektiğini söyleyerek mücadele etmenin önemine işaret etti; “Haklarımız ve taleplerimizden vazgeçmemek, yılmamak gerek. ‘İyi ve güzeli hak ediyorum’ deyip umudu diri tutmalıyız. Sadece hemşireler için değil bütün bir halk için söylüyorum bunları, birbirini anlayarak birbirinin emeğini, hakkını gözeterek hareket etmeyi öğrenmemiz gerek. Taleplerimizde doğru ve haklı olduğumuzu unutmamaya ve birlikte mücadele etmeye ihtiyacımız var” dedi.

Fotoğraf: Crello

İlgili haberler
THD: Hemşireler, hemşirelik yasa ve yönetmelikleri...

12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü kapsamında yazılı açıklama yapan THD, hemşirelerin yoğun ve olumsuz k...

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Hemşire Günseli Uğur’...

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi İşyeri Temsilcisi Hemşire Günseli Uğur’un sürülmesine ilişkin TBM...

Hemşirelere ‘Devletin bütünlüğünü bozmak’ gerekçes...

DEÜ yönetimi kovidden hayatını kaybeden sağlıkçıları anan SES üyelerine verilen uzaklaştırma kararın...