Katledilen Nural Türkmen’in arkadaşı: Kadınları koruyan devlet değil yine kadınlar
Geçtiğimiz ay öldürülen Nurel Türkmen’e evini açan ve öldürüldüğü gün yanında olan arkadaşı, Nurel’in yaşadıklarını ve onu nasıl korumaya çalıştıklarını anlattı: Keşke ben orada olsaydım korurdum onu.

İzmir Karabağlar’da geçtiğimiz ay ayrı yaşadığı eşi Şükrü Türkmen tarafından öldürülen Nurel Türkmen, şiddet gördüğü ve tehdit edildiği bilindiği halde ve kocası hakkında uzaklaştırma kararı varken katledildi. Devlet ve içinde yaşadığımız sistem, bir kadını daha koruyamadı, hayatı tam anlamıyla zindana çevrilen Nurel’i o hayattan çekip çıkaran bir yetkili, bir kurum olmadı. Onu korumaya çalışan, hiç tanımadığı halde kapısını açan yine bir kadın oldu. Öldürüldüğü günün sabahında birlikte kahvaltı yaptığı, dertleştiği kendisi de çocukluğundan itibaren benzer şeyleri yaşayan başka bir kadın…

O kadın da kendi hayatı ve çocukları adına tedirgin olduğu için gerçek ismini kullanmayacağız, Fatma diyeceğiz. Nurel’in yaşamına ilişkin bilgileri Fatma’dan öğreniyoruz.

40 YIL DAYAK VE CEZAEVİ GİBİ HAYAT

Nurel Türkmen İzmir’in Bulgurca köyünden. Babası tarafından evlendiriliyor kendinden 8 yaş büyük Şükrü Türkmen ile ve tam 40 yıl süren şiddet dolu hapis hayatı başlıyor. Nurel’in kızı ile Fatma’nın kızı tanışıp arkadaş oluyorlar önce. Nurel’in evden ayrılma süreci 4 ay öncesine dayanıyor. Geçirdiği kist ameliyatından sonra eve geldiğinde o haliyle dayak yiyor ve dikişleri patlıyor. Kocası, “Seni geberteceğim” diyor. Kızı ile birlikte polisi arıyorlar, ekip hastaneye götürüyor. Öyle çıkıyorlar evden.

Fatma anlatıyor; “Gidecek yerleri yoktu, ben aldım eve, yeni tanıdığım birisi idi. 20 gün bende kaldı. Sizi çok rahatsız ediyorum deyip sürekli ağlıyordu. Gel dışarı çıkalım dediğimde korkudan çıkmıyordu. Evi de korkudan terk edememiş o zamana kadar. Eşi polismiş, silahı varmış. Ne kendi yakınlarını ne kadının yakınlarını ne de komşuları eve sokmamış. Kadını da sokağa çıkarmamış. Sokağı görmesin diye pencerelere perde çakmış. Sabahtan akşama kadar aç kalmış kadın evde.”

Sonrasında hep birlik olup sadece bir odadan oluşan bir ev bulmuşlar Nurel’le kızına. Öldürülmeden birkaç gün önce 61. yaşını orada kutlamışlar bir pasta ile.

“Kardeşimden yakın olmuştu” diyor Fatma ve devam ediyor: “O kadın derdini anlatabilse idi keşke, 40 senenin adı var, sokak yüzü görmemiş. Korkusundan bırakıp gidememiş. Kızını korumak lazım. Annesinin cenazesine bile gidemedi çocuk korkudan. Abisi ‘senin yüzünden öldü annem’ dedi benim yanımda. ‘Erkektir, döver’ dedi. O da kardeşine şiddet uygulamış.”

‘AZ ÖNCE KONUŞMUŞ ÇAY KAHVE İÇMİŞTİK’

Fatma, Nurel’in katledildiği günü anlatıyor: “O gün sabah, ‘Gel, özledim seni’ dedi. Saat 10 buçukta evden çıktım, 2 gevrek alıp gittim. 11’de oradaydım. Çay koymuş, oradan buradan muhabbet ettik. 3 buçuğa kadar oturdum. Ama o gün içine doğmuş onun. Bana, ‘Bana bir şey olursa kızımı kimseye emanet etmem n’olur sen bak’ dedi. ‘Öyle konuşma benim kızım da senin kızın’ dedim, çıktım eve gittim. Saat 4’e çeyrek vardı. Kızım aradı Nurel’in bıçaklandığını söyledi. ‘Şimdi yanında idim şakadır’ dedim. Benim arkamdan O da çıkmış, markete gidecekmiş herhalde. Köşede kocası yakalamış, bayağı tartaklamış, sonra da defalarca bıçaklamış. Polisler gelmiş almaya. ‘Ben de polisim’ demiş. Niye yaptın diye sorulduğunda, ‘namus’ demiş, ‘Fuhuş yapıyordu’ demiş, kıskançmış o yüzden yapmış. Hastaneye nasıl gittiğimi bilmiyorum, ‘belki başkasıdır’ diyorum. Ölmüş kadın oracıkta. Kadının yakınları ile kocasının tarafları hastanede birbirlerine girdiler. Polis ‘Siz neyi oluyorsunuz’ diye sorunca ‘Yakınıyım, onlardan daha yakınım’ dedim. İnanamadım, az önce konuşmuş, çay kahve içmiştik. Kendime kızdım. ‘Keşke ben orada olsaydım korurdum onu’ dedim. Çok isterdim o kadın derdini anlatsın, yazılsın”.

Kahvaltı yaparken Nurel’in, “Oh be ne kadar huzurlu bir yemek yiyorum. Kimse lokmamı saymıyor, vurmuyor bana” dediğini anlatan Fatma, son yedikleri yemeğin o olduğunu, gevrek götürmüş olmasının içine dert olduğunu, yine Nurel’in, “Herkes senin yaptığını yapmaz” dediğini söyledi. Nurel’in o gün çok tedirgin olduğunu ekledi. Yine o gün Nurel, Fatma için bahçeden gül toplamış, “Kokla kokla beni anarsın” diyerek.

Aynı gün eski oturduğu yerde de yine bir kadın cinayeti olduğunu hatırlatan Fatma, “Devlet de koruyamıyor. Al işte uzaklaştırma verildi de ne oldu?” diye tepki gösterdi.

Fatma da zor bir hayat yaşamış. Kendi annesi de çok alkol kullanan kocasından sürekli dayak yediği için bırakıp gitmiş. 4 kardeşine hem annelik hem babalık yapmış. “Benim de desteğimle gitti annem. Yoksa o da öldürülecekti. Babam benimle kaldı. Ben ona da baktım” diyor.

‘NEDEN KORKAYIM BEN DE ONUN DURUMUNDA OLABİLİRDİM’

Kendi evliliği de çocuğu çok küçükken biten Fatma, kızını tek başına evlere temizliğe giderek, çocuk bakarak büyütmüş. Hâlâ aynı işleri yaparak geçimini sağlıyor. “Ben de hep böyle tek odalarda oturdum. Erkekler kadınları, tapulu malı gibi, eşya gibi görüyor. Namus diye öldürenlerin kendileri eşlerini aldatıyor. Onlar niye yapıyor” diye soruyor.

Nurel’i kardeşine benzettiğini anlatan Fatma, “O da onun gibi acılar çekti. Sonra başka bir arkadaşım var eşinden ayrı. Onu da uyardım ‘Kendine dikkat et’ diye. O da dayak yiyordu, öldürülme derecesine geldi. O kadar çok kadın var ki. Ev sahibimin kızı da öyle. Eşi geçen gün boğazını sıkmış evde. Beşinci gelişi annesinin evine. Geliyor geri gidiyor. Onun da annesine kızdım, ‘Bir daha geldiği zaman yollama. Kızını harcama’ dedim. Çocuğu var diye geri gönderiyor kızını. ‘Yapmaz’ denilenler yapıyor. Bana da dediler sen korkmuyor musun diye? Niye korkayım dedim. Ben de onun durumunda olabilirdim” diyor.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Şiddetten kaçan göçmen kadınların hikayesi...

Göçmenler bu ülkenin bir parçası artık, birlikte yaşayacağız ve birlikte daha güzel bir hayat için m...

‘Kadına yönelik şiddete ve istismara sessiz kalma!...

KOÜ Ekmek ve Gül Kadın Çalışmaları Atölyesi 25 Kasım’ın ardından peş peşe yaşanan şiddet, taciz ve i...

Gülsuyu’dan kadınlar film gösteriminde buluştu, şi...

Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evinde bir araya gelen kadınlar ‘Zerre’ filmini izledi, kadınların y...