Kadınlar yoksulluğa, şiddete karşı mücadeleyi bırakmıyor
25 Kasım'da yoksulluk ve şiddet sarmalının içinde dayanışmayı yükselten Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinden kadınlarla kadınların sorunlarını konuştuk.

Bugün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Bu 25 Kasım’da kadınlar şiddetle beraber yoksulluğu, güvencesizliği de daha yakıcı şekilde hissediyor. Gün geçtikçe yükselen yoksullukta eve giren parayı yetirmek kadınlara düşerken, kadınlar yine kendinden eksiltiyor. Yoksullukla beraber şiddet bir yandan artıyor, bir yandan da evlerde görünmezleşiyorken başvuru mekanizmaları birer birer ortadan kaldırılıyor. Ancak 25 Kasım’da kadınlar evlerinden, okullarından, işyerlerinden çıkarak meydanlarda buluşuyor. Tüm bu yoksulluk ve şiddet sarmalının içinde dayanışmayı yükselten Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinden kadınlarla kadınların sorunlarını ve 25 Kasım’ı konuştuk.

‘YOKSULLUK ŞİDDETİ DE ARTIRIYOR’

Sibel ise 43 yaşında, iki çocuk annesi. Tekstil atölyelerinin iflas etmesinin ardından eşi başka bir tekstil atölyesinde parça başı ücretle çalışırken Sibel de evlere temizliğe gidiyor. Kadınların en yakıcı sorununun derinleşen yoksulluk olduğunu ifade eden Sibel, şöyle anlatıyor: “Gıdaya, kışlık kıyafete erişimde çok zorlanıyoruz. Faturaları ödeyemiyoruz, her markete gidişimizde fiyatlar artmış oluyor. Geçin her gün et yemeyi iki haftada bir zor alıyoruz. Yoksulluk vardı, şu anda artık açlık da var.”

Kadınların bu yoksulluğun getirdiği problemlerden birine karşı okullarda bir öğün ücretsiz yemek kampanyasını ördüklerini anlatan Sibel, yoksulluk derinleştikçe ev içinde şiddetin de arttığına dikkat çekiyor.

‘KADINLAR OLARAK SUSMAYACAĞIZ’

“Biz kadınlar gelişigüzel yaşıyoruz, bunca sorun arasında günü kurtarıyoruz” diyor Sibel. Yine bir öğün ücretsiz yemek kampanyasından örnek vererek 20 kadın olarak basın açıklaması okumak istediklerinde 60-70 polisin toplandığını örnek vererek “Bizden korkuyorlar” diyor. Sibel gördüğü tüm bu problemlere karşı çözümü ise şöyle anlatıyor: “Biz sesimizi çıkarmadıkça, üreticiler olarak iş durdurmadıkça, halk olarak hareket etmediğimiz sürece daha kötüye gidecek diye düşünüyorum. Ve biz kadınlar olarak da sesimizi çıkaracağız ve en önde olacağız”

‘YOKSULLAŞTIKÇA KENDİMİZDEN DAHA FAZLA KISIYORUZ’

Fadime de Sibel gibi öncelikle yoksulluktan dert yanıyor. Dikkat çektiği nokta ise neden kadınların en önce yoksulluktan şikâyet ettiğini ortaya koyuyor: “Evi geçindirebilmek için kendimizden kısıyoruz” Örneğin aylardır ayakkabı alması gerekiyor Fadime’nin ancak eve giren 16 bin TL’yi çocukları ve evin ihtiyaçları arasında öyle bir dengeyle paylaştırmış ki, kendisine harcanacak bir kuruşu bile yok. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın dilinden düşürmediği esnek çalışma, yarı zamanlı çalışma biçimlerinden de payını alıyor Fadime. Geçinebilmek için çocuklarına uyacak saatlerde çalışacağı yarı zamanlı bir iş arayan Fadime, bulduğu bir işten bahsediyor: “Bir özel okulun temizlik işini yapacaktım. Pazar günü hariç haftanın her günü, 3 saatte tüm okulu temizlemem bekleniyor. Sigorta zaten yok da verecekleri para da 3 bin TL. Üstelik yol ve yemek de bende, onlar zaten 3 bin TL tutacak”

Bu yoksulluğun, az bir miktarda parayla ev geçindirmeye çalışmanın kadınları psikolojik olarak da çok yıprattığından bahseden Fadime, “Biz ne zaman nefes alacağız?” diye soruyor. Konuşurken konu şiddete geliyor. Şiddete uğraması durumunda devlet mekanizmalarının işe yarayıp yaramayacağını sorduğumuzda Fadime, “Her gün haberlerde koruma kararı, uzaklaştırma kararı olmasına rağmen öldürülen kadınları görüyoruz. Güvensiz hissediyorum bu sebeple” diyor.

‘BU 25 KASIM’DA ŞİDDETLE BERABER YOKSULLUĞU DA KONUŞUYORUZ’

Dernekteki kadınlardan İlknur Haylaz, bir süredir derneğe başvurmak için gelen kadınların birçoğunun karakola gitmediğini anlatıyor: “Bazı karakollarda uzaklaştırma veya koruma kararı almak için gelen kadınlara şiddet uygulayan erkekler aranıyor ‘Eşiniz burada, gelin alın’ demek için. Böyle olunca kadınlar ya hiçbir yere başvurmuyor ya da derneğimize geliyor”

Dernek başkanı Adile Doğan geçtiğimiz yıldan bu yana hem yoksulluğun hem de şiddetin arttığından bahsediyor. 2022’de bine yakın başvuru gelmişken 2023’ün ilk altı ayında 1600 başvuru geldiğini anlatan Doğan, “Şiddet mağduru kadınlar ne karakola ne derneğe geliyor artık. Genelde arkadaşlarının yanına sığınıyorlar. Örneğin bir kadın geldi derneğe, devlet mekanizmalarının tamamına başvurmuş. Kocası kaldığı sığınma evini bulmuş. En son kadına karakolda kendine İstanbul’da ücra bir semt bulmasını söylemişler, o şekilde gelmiş buraya. Önceden kadınlar önce avukat ararlardı, şimdi iş arıyorlar önce. O yüzden artık bu 25 Kasım’da şiddetle beraber yoksulluk da bizim ana gündemlerimizden” diyor.

25 Kasım’a dernek olarak panellerle, kadın buluşmalarıyla hazırlandıklarını anlatan Doğan, gelinen noktayı “25 Kasım ortalama 15 senedir Türkiye’de yer kaplıyor. Buraya adım adım geldik, kadınlara tek tek günün önemini, taleplerimizi anlattık. Artık sendikalar bugünkü durumlarına rağmen 25 Kasım’ı gündemlerine alıyorlar, kadın buluşmalarımız kalabalık geçiyor” diye anlatıyor.

KADINLAR YOKSULLUK VE ŞİDDET SARMALINDA

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonunun verilerine göre 2023’ün ilk 10 ayında 350 kadın katledildi.

TTB’nin 2023 ağustos tarihli raporuna göre deprem bölgesinde kadınlar sağlık hizmetlerine erişimde zorluk yaşıyor, yalnızca Hatay’da şiddet sebebiyle Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne gelen 2 bin başvuru var.

Devlet kadınları korumadığı gibi, yine şiddetin öznesi oldu. Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Ofisine 2023’te 32 başvuru geldi.

2024 bütçesinde de kadın ‘kutsal ailenin parçası’ olmaktan öteye gidemedi. Ailenin korunması ve güçlendirilmesi programına 11 milyar 904 milyon lira ayrılırken kadının güçlendirilmesine 2 milyar 900 milyon lira ayrıldı.

Kadın işsizliği artarken 2023 ağustosta geniş tanımlı işsizlik erkeklerde yüzde 18,4, kadınlarda yüzde 31 olarak hesaplandı. En yüksek işsizlik oranı geniş tanımlı kadın işsizliğinde gerçekleşirken, üçüncü en yüksek işsizlik oranı ise genç kadın işsizliği oldu. Bu sırada kadınlara esnek çalışma seçeneği Bakanlıkça da desteklenmeye devam edildi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
İşçi kadınlar: Çiçek vermeyin, şiddeti önleyin

Salcomp'tan işçi kadınlar anlatıyor: Bizim uğradığımız şiddet bir hak meselesi değil mi?

25 Kasım’da biz varız, mücadelemiz var

İlk 10 ayda katledilen kadın sayısı 350’yi aştı. Hükümet koruyamadığı kadınları gerici yasalarla cen...

Bölge illerinde şiddet, yoksulluk daha ağır; mücad...

25 Kasım’a çağrı yapan EMEP Milletvekili Sevda Karaca, Dicle Amed Kadın Platformundan Gulan Önkol ve...