Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun (KCDP) açıkladığı verilere göre 2017 yılında kadın cinayetleri yüzde 25 arttı. 409 kadın öldürüldü. Cinayetlerin yüzde 39’u koca, erkek arkadaş, eski koca ya da eski erkek arkadaş tarafından işlendi.
57 kadının öldürüldüğü İstanbul, 2017 yılında en fazla kadının öldürüldüğü kent olurken onu 25 cinayetle Antalya, 18 cinayetle Bursa, 17 cinayetle Adana, 15 cinayetle Antep takip etti. 63 ilde kadınlar öldürülürken Dersim, Rize, Erzurum, Kırklareli ve Hakkari’nin de aralarından bulunduğu 18 ilde kadın cinayeti işlenmedi. Cinayetlerin yüzde 43’ü ateşli silahlarla, yüzde 21’i kesici aletlerle işlendi.
KCDP’nin geçmişte yayımladığı raporlara göre ise 2013 yılında 237, 2014’de 294, 2015’te 303, 2016’da 328 kadın cinayeti işlenmişti.

‘CİNAYETLER OHAL’LE BERABER ARTIŞ GÖSTERDİ’

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun açıklamasına göre, 1 buçuk yıldır süren OHAL kadına yönelik şiddetin artmasında rol oynadı: “OHAL ve KHK’larla özellikle haklarımıza yönelik saldırıların artmasıyla kadın cinayetleri de paralel olarak artış göstermeye başladı, Aralık ayında tam 45 kadın hayatını kaybetti. Yine OHAL’le beraber sürdürülen savaş politikaları kadın cinayetinde vahşetin artmasına sebep oldu; kadın cinayetlerinde faili belli olmayan cinayetlerle karşılaştık. Koruma altında kadınlar öldürüldü. Yaş aralığı düştü, çocuklar öldürüldü. 2017 yılında kadın cinayetinin en çok artmasının sebepleri devletin kadın cinayeti ve kadına yönelik şiddete karşı önlem alması yerine daha çok artıracak uygulama ve yasaların getirmeye çalışmasından dolayıdır.”

‘387 ÇOCUK İSTİSMARA UĞRADI, 20 ÇOCUK ÖLDÜRÜLDÜ”

332 kadının cinsel şiddete uğradığını açıklayan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, çocuklara yönelik istismar ile birlikte çocuk cinayetlerinin de son dönemde artığını verilerle ortaya koyuyor: “Bu yıl 387 çocuk istismara uğradı. Çocuklar kaldıkları yurtlarda, okullarında öğretmenleri, okul çalışanları tarafından ve evlerinde istismar edildiler. Aralık ayında 41 çocuk istismara uğradı. İstismara uğrayan bu çocuklar intihara kalıştı veya intihar ettiler. İstismara uğrayan bu çocukların gelecekleri ellerinden alınıyor, öldürülüyorlar. Bu yıl öldürülen 20 çocuğun yarısı, yani 10 çocuk babası tarafından öldürüldü.

MÜFTÜLERE RESMİ NİKAH YETKİSİ VERİLMESİ ELEŞTİRİLDİ

Raporda, “Çocuk yaşta evliliklerin önünü açacak olan ‘Müftülüklere resmi nikah yetkisinin’ verilmesi bir gecede apar topar ‘isteseniz de istemeseniz de geçecek’ denilerek yürürlüğe girdi, boşanmalarda arabuluculuk gibi hukuk dışı uygulamalar getirilmeye çalışıldı. Arabuluculuk yasası, kadın cinayetlerini arttırıyor, çünkü kadınların evlenememe değil boşanamama sorun var” ifadeleri dikkat çekti.

KADIN DÜŞMANI POLİTİKALAR ERKEK EGEMENLİĞİNİ BESLEDİ
Kadın cinayetlerinin artmasına ilişkin konuşan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, müftülere verilen nikah yetkisi, OHAL ve referandumu işaret ederek, “Bir tür dikta rejimi inşasının başta kadınlar ve çocuklar üzerindeki etkisini görüyoruz. Bir cumhurbaşkanının kadınlara ‘isteseniz de istemeseniz de...’ diyerek kadınlara rağmen yasalaştırdığı tasarı hayatın tüm alanlarında erkeklerin kendilerini kadınlardan daha güçlü hissetmelerini sağlayarak erkek egemenliğini besledi. Bunun ardından kadın düşmanı politikalar uygulanmaya devam etti. Tüm bunların kadınların yaşamı üzerinde doğrudan etkisi söz konusu. Bu yüzden de kadın cinayetleri arttı” dedi.
BOŞANIRKEN ÖLDÜRÜLEN KADINLARA HÜKÜMETİN ÇÖZÜMÜ: ARABULUCU
Müftülere nikah yetkisinin yasalaşmasının ardından boşanmalarda arabuluculuk gündeme gelmişti. “Kadınların birçoğu boşanmak, ayrılmak istediği için öldürüldü” diyen Ataselim, “Kadınlar boşanamadığı için öldürülürken, hükümet kadın düşmanı politikalarla kadınları şiddet gördüğü, öldürüldüğü ailelere ‘nasıl mahkum ederiz’ derdinde. Hükümet, kadınların esas sorunları dışında, kendi yaşam biçimlerini ve ideolojilerini kadınlara dayatıyor” diye konuştu.
Bu tabloya rağmen kadınların karamsarlığa düşmediğini, 2017 yılının bir direniş yılı olduğunu belirten Ataselim, hem Türkiye’de hem dünyada kadınların her fırsatta bir çıkış yolu aradığını söyledi.

BOŞANMA SAYISI DÜŞTÜ, KADIN CİNAYETİ ARTTI

Bu arada geçtiğimiz günlerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Türkiye'de boşanma oranlarında son 6 yılın en düşük rakamlarına ulaştığını söylemiş, “Sevindirici bir rakam. Aile bütünlüğünü koruyacak çalışmalarla bu düşüşün istikrarlı şekilde sürmesini umuyoruz” diye konuşmuştu.

Kadın cinayetlerinin kat kat arttığını gösteren bu tabloda Aile Bakanına soruyoruz; Kadın cinayetlerine ilişkin de bakanlığınız bir çalışması var mı? Boşanamadıkları için öldürülen kadınların hangi aile bütünlüğünden bahsediyorsunuz? Aile bütünlüğünü koruyan çalışmalarınızın kadın cinayetlerine zemin hazırladığının farkında mısınız?