İskenderun’daki çadırkentte açıklama: 36 gündür neredeydiniz?
‘Depremzede kadınların ve diğer halkın ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden geleni yapacağız. Malzemelerimizi ulaştırmaya, bu mücadeleyi sürdürmeye kararlıyız.’

Ekmek ve Gül’den Nuray Öztürk, DİSK/Gıda-İş Sendikası Temsilcisi Halil İmrek, TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık ve Türkiye Barolar Birliği Gönüllüsü Avukat Bengi Başkılıç çadır kentte yaptıkları açıklamada çadırlara el konulmasına tepki gösterdi.

Öztürk, “36 gündür bizim de içinde olduğumuz çok sayıda grubun yer aldığı Mustafa Kemal Mahallesi’nde kurulu olan çadırkentteyiz. Burada depremzedelerin kadınların gençlerin çocukların ihtiyacını karşılamak üzere Ekmek ve Gül’ün çağrısını yaptığı “Kız Kardeşlik Köprüsü” ile birlikte hijyen, barınma, giyinme, gıda ihtiyaçlarını karşıladık. 36 gün geçti ve 36 gün sonra AFAD buraya gelerek, ‘Bu alanı boşaltacaksınız, bundan sonra bu alana el koyarız’ dedi ve bizi çıkarmak istiyor. Tabii malzemelerimizi çıkartıyoruz. Gönüllülerin hiçbirini kalmayacağını söylüyorlar. Biz buradan soruyoruz: 36 gün boyunca neredeydiniz, 36 gün boyunca dayanışma gösteren, yaraları saran bu insanları niye çıkartıyorsunuz diye soruyoruz. Biz bunu kabul etmiyoruz, kız kardeşlik köprüsünü kurmaya devam edeceğiz. Depremzede kadınların ve diğer halkın ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden geleni yapacağız. Malzemelerimizi ulaştırmaya, bu mücadeleyi sürdürmeye kararlıyız. Bunun bilinmesini isteriz” dedi.

DİSK/Gıda-İş Sendikası Temsilcisi Halil İmrek, depremin başından beri “Nerede” olduğu sorulan devletin ceberut yüzüyle burada olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “AFAD burada 35 çadır kurdu ama çadırların içine bir battaniye, bir tığ, insanların üzerinde yatacağı bir mat, bir singer bile vermedi. Biz ülkenin birçok yerinden gönderilen erzaklarla, eşyalarla gönüllüler olarak sorunu çözdük. Devlet depremden sonra insanlara bir çadırın vermedi, sıcak bir tas çorbanın vermedi. Devlet bunun için var ama maalesef devlet burada hangi inşaat tekeli ihaleleri alacak diye düşündü. Bugün su basmasını gerekçe göstererek AFAD çadırları kuruyorlar. Keşke bu devlet başından beri bu organizasyonu yapsaydı. Keşke devlet, halkı merkeze alsaydı, insanların sorunlarını bugüne kadar çözseydi. Biz erzaklarımızı, malzemelerimizi, yine halkla paylaşmak ve halka ulaştırmak için buradan götürüyoruz” dedi.

TİP Milletvekili Ahmet Şık ise “Depremde yurttaşını ölüme terk edenler deprem sonrasında da çaresizliği terk etmişti, devlet nerede sorusunun karşılığı aslında burada bir devletsizlik olarak karşılarına çıktı” diye konuştu. Av. Bengi Başkılıç ise “Yaşanan koordinasyonsuzluk sonucunda gönüllülerin el attığı duruma emir komuta zinciriyle bir düzenleme getirilmeye çalışılıyor” dedi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
AFAD, İskenderun'da çadırlarımıza el koydu: #Kızka...

AFAD, İskenderun Mustafa Kemal Mahallesi’nde depo olarak kullandığımız çadıra, kadın- çocuk çadırlar...

İskenderun'da çadırkenti su bastı: ‘Nerede bu devl...

İskenderun Mustafa Kemal'de AFAD çadırlarının birbirine çok yakın kurulduğunu ve bundan dolayı birik...

AFAD, gönüllülerin kurduğu çadırları kaldırdı, dep...

İskenderun Mustafa Kemal Mahallesi’ndeki çadırkentte, yetkililer Rotary Kulübü ve gönüllülerin kurdu...