İzmir Kadın Platformu (İKP), kadın haklarına yönelik saldırılar ve kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında yapacakları etkinlikleri basın açıklaması ile duyurdu. 

Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube binasında yapılan basın açıklamasını İKP adına Nazlıcan Özdemir okudu. Özdemir, salgın koşullarında iktidarın ve buna bağlı olarak iş sahiplerinin pandemi sürecini fırsata çevirerek kadın emeği sömürüsünü daha meşru hale getirmeye çalıştığı bir dönem yaşandığını belirterek, "Bu pandemi sürecinde kadınlar eve hapsedilirken ev içi görünmeyen emek omuzlarımıza yüklenmiş durumdadır. Derinleşen ekonomik krizle birlikte işten çıkarmalarda ilk hedef kadınlar olmuştur. Krizi bahane eden işverenlerin kadınlara uyguladığı mobbinglerin ardı arkası kesilmemiştir" dedi.

'YAŞAMLARINI SAVUNAN KADINLAR SERBEST BIRAKILMALI'

Özdemir, artan yükle birlikte hane içinde psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddetin de artış gösterdiğini söyleyerek, “Devlet kadınların katledilmesine seyirci kalırken, temel yaşam haklarımızı koruma altına alan İstanbul Sözleşmesi pazarlık konusu edilmeye çalışıldı. Biz kadınlar buna karşı sokaklarda, meydanlarda bu sözleşmeden vazgeçmeyeceğimizi haykırdık ve vahşi bir polis şiddetiyle karşı karşıya kaldık. Devlet şimdilik bu pazarlıktan vazgeçmek zorunda kaldı. Bizler İstanbul Sözleşmesini yani yaşamı savunan kadınlar olarak kadın katillerine iyi hal indirimi verip serbest bırakan ve kendi yaşamlarını savunanlara müebbet hapis gibi yüksek cezaların verildiği bu kararları kabul etmiyoruz. Bu noktada belirtmemiz gerekir ki Musa Orhan, Ümit Can Uygun, Şirin Ünal gibi failler bir an önce yargılanmalı ve Nevin Yıldırım , Hülya Halaçkay gibi yaşamlarını savunan kadınlar serbest bırakılmalıdır” diye konuştu.

‘10 KASIM'DA ADLİYE ÖNÜNDE OLACAĞIZ’

İstanbul Sözleşmesinin acilen uygulanmasını isteyen Özdemir, “İstanbul Sözleşmesi gibi hayati bir uygulamayı bile yürürlüğe koymaktan imtina eden iktidar Şili’den tüm dünyaya yayılan ve İzmir’de de haykırılan Las Tesis dansını engelleyemeyip, daha sonrasında kadınlar hakkında dava açan devlete karşı 10 Kasım’da faiileri, iş birlikçileri parmaklarıyla gösteren kadınları savunmak için adliye önünde olacağız” dedi.

25 KASIM İÇİN TÜM KADINLARA ÇAĞRI

Her türlü şiddetin yaşamın bir parçası olması için çabalayan iktidara sözlerini 25 Kasım’da sözlerini söyleyeceklerini ifade eden Özdemir, ayrıca 7 Kasım’da da film gösterimi yapacaklarını duyurarak, “İzmir Sanat Merkezi’nde saat 19.00’da Kadının Fendi film gösterimiyle birlikte Kasım ayını sadece 25’inde değil bütün bir ayı kadına yönelik şiddetle mücadele günü olarak ilan ediyoruz. Bugünle kalmayıp İzmir Kadın Platformu olarak 25 Kasım Kadına yönelik Şiddetle Mücadele Günü'nü İzmir’de bütün bir aya yayacağız. Kasım ayının ilk haftasından başlayarak, film gösterimi, sergi ve atölye gibi etkinliklerle 25 Kasım’a gideceğiz” dedi. İlerleyen günlerde de sosyal medya gibi çeşitli yayın organlarından tarihlerini de duyuracakları etkinliklere İzmirli tüm kadınları davet etti.