Antalya’nın Finike ilçesinde iki çocuğu cinsel istismara bırakan ve tutuksuz yargılanan anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A., Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde 6’ncı kez hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti, savcının tutuklama talebine rağmen sanıkların adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmalarının devam edilmesine karar vererek, duruşmayı 15 Kasım’a erteledi.

2020’nin haziran ayında savcılığa giden babaanne G.S., o dönem 6 ve 9 yaşında olan 2 torununun cinsel istismara uğradığını belirterek Merve A., eşi Rahmi A. ve kadının erkek arkadaşlarından şikayetçi oldu. Savcılık, istismara maruz bırakılan iki çocuğun Çocuk İzlem Merkezi’nde ifadesine başvurdu. Çocuklar ifadesinde üvey babası Rahmi A. ile isimleri F., A. ve M. olan kişilerin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu; anneanne F.G. ile dayı S.C.G.’nin de kendilerini şiddete ve istismara maruz bıraktıklarını anlattı.

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanmış ancak 3. duruşmada yurt dışına çıkış yasağı şartıyla adli kontrolle serbest bırakılmıştı. Çocuklar yaşadıklarını deftere çizimlerle aktarmış, resimler soruşturma dosyasına girmişti. Çocukların resimlerinin yayımlanmasının ardından kamuoyunun gündemine yeniden gelen cinsel istismar davasında faillerin serbest bırakılması büyük tepki çekmişti.

6. DURUŞMA GÖRÜLDÜ

Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen 6’ncı duruşmaya, tutuksuz sanıklar Merve A., Rahmi A., istimara maruz bırakılan iki çocuk ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada, Türkiye’nin birçok ilinden avukat da hazır bulundu.

DHA’nın aktardığına göre babaanne G.S. sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, “Burada olmayan çocukların dedesi, anneanne ve teyzelerinden de şikayetçiyim. Çocuklar mağdur oldular. Torunlarım ağır travma altındalar. Yaşlarının üzerinde ağır ilaçlar kullanıyorlar” dedi.

Mağdur çocukların öz babası Gürhan G. “Çocuklarımı özledim, onlar da beni özlüyor. Devletimiz çocuklarıma iyi bakıyor. Ama onların benim sevgime ihtiyacı var. Çocuklarıma bunları yaşatanlar şu an serbest. Çocuklarım da yaklaşık 80 gündür benden ayrı. Sanıkların en ağır cezaya çarptırılmasını istiyorum” diye konuştu.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, sanıkların üst sınırdan cezalandırılmalarını ve tutuklanmalarını talep etti. Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Avukat Serap Ertuğrul, sosyal hizmetler uzmanının yazdığı son raporun dikkate alınmaması gerektiğini belirterek, “Raporda babaannenin hastalığından bahsedilmektedir. Bu rapora dayanılarak çocuklar babaannelerinden alınmıştır. Babaanne için tam teşekküllü bir hastaneden rapor alınmalıdır. Çocukların akıbetinden babaannenin haberi yoktur. Çocuklar ağır ilaçlar kullanmaktadırlar. Çocuklar için de tam teşekküllü bir hastaneden rapor alınmalıdır. Sanıkların çelişkili beyanları vardır. Suç vasfı gözetilerek sanıkların tutuklanmasını talep ediyoruz” dedi.

SAVCI TUTUKLAMA TALEP ETTİ

Duruşma savcısı, sanıkların üzerine atılı suçların katalog suçlardan olduğuna vurgu yaparak, “Mevcut delil durumu ve sanıkların üzerine atılı suçları işledikleri hususunda kuvvetli suç şüphesinin varlığı dikkate alınarak, sanıklar Merve A. ve Rahmi A.’nın tutuklanmalarına karar verilmesi kamu adına talep olunur” dedi.

Sanık avukatları ise baroların katılma taleplerinin reddini talep ederek, iddiaların somut delillerden yoksun olduğunu, müvekkillerinin can güvenliğinin olmadığını öne sürerek, sanıkların adli kontrol kararlarının kaldırılmasını istedi.

MAHKEME TALEBİ REDDETTİ

Sanıkların tutuklanmasına yönelik talebi reddeden mahkeme heyeti, duruşmayı 15 Kasım’a erteledi. Mahkeme, sanıklar hakkında adli kontrol kararının devamına hükmetti.

UCİM’DEN TUTUKSUZ YARGILAMAYA TEPKİ
Duruşmanın ardından açıklama yapan Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Genel Başkanı Saadet Özkan “Adalet nöbetimize devam edeceğiz. Biz neden susmuyoruz, çünkü çocuklar ifşa olmasın, istismarcılar çocukları bilmesin, onların başına bir zarar gelmesin diye ama düşüncesizce o çocukların her türlü adı sanı, adli tıp raporları ortaya ayan beyan serildi. Bugün buraya gelen ve çocuklar için mücadele eden barolarla birlikte hep beraber sesimizi çıkardık. İnsan haklarından, çocuk haklarından, çocukların yararından ve davanın içindeki açıkça söyleyemediğimiz ayrıntılardan, adli tıp kurumunun raporundan da bahsettik. O zaman biz raporları bir kenara bırakalım, başka türlü televizyon ekranlarına çıkalım, halk jürisinin önünde davaları mı devam ettirelim? Hayır. ‘Adalet, devletin temelidir’ dediğimiz yerde, adaleti adliye koridorlarında, duruşma salonlarında vermeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

Haber-Fotoğraf: DHA