30 Mart sabahı işe giderken evinin önünde aynı iş yerinde çalıştığı Zeynel Akbaş tarafından öldürülen Fatma Şengül cinayeti davası Anadolu Adliyesi 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Dava öncesi adliye önünde açıklama yapan kadınlar “Fatma Şengül ve öldürülen tüm kadınlar için adalet istiyoruz” dedi.

Adliye önünde konuşan kızı Açelya Şengül “O sabah annemi öldüren 2 kurşunun sesiyle uyanmıştım. O günden beri beni kadın dayanışması ayakta tutuyor. Annemi öldüren katilin hakkettiği cezayı almasını, adaletin sağlanmasını istiyorum” dedi.

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan ise “Kadın cinayetlerinin yoluna açan eşitsizliği derinleştiren, kadınların bedenini ve yaşamını ikincil gören, gösterilen politikalardır” diye konuştu.

Kendisini öldürmeye çalışan eşini öldürmek zorunda kalan Name Öztürk de Fatma Şengül’ün davasına katıldı. “Benim yargılanmam da hâlâ devam ediyor, sonucun ne olacağını da bilmiyorum ama şunu biliyorum kadın ve erkek eşit değil. Yargı süreçleri de böyle işliyor. Adaleti ancak dayanışmamızla sağlanabilir” dedi.

Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi adına konuşan Ebru Ünal da “Erkeklerin kendilerini mağdur gösteren açıklamalarına karşı biz de kadın dayanışması için buradayız. Davanın takipçisi olacağız ve şiddetin son bulması için mahallemizde çalışmamıza devam edeceğiz” dedi.

KADINLAR SALONA ALINMADI: ERKEK ADALET DEĞİL GERÇEK ADALET

Davanın başlamasıyla birlikte kadın örgütleri ve basın mensupları salon dolu olduğu gerekçesiyle içeri alınmadı. Mahkeme başkanının kadınları içeri almamasına tepki gösteren kadınlar, “Adalet arayışımız engel olunmak isteniyor. Koca koca adalet sarayları yapılıyor ama kadınlar içeri alınmıyor” dedi. Kadınlar ve içeri giremeyen Fatma Şengül’ün yakınları duruşma salonunun önünde salona alınmamalarına tepki gösterdi. Duruşma salonu önüne getirilen çevik kuvvet polisleri kadınların önüne bariyer oluşturdu.

Sesini mahkeme başkanına duyurmaya çalışan kadınlar duruşma salonu önünde “Erkek adalet değil gerçek adalet” sloganları attı.

Sanık beyanı ile başlanan duruşmada sanık pişman olduğunu bu yüzden de kendisine bir el ateş ettiğini söyledi. Sanık evden kahvaltı yapmak için çıktığını böyle bir şey planlamadığını söyledi. Hakim sanığın ifadelerini çelişkili buldu. Adli Tıp Raporu okundu.

‘PİŞMANIM DEMEK SANIĞI KURTARMAMALI’

Sanık sonrası tanık olarak dinlenen Fatma Şengül’ün kızı Açelya Şengül’ün beyanına geçildi. Açelya “Annem 6 aydır bana şikayet ediyordu. Kendisini korumaya çalışıyordu. En son 29 Mart’ta yine konuşmuştuk. Artık işe gitmek istemiyordu.” dedi. Açelya Şengül, kurşun sesiyle olay yerine geldiğini ve Zeynel Akbaş'ın intihar süsü vermek istediği için kendisini vurduğunu sözlerine ekledi.
Fatma Şengül’ün oğlu Koray ise o gün annesinin işe geç kaldığını kendisinin annesini uyandırdığını söyledi. Koray Şengül şöyle devam etti: “Annem dışarı çıktıktan 10 dakika sonra silah sesi ve kız kardeşimin çığlığını duydum, ne olduğunu anlamadım. Annem kendi halinde bir kadındı, kimseyle husumeti yoktu. Pişmanım demek bu adamı kurtarmamalı. Kesinlikle pişman değil, samimi değil. Kendisini öldürmek isteyen insan koltuk altına değil kafasına sıkar silahı” dedi.

SAVCI SANIK İÇİN AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEDİ

Aynı işyerinde çalışan arkadaşları tanık olarak dinlendi. Tanıklar Fatma Şengül ve Zeynel Akbaş arasında bir husumet olduğunu bilmediklerini söyledi. Suçtan zarar gören Açelya, Gökay, Koray Şengül davaya katılan olarak kabul edildi. Mütaalasını veren savcı sanığın maktülü tasarlayarak kasten öldürdüğünü bu nedenle tutukluluk halinin devam etmesini ve kasten insan öldürmeden yargılanmasını istedi. Son sözü sorulan sanık pişman olduğunu yineledi. Sanık avukatı ise mütalaaya karşı savunma için ek süre istedi. Dava 19 Aralık’a ertelendi.
Açelya Şengül duruşma salonundan çıkarken sinir krizi geçirdi. Açelya sanığa “Annemin o ah sesi kulaklarından silinmesin. Hepsinin cezasını ödeyeceksin” diye bağırdı.

AVUKAT AYLİN MERT: SANIK İFADELERİ ÇELİŞKİLİ
Ekmek ve Gül’e konuşan Fatma Şengül’ün ailesinin avukatı Aylin Mert, sanığın ifadelerinin çok çelişkili olduğunu, sanığın Fatma Şengül’ün kendisini hor gördüğünü, o gün markete gideceğini, markete giderken de selam vereceğini ama yüksek tansiyonunun da olayın gerçekleşmesini tetiklediğini söyledi. Mert şöyle devam etti: “Savcının mütaalasını olumlu buluyoruz, savcı nitelikli halde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Umarız mahkeme de bu yönde karar verir” dedi. Adliyeden çıkışta Fatma Şengül’ün yakınları da fenalaştı.

KAÇ TANE FATMA GİDECEK BUNDAN SONRA, NİYE SES VERMİYORLAR?
Duruşma sonrası yapılan açıklamada Fatma Şengül ailesi avukatı Aylin Mert, savcının mütalasında indirim istememesinin olumlu olduğunu söyledi. Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi adına konuşan Gülten Dokuyan da kadınların içeri alınmamasına tepki göstererek, “Yargı kadınların bu davaları takip etmesine engel olurken, kolluk güçleri de engel oluyor” dedi. Açıklamada konuşan Fatma Şengül’ün babası da sanığın yalan söylediğini, birinin kendisine hakret ettiği için öldürülemeyeceğini ifade etti. Adalete güveniyorum diyen baba yetkililere seslenerek, “Kaç tane Fatma gidecek bundan sonra acaba. Niye ses vermiyorlar, niye bakmıyorlar, niye el atmıyorlar? Türkiye Cumhuriyeti’nde bir kadını öldürüyor, ‘Ben tansiyon hastasıyım’ diyor. Yalan söylüyor” diye konuştu.