Esenyalı’da işçi kadın buluşması| Bizi makinenin parçası gibi görenlere karşı panzehrimiz örgütlenmek
Esenyalı’da 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü hazırlıkları devam ederken çeşitli iş kollarında çalışan kadın işçiler bir araya gelerek sorunlarını tartıştı.

Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü hazırlıkları sürerken, işçi kadınlar sorunlarını konuşmak için buluştu.

Etkinlik öncesinde konuşan Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan, “25 Kasım’a doğru giderken yoksulluk, şiddet biçimlerinin en başında gelmeye başladı. Hepimiz geçimde oldukça zorluk çekiyoruz. Ancak bilmeliyiz ki biz işçiler olmasak bu etrafında buluştuğumuz masa bile üretilemez. Örneğin Antep’te Şireci Tekstil’de işçiler birleşiyor ve kazanıyor, ancak birbirimizden haberimiz yok, bunu devam ettiremiyoruz. Örneğin Gazze’ye yönelik saldırıları durdurmak için yan yana gelemiyoruz. Bugün pek çok şey kötüye gidiyor, Yargıtay kararlarını görüyoruz. Patronlar biz işçi kadınları makinenin uzvu olarak görüyor. Bugünkü gibi bir araya gelip konuşmalıyız, sorunlarımızı paylaşmalı ve çözüm aramalıyız” diye konuştu.

‘PSİKOLOJİK BASKIYA MARUZ BIRAKILIYORUZ’

Kablo fabrikasında çalışan Pınar, yaptıkları ince işlere rağmen maaşının asgari ücret ve devamlılık priminden ibaret olduğundan bahsetti. Baskıdan, yorgunluktan daha önce fabrikada bayılan işçilerin olduğundan söz eden Pınar, sürekli olarak psikolojik baskıya maruz bırakıldıklarını anlattı. Çocuğunu hastaneye götürmek için izin alamadığını, bu nedenle kendisine gece vardiyası dayatması yapıldığını, beş gün gece çalıştığını söyledi.

Nurcan ise İsrail menşeili bir fabrikada çalışıyor. İşçiler olarak Gazze işgal altındayken İsrail için üretim yapmaktan çok huzursuzluk duyduklarını anlatan Nurcan, "İşçilerin yalnızca 30’u kadrolu. Onun dışındaki işçiler taşeron firmalarla, yevmiyeli çalışıyor. Böyle olunca ne tazminat hakkı ne başka bir şey kalıyor" dedi.

‘YOKSULLUK SEBEBİYLE ATÖLYELER KIZ ÇOCUKLARIYLA DOLU’

Tekstil fabrikasında çalışan Fatma ise hiçbir sosyal haklarının olmadığını, asgari ücretin çok az üstünde, 14 bin 500 TL ücret aldığını ifade etti. Yakın zamanda bir işçinin elini punterez tarağına kaptırdığını anlatan Fatma, "Hiçbir hakkımızı tanımıyor, farklı ilçeleri aynı servise veriyor, yol çok uzun sürüyor. Ancak eğer ben çalışmazsam, biz olmazsak üretim durur, fabrika yürümez bunu bilsinler" dedi.

Henüz 18 yaşına giren Rabia ise tekstil atölyesinde çalışıyor. Kendisiyle beraber çalışan birçok çocuk işçi olduğundan bahseden Rabia, atölyedeki kız çocuklarının tamamının yoksulluk nedeniyle okumayıp çalıştığını anlattı. Çalışırken sakız çiğnemesinin dahi sorun yarattığını söyleyen Rabia, patronun İstanbul’un pek çok yerinde atölyeleri olduğunu ancak çalışanlarının sigortasını dahi yapmadığını anlatarak tepki gösterdi.

HT SOLAR İSO 500’DE, İŞÇİYE PAY YOK

HT Solar’da çalışan işçi kadınlar ise iş yerlerinde TİS sürecinde olduklarından bahsetti. HT Solar’ın Türkiye’nin en büyük 500 sermayesinin içinde olduğunu hatırlatan kadınlar, bu kârdan kendilerine hiçbir şey düşmediğini söyledi.

Telefon parçası üreten bir fabrikada çalışan bir kadın ise mücadele ederek birtakım sosyal haklar kazandıklarını ama yeni işe giren çalışanların bunların hiçbirinden yararlanamadığını ifade etti. En ufak bir itirazda çıkış verildiğini anlatan kadın, “Saat 15.00’ten sonra insan kaynaklarına çağırırlarsa herkes biliyor ki çıkış verecekler” diye durumu özetledi.

‘PANZEHİR ÖRGÜTLÜ MÜCADELE’

Kadınlar masada iş yerlerinde yaşadıkları sorunları anlattıkça çoğu iş yerinde benzer koşulların olduğu görüldü. Fabrikalarda özellikle de ince iş gerektiren sektörlerde kadın emeğinin sömürüldüğünü anlatan işçi kadınların en çok yakındığı konu ise adet baskısıydı. Siparişlerin yetişmesi adına sürekli başlarında beklendiğini ve lavaboya gitmelerinin dahi sorun çıkardığını anlatan kadınların bahsettiği bir başka konu ise iş yerlerinde yaşanan tacizlerdi. Bunun kronik bir sorun olduğunu işaret ederek Rimaks fabrikasında kadınların iş bırakarak ve iş yavaşlatarak tacizci ustabaşını işten attırdıklarını hatırlattılar. Kadınlar sorunlarının ardından bu sorunları nasıl çözeceklerini konuştular. Yan yana gelmenin ve örgütlü mücadele etmenin önemine dikkat çeken kadınlar, iş yerlerindeki güvensizlik ve bireyselleşme eğilimlerinin karşısına bu buluşmada olduğu gibi birlikte olmanın öneminden söz ettiler.


İlgili haberler
Karlıktepe'de 25 Kasım buluşması: Soğuk havada soh...

İstanbul Kartal'da Karlıktepe Mahallesi, Esentepe Mahallesi ve Kurfalı Mahallesinden kadınlarınlarla...

Küçükçekmece'de 25 Kasım buluşması: Şimdi yan yana...

25 Kasım yaklaşırken Küçükçekmece Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneğinde kadınlar yan yana geldi, y...

Akhisar Ekmek ve Gül Grubu 25 Kasım öncesi buluştu...

Akhisar Ekmek ve Gül Grubu 25 Kasım’a giderken Akhisarlı kadınlarla Suffragette filmini izledi. Daha...