Devlet şiddete karşı adım atmazken kadınlar kendince yollar buluyor
Sincan'da fabrika işçisi olarak çalışan Zeliş, artan kadın cinayetleriyle birlikte işe giderken, fabrikada ve günlük hayatında ne kadar güvensiz hissettiğini ve buna karşı bulduğu çözümleri anlatıyor.

Son günlerde giderek artan ve vahşileşen kadın cinayetleri, toplumda özellikle kadınların kendilerini hiçbir şekilde güvende hissetmemelerine neden oldu. Her ne kadar bu cinayetler ülkenin her yanında kitlesel şekilde kadınlar tarafından protesto edilmiş olsa da hala devlet tarafından kadın cinayetlerinin önüne geçilmesi için atılan bir adımın olmaması, kadınların sokağa çıkarken iki defa da değil belki 5 defa düşünmelerine sebep oluyor.

'SERVİS EVİN YAKININDA BIRAKSA DA TEDİRGİNİM'

Hal böyle olunca kadınlar kendilerini az da olsa güvende hissedebilmek için kendilerince yöntemler bulmaya çalışıyor. Sincan’da fabrika işçisi olan Zeliş, yine kendisi gibi fabrikada işçi olan kız kardeşinin kendilerine internette satılan, kadınların kendini savunması için kullanılan anahtarlığa benzer bir çeşit kit aldığını söylüyor. “Çalıştığım fabrikada 3 vardiya var. Gündüz vardiyasında biraz yürüyüp ana caddeden servise biniyorum. 4-12 vardiyası dönüşü ve 12-8 vardiyasına giderken servis evin yakınında alıp bırakıyor. Onda bile tedirgin oluyorum” diyerek servisten indiği yerden evine giderken yürüdüğü birkaç adımlık mesafede bile can güvenliğinden korktuğunu ifade ediyor Zeliş. Önce biber gazı taşımaya karar vermiş ancak bulmakta biraz zorlanınca bu savunma kitini biraz daha güvende hissedebilmek için çare olarak bulmuşlar.

ERKEKLER KORUNUYOR, KADINLAR İŞTEN ÇIKARILIYOR

Zeliş, kız kardeşi ve annesi can güvenliği korkusunu ne yazık ki sadece haberlerden duydukları ile tanımıyorlar. Zeliş’in annesi, evli olduğu erkek tarafından darp edildikten sonra şikayetçi olunca erkeği gözaltına alıp salmışlar. Zeliş'in babası çıkar çıkmaz annesine telefonda silah sesi dinleterek onu tehdit etmiş. Babası sadece 3 gün içerde yatmış ancak eşini darp ya da tehdit ettiği için değil, karakola gidip imza vermesi gerekirken vermediği için. Kendisi de eşinden boşanan ve boşandığı erkek tarafından tehdit edilen Zeliş’in kız kardeşi de eski sevgilisi tarafından takip edilmiş ve tehditlere maruz kalmış. Zeliş, yaşadıkları bunca olayda annelerinin başına gelenleri gördükleri için devlete güvenlerinin kalmadığını anlatıyor. Bu sebeple uğradıkları hiçbir tehdit ve tacizde polise başvurmamışlar. Ne yaptıklarını sorduğumuzda tehdit eden kişinin zaman içinde tehditten ve tacizden vazgeçmesini beklediklerini söylüyor. Fabrikada yaşadığı tacizleri “Dul bir kadın olduğum için erkekler beni daha ‘rahat’ taciz edebilecekleri biri olarak görüyorlar” şeklinde ifade ediyor. Fabrika yönetimlerinin bu gibi durumlarda genellikle erkek işçileri koruyup kadın işçileri işten çıkardıklarını çünkü erkek işçileri daha “işe yarar” bulduklarını anlatıyor.

DAYANIŞMA YÜKÜMÜZÜ HAFİFLETİYOR

İdam ve hadımın kadına yönelik şiddet ve cinsel saldırı suçlarında çözüm olmadığını düşünen Zeliş, gerçekten caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini kadın cinayeti işleyenlerin yıllarca içeriden çıkamamasını istediğini belirtiyor. Son olarak, etrafında yaşadıklarını paylaşabileceği ve beraber çözüm bulabilecekleri kadınları gördükçe cesaretlendiğini, ona destek olan kadınlar gibi o da diğer şiddet mağduru kadınlarla dayanışma içinde olarak yükünün hafiflediğini anlatıyor.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
5.20 karanlığına karşı servis istiyoruz

Erkek personel ve kadın personeller arasında şefler rekabet ortamı yaratıyor.

Kör karanlıkta işyeri servisine ulaşmak da bir der...

Gece vardiyasına yola çıkan ya da gece vardiyasından dönen kadın işçilerin en büyük sorunlarından bi...

Genç işçi kadınların rutini hayatta kalma mücadele...

8 Mart öncesi İstanbul’da buluştuğumuz 14 ila 18 yaşlarındaki çocuk/genç kadın işçilerin rutini çalı...