Çocuk istismarında çözüm için sağlık, yargı, eğitim bir arada çalışmalı
Çocuk İstismarı ve İhmalini Önleme Derneği’nden Nahide Doğrucan, çocuk istismarında tek başına cezanın çözüm getirmediğini, cinsiyet eşitliğini temel alan politikalara ve eğitimin önemine dikkat çekti

Türkiye’nin 29 ilinden 150 uzman ve gönüllü aktivistin katılımıyla, 1-2 Aralık 2018 tarahinde Ankara’da düzenlenen ‘Çocuğa Yönelik Cinsel İstismarla Mücadele Çalıştayı’yla, artan çocuk istismarı konusunda başlangıç niteliğinde bir yol haritası çizildi. Çocuklar için Hep Birlikte Girişimi tarafından düzenlenen çalıştayın sonuç raporu kamuoyuyla da paylaşıldı.

Raporun öneriler kısmında çocuk ihmal ve istismarını önlemenin, bir bütün olarak devlet, toplum ve çocuğa erişimi olan tüm meslek gruplarının ve ailenin görevi olduğu belirtiliyor.
“Çocuk istismarıyla mücadele konusunda ne yapılıyor, ne yapılmalı?”yı Girişim’in bileşenlerinden olan Çocuk İstismarı ve İhmalini Önleme Derneği’nden (ÇİİÖDER) Sosyal Hizmet Uzmanı Nahide Doğrucan ile konuştuk.

Doğrucan, çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarında eğitim, sağlık, hukuk, medya, kolluk gibi birçok alanın bir arada ve çocuk yararına çalışması gerektiğine vurgu yaptı. Ceza odaklı yaklaşımın sorunu çözmediğini vurgulayan Doğrucan, annelerin güçlendirilmesinin, psikiyatrik ve sosyal rehabilitasyonun birlikte götürülmesinin yanı sıra, cinsiyet eşitliğini hedefleyen uzun vadeli politikaların uygulanmasını gerekliliğini ifade etti.

AMAÇ SORUNU TESPİTTEN ZİYADE ÇÖZÜM ÖNERMEK
Çocuklar için Hep Birlikte Girişimi’nden biraz bahseder misiniz? Neler yapıyorsunuz?
Bu alanda çalışan profesyonellerin bir araya gelerek ortak bir çözüm bulması ve hep birlikte yol almak amacıyla oluşan bir girişim bu. Herkes biliyor bir problem olduğunu ve artık bunun görünür hale geldiğini. Biz de bu konuda tek bir yol haritası izlemek, daha fazla dikkat çekmek, gücümüzü birleştirmek ve sesimizi duyurmak hem de istismarı önlemeye yönelik çalışmalara ilişkin bize başvuranlara daha yönlendirici ve çözüme yönelik bazı şeyler sunabilmek için bir araya geldik.

İstismar vakalarının çocukları ciddi boyutta etkilediğini ve toplumsal olarak bizi yaralayan bir konu olduğunun herkes farkında ama asıl olan sadece buna vurgu yapmak değil. Amacımız aksaklıkların nerelerde olduğunu tespit etmek ve bunu gidermek için ‘Nasıl bir model önerebiliriz’i tartışmak. Bu girişimin amacı da bu. Yani sadece sorunu tespit etmek değil, bu yol haritasında bazı öncelikleri belirlemek aslında.

Tespit ettiğiniz aksaklıklar ve çözümü için önerileriniz neler?
Cinsel istismar, çok boyutlu bir konu. Toplumsal cinsiyetten tutun da basın, medya, medya dili, okullardaki eğitim, müfredat, çocukluk algısı, çocuk hakları... hepsi birbirinin çok içinde konular... Birbirinden bağımsız olmadığı için de hep birlikte ele alınması gerekir. Girişimin amacı da zaten bu alanda çalışan öğretmen, doktor, sosyal hizmet uzmanı, psikolog, avukat, medya temsilcisi gibi farklı gruplardan meslek elemanlarını bir araya getirmek ve ortak bir dil oluşturmak.


‘CEZA TEK BAŞINA SONUCU ETKİLEMİYOR’
Bu noktada en acil alınması gereken önlemler nedir?
Özellikle istismar vakalarında amacımız sadece cezaya vurgu yapmak değil. Cinsel istismar söz konusu olduğunda hep ‘cezalar artırılmalı’, ‘hukuken yüksek cezalar verilmeli ki cinsel istismar yaşanmasın’ deniyor, ‘kimyasal hadım’ gibi tedbir ve cezalardan bahsediliyor. Ama cezanın sonucu etkileyen çok önemli bir şey olmadığını hepimiz görüyoruz. Çünkü cezaların artırılması, cezasızlığı da beraberinde getiriyor. Hakim, “Ben 4 yaşındaki bir çocuğun ifadesiyle bir insana 20-25 yıl nasıl hapis vereyim” diye düşünmeye başlıyor. Yani ceza tek başına özellikle çocuğa yönelik cinsel istismarı önlemek için bir yol olamaz. Asıl yapılması gereken, bunlar hiç yaşanmadan istismarın engellenmesine ya da önlenmesine yönelik çalışmalara öncelik verilmesi.

Ama tabi bu, bu süreçte yaşanan problemlerin çözülmeyeceği anlamına gelmiyor. Yaşanan cinsel istismar vakalarına yönelik olarak erken müdahale, adli sürecin doğru işlemesi, bu sürecin içinde çocuğun en az biçimde örselenmesi ve çocuğun haklarını savunan çocuk adalet sisteminin çalıştırılması, çocuk dostu yargının yapılması da diğer bir ayağı.

ÇOCUĞUN HAK TEMELLİ EĞİTİM ÖNEMLİ
Peki, bu istismar olaylarının hiç yaşanmaması için hangi önlemler alınmalı?
Sonuçta en önemli konulardan biri aslında toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gidermek üzere yapılacak çalışmalar. Çocukların kız ve erkek çocuklar olarak birlikte eğitim alacakları, birbirleriyle ilişki kuracakları ve kadın erkek ilişkisini normalize edecekleri ve tabu olmaktan çıkaracakları, cinsel eğitimlerin doğru bir biçimde yapıldığı eğitim odaklı bir yaklaşım her zaman önleyici çalışmaların başında gelen şeyler, ama uzun vadede sonuç veren yaklaşımlardır.

Eğitimle hedeflenenler, dünden bugüne davranış değişikliği yaratacak şeyler olmadığı için, o nedenle ileriye yönelik çalışmalarda öncelik verilmeli. Çocukların hak temelli eğitimi; ‘bedeninin kendine ait olduğu, dokunulmasına izin vermemesi gerektiği ya da hoşlanmadığı davranışların çocuğa yönelik yapılamayacağı’ gibi; her zaman önerdiğimiz yaklaşımlardan biri. Erken evlilikler de bunun bir parçası. Biz bunu erken evlilik olarak adlandırmıyoruz, aslında bu, çocuğa yönelik bir cinsel istismardır. Okullaşma oranının artırılması, kız çocuklarının eğitime daha çok katılması, daha doğrusu çocukların eğitime daha çok katılması sağlanacak bir sistem gerekiyor; 4+4+4’te olduğu gibi çocukların okullardan uzaklaştırıldığı bir sistem değil.

Eğer son istatistiklere bakarsanız okuldan ayrılmalarda çok ciddi oranda artış söz konusu. Burada sosyal destek sistemlerinin geliştirilmesi, engelliler ve engelli çocuklara dönük çalışmaları da sıralayabiliriz. Aslında hepsi birbirinin içinde bir bütün, grift olarak ele alınması gereken şeyler. Sağlık, hukuk, eğitim hepsinin birlikte çalışacağı ve daha organize olması gereken bir durum var.

YASA TASARISI ÇALIŞMAMIZ VAR
Peki, bu alandaki çalışmalarda gelişme var mı, çabalarınız sonuç verdi mi?
Yapılacak yasal düzenlemeler için çeşitli kurumlarla bir araya gelip hazırladığımız bir taslak var. Bir yasa tasarısı çalışması. Meclis araştırma komisyonlarına davet edildiğimizde ya da bu konuda özellikle partilere, partiler üstü bir anlayışla bütün herkesi kapsayacak şekilde, isteyen herkese bilgilendirme yapmak, öneride bulunmak bizim sorumluluğumuz zaten.


ANNELERİN GÜÇLENDİRİLMESİ VE REHABİLİTASYON SÜRECİ ÖNEMLİ
İstismar vakalarında karşılaştığınız en büyük sorun nedir? Çocuk ve aile geldiğinde iyileştirme sürecinde nelerle karşılaşıyorsunuz?

Çocukların cinsel istismarı konusunda aslında annelerin güçlendirilmesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü annelerin istismar vakalarının birçoğundan haberdar olduğunu ya da bir şekilde öğrendiğini ama ne yapacağını bilmediğini ya da ekonomik bağımsızlığı olmadığı için kendi başına bu sürecin üstesinden gelemediğini, sessiz kalmak durumunda kaldığını, aynı zamanında yardım isteyemediğini görüyoruz. Sadece ekonomik olarak değil, kadının sosyal olarak da güçlendirilmesi çok önemli.
Yapılacaklar boyutunda problemlerin tespit edilmesine ilişkin ve tespit edildikten sonra da uzun vadede yapılması gereken şeyler var. Toplumsal cinsiyet algısına yönelik yapılacak çalışmalar, erken tespit edilmesi anlamında yapılacak en önemli şeylerden biri.
Bu alanda çalışan meslek elemanlarının ve profesyonellerin eğitimi ve desteklenmesi de çok önemli. Yaptığımız çalışmalarda, sağlık, eğitim ya da çocukla çalışan meslek gruplarının aslında çok da ne yapacaklarını, nereye başvuracaklarını, bu süreci nasıl işleteceklerini yeterince bilmediklerini görüyoruz. Bildirim aşamalarının bu nedenle aksadığını ya da zamanında bildirim yapılmadığını, bu sürecin çok daha kısa sürece sonuçlanabilecekken uzun vadelere yayıldığını görüyoruz.

ETKİN VE ÇOCUK DOSTU YARGILAMA
"Bildirildikten sonra da bu aşamada etkin yargılama usullerinin kullanılması, sadece failin cezalandırılmasına değil çocuğun korunmasına da odaklanan çocuk dostu bir yargılamanın esas alınması çok önemli.

Sonrasında sadece çocuğa değil aileye de yapılacak rehabilitasyon çalışmalarının yoğunlaştırılması gerekir. Şu anda çocukların birçoğu bir psikiyatriste ulaşmak, düzenli olarak bir psikiyatrist tarafından izlenmek konusunda ciddi sıkıntılar yaşıyor. Yani yeterli rehabilitasyon hizmeti de alamadıklarını düşünüyoruz. Ayrıca sadece psikiyatrik rehabilitasyon değil sosyal rehabilitasyonu da içermesi gerekiyor. Evet, yaşandı bitti ama hayat o çocuklar için orada bitmiyor, devam ediyor; sonrasında ikincil, üçüncül örselenmeleri engellemek için gizliliğin sağlanması, diğer taraftan da çocuğun gelişimin devam edebilmesi ve normal sağlıklı hayata dönebilmesi için sosyal rehabilitasyonun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Ama ne yazık ki sosyal rehabilitasyonla ilgili çalışmalar ya da kaynaklar çok kısıtlı olduğundan ancak yerel düzeyde ya da bireysel olarak insanların yaptıklarıyla sınırlı kalıyor."


MÜCADELE İÇİN ÖNERİLER
- Ayrım gözetmeksizin tüm çocukların yaşama, korunma ve katılım hakkını gözeten, çocukların ihmal ve istismarından etkili şekilde korunmasını sağlayan bir çocuk politikası oluşturulmalı ve etkin bir çocuk koruma kanunu hazırlanmalı.
- Riski fark etmek ve gerçekleşmeden önlemek üzere oluşturulmuş bir erken uyarı sistemi oluşturulmalı.
- İhmal ve istismar olaylarında etkili soruşturma yapılmalı.
- İl ve ilçelerde bildirim mekanizmalarının oluşturulmalı.
- Çocuklar için erişimi kolay ihbar hattı oluşturulmalı.
- Çocuğun ruh ve beden sağlığını koruyacak şekilde süreç yöntemleri oluşturulmalı; CYBE ve istenmeyen gebelikler için önlem alınmalı ve müdahale planı oluşturulmalı.
- Yaşanan vakalara ilişkin veri tabanı, arşiv oluşturulmalı, kurumlar arası bir iletişim ağı kurulmalı.
- Çocuk İzlem Merkezleri yönetmeliği bir an önce çıkarılmalı. Çocuğun çok fazla travmatize olmaması için her ilde ÇİM olmalı ve koşulları iyileştirilmeli.
- İstismar mağduru aileler ile grup çalışmasına yönelik modül çalışmaları geliştirilmeli ve bu konuda gerek davaların takibi gerekse avukat atamaları konusunda Barolardan ve Çocuk Hakları Merkezlerinden destek alınmalı.
- Cinsel istismar sonucu sonlandırılması planlanan gebeliklerle ilgili aile ve sağlık kuruluşu; kurum ve sağlık kuruluşu arasında kolaylık sağlayan yapı oluşturulmalı.
- Çocuğun yüksek menfaatine aykırı olabilecek bilimsel alt yapısı olmayan ‘manevi rehberlik’ gibi oluşumlar engellenmeli.
- Özellikle kadını güçlendiren çalışmalar planlanmalı.
- Meslek örgütleri demokratik kitle örgütlerinin savunuculuk kapasiteleri geliştirilmeli.
- Medyada istismar ile ilgili bilgilendirici mesajlar verilmeli.
- “Çocuk susar, sen susma” gibi söylemler çocuğu güçsüzleştiriyor. Medya dili çocuğun güçlenmesi üzerinden kurulmalı.
- “Bir yenisi daha eklendi”, “yine”, “gün geçmiyor ki” gibi ifadelerle konunun sıradanlaştırılarak kanıksanmasına hizmet edilmemeli.
- Mevzuatta dağınık halde olan ve yaş kriterlerinde çelişen, çocuklara ilişkin düzenlemeler ve hükümler birbirleriyle ve uluslararası sözleşmelerle uyumlu hale getirilmeli.
- Mevzuatta kademelendirilmiş olan cinsel istismar yaşı 12 yaşından, 15 yaşına yükseltilmeli, akranlar arası yaş sınırı 3 yaş ile sınırlandırılmalı ve kanunda da bu şekliyle yer almalı.
- Çocuğun korunabilmesi ve ikincil mağduriyetin giderilebilmesi için yetişkinlere özgü yapılan adliyelerden ayrılmalı, Çocuk Dostu Adliyeler oluşturulmalı.
- Yasal evlilik sınırı 18 yaş olarak düzenlenmeli.
İlgili haberler
Çocukları istismara uğrayan anne: Çocuklarınıza in...

Dört çocuğu babalarının istismarına uğrayan anne, ‘Yapmam gerekeni zamanında yapmadım. Çocuklarıma i...

Kocasının kardeşiyle evlendirilen çocuk Nazmiye’ni...

Okumasına izin verilmeyen Nazmiye 13 yaşında bir çocukken evlendirilir, 1 yıl sonra trafik kazasında...

GÜNÜN BİLGİSİ: Çocuk istismarına karşı neler yapıl...

Çocuğu ihmal ve istismardan korumak ve istismara maruz kalan çocuğun örselenmemesini sağlamak imkans...