Geçen yıl Emek ve Gül’ün başlattığı “Okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek” kampanyası ülke genelinde Emek ve Gül grupları, kadın dernekleri tarafından imza stantları, bildiri dağıtımı yaparak velilere ulaştı. Çok büyük ilgi gördü, Meclise kadar taşındı. Mücadelenin ve birlikteliğin sonunda devlet okul öncesi eğitim sınıflarına bir öğün ücretsiz yemek vermeyi kabul etti. Bazı belediyeler de bu kampanyayı destekledi. Kampanyamızı, hemen okulların açılmasıyla başlattık. Aydın Emek ve Gül grubu olarak Sevgi Yolunda (Efelerde) ilk sandığımızı açarak başladık kampanyayı başlattık. Aydın’da ilk defa bu talep etrafında yan yana geldik. Pankartlarımız, dövizlerimiz, imza föylerimiz, her şeyimiz hazırdı. Bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek hakkının, her çocuğun sağlıklı yemeğe erişimin mümkün olması için kampanyamızı tanıttık.

Bildirilerimiz halkın eline ulaştıkça, sesimizi duydukça stant önünde kadınlı erkekli herkes imza vermeye başladı. Özellikle kadınlar daha duyarlıydı. Ayak üstü sohbetlerde “Şimdi alışverişten geliyorum kitap, defter, kalem gibi kırtasiye malzemeler çok pahalı” diyenler oluyordu.

Bir kadın “Eşim asgari ücret ile çalışıyor, ben çocuklar ile ilgilenirken çalışamıyorum. Bu kampanya bize umut olacak. En azından çocuklar eşit yiyecek, sağlıklı gıdalarla beslenecek. İmzamı attım tabi” diyor.

Okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek her çocuğun hakkıdır diyerek seslenerek bildirilerimizi dağıtmak daha da iyi oluyor. Standı görmeyenler sesimize kulak verip imzalarını atıyorlar. Hatta “Çocuğumun okul önüne gelin, çalışmalarınızı orada yürütün, benim çalıştığım okula da gidin” diyen öğretmenler ve veliler oluyor. “Elimizden geldiğince size destek oluruz” diyerek kampanyamızın duyulmasına güç katıyorlar.

Pazartesi okulların ilk gününde Aydın’ın Çeştepe Mahallesi’nde okul önünde stantlarımızı açtık. Önce ne olduğunu anlamadı kadınlar. “Yemek mi dağıtılacak, yemekler hangi sınıflar için geçerli? İmza yemek parası için mi?” Bir dolu soru ile karşılaştık. “Kampanyayı okullarda anaokulundan başlayarak ilk, orta okullarda ve liselerde bir öğün ücretsiz sağlıklı beslenmeye çocuklarımız ulaşsın diye yapıyoruz” dedik.

Kadınlar “Devlet böyle bir şey yapmaz. Nasıl olacak? Aldığımız ücretleri, maaşları arttırsınlar. Her şey ucuz ve uygun olsun” diyorlar. Bir veli, “Saraydan kıssalar bile çocuklarımızın karınları doyar. Çocuğuma sabah beslenme çantasına ne koyacağım diye kara kara düşünüyorum. Yumurta, süt, et yedirmek istiyorum ama alamıyoruz. Tabi yapmazlar çocukların beslenmesi bütçeye zarar verir” diyor.

İmza atan bir kadın işçi kampanyanın başlamasını çok iyi bulduğunu söylerken, “Eğer başarılı olursanız çok önemli bir gelişme, inşallah başarırsınız ama ben ümidimi kestim artık. Saraydakiler, hükümet rahat şatafat içinde yaşıyorlar. Bizlerin ne yaşadıklarını bilmiyorlar. Ben iki mesaiye kalıyorum, sadece tek mesai yazıyorlar. Bu düzen mutlaka değişmeli” diye konuşuyor. Biz de diyoruz “Bu düzeni birlikte değiştireceğiz” diye. Gülümseyip, imzasını atıyor, çocuğunu alıp gidiyor.

“Eşim inşaatta yevmiye usulü çalışıyor” diyor başka bir kadın. “Biri bebek, dört çocuğum var, geçim derdi belimi büktü. Yaptığınız bu kampanyayı destekliyorum” diyor ve eline bildiri alıp gelen geçen arkadaşlarına imza atmalarını söylüyor. “Keşke herkes sizin gibi olsa, bu şekilde bir araya gelinse bizim sesimizi duyulsa ne iyi olur” diyor. Biz de Sevda Karaca’yı örnek veriyoruz. Kadınların sesi Mecliste artık

Sohbet devam ederken bir kadın hemen söze giriyor: “Çocuğuma on lira veriyorum kantinden bir şey almaya yetmiyor. Kraker gibi bir şeyler alabiliyor. Çocuğun karnı bunlarla doyar mı? Biliyorum doymaz ama benim durumum daha fazla vermeye yetmiyor.”

Biz çalışmalarımızı yürütürken okulun kapısından cüsseli ağır adımlarla bir adam geliyor. Birbirimizin yüzüne bakıyoruz hemen, standı kaldırmamızı mı isteyecek diye. “Bir imza ben atayım” diyor. Biz de muzip bir gülümseme ile devam ediyoruz.

Yetişemiyoruz, kadınlar umutlu, kadınlar güveniyor birbirlerine. Birçok kişi ile tanıştık, görüşelim dedik, telefonlarımızı birbirimize verdik. Sevgi Yolundaki stantta tanıştığımız bir kadının çocuğunun okulunun önünde stant açacağız. Bu kampanyayı çoğaltacağız. Ta ki hakkımızı alana kadar.

Fotoğraf: Sevgi Demir/Yeni Söke