Ordu’nun Altınordu ilçesinde 2016 yılı mayıs ayında 60 yaşındaki Semra Özata, kendisine sürekli şiddet uygulayan kocası 75 yaşındaki Recep Özata’nın kafasına cam sürahi ile vurmuş ve 15 yerinden bıçaklamıştı. Recep Özata ölürken kendisine yardım ettiği iddia edilen kızı ve Semra Özata tutuklanmıştı.

YILLARCA ŞİDDET GÖRDÜM

Semra Özata, mahkemeye getirilirken kendisine soru soran gazetecilere karşılık kelepçeli ellerini havaya kaldırarak, "Çekin gardaşım çekin, hep erkekler mi öldürecek? Bir de kadın öldürsün? O beni öldürecekti ben öldürdüm. Pişmanım, çocuğum için, kızım için pişmanım” demişti. “Yakın akrabayı tasarlayarak öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Özata, duruşmada söz alarak, yıllarca şiddete uğradığını dile getirdi. Mahkeme heyeti, sanıkların ‘akıl sağlıkları’nın yerinde olup olmadığının tespit edilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığından rapor istedi. Duruşma ağustos ayına ertelendi.

ÖLMEMEK İÇİN ÖLDÜREN KADINLAR
Eşlerinden, babalarından şiddet gören birçok kadın ölmemek için öldürmek durumunda kalıyor. Hatırlarsak Nevin Yıldırım, Yasemin Çakal bu örneklerden ikisi. Nevin Yıldırım kendisine silah zoruyla tecavüz eden Nurettin Gider’i öldürüp kafasını köy meydanına atmıştı. Nevin Yıldırım ömür boyu hapis cezasına mahkum oldu. Hiçbir indiriminden de yararlanamadı.
Yasemin Çakal da evlendiği günden bu yana kocasının şiddetine ve her türlü eziyetine maruz kalmış, 10 Temmuz 2014 yılında oğlu Selim’i ve kendisini korumak için kocası Özkan Kaymaklı’yı öldürmüştü. Adli Tıp Kurumundan gelen 33 sayfalık rapor da Yasemin’in uzun zaman fiziki şiddete uğradığını ispatlamış, Yasemin yaşadığı cinsel şiddeti ise hiç anlatamamıştı. Avukatları Yasemin’in meşru müdafaa Savcı Yasemin için 18 ila 24 yıl arasında hapis cezası istedi.

İYİ HAL, HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMLERİ SADECE ERKEKLERE Mİ?
Yıllarca şiddete uğrayıp, tecavüze katlanıp ölümle burun buruna geldiği yerde yerde erkekleri öldüren kadınların dışında bir de “Kıskandım, sevdim... Namusdu, töreydi...” diyerek şiddet uygulayan, tecavüz eden, öldüren erkeler var. Peki ya yargı kadınlara uyguladığı yasaları, verdiği cezaları erkeklere uyguluyor mu? “Tabii ki hayır” dediğinizi duyar gibiyiz. Örenğin yakın zamandan bir dava olan Hatice Çelik Cianyeti davası. Boşanmak istediği kocası tarafından üzerine bıçakla yürünerek 3. katın balkonunda atılan Hemşire Hatice. Koruma kararı çıkartmak için vereceği dilekçe daha çantasındayken öldürülen Hatice. Kocası Mehmet Çelik duruşmalar boyunca eşini çok sevdiğini söyleyip durdu. Bir de indirim alabilmek umuduyla Hatice’nin kendisine küfrettiğini söyledi. Bunun ispatı yoktu çünkü Hatice ölmüştü. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Mehmet Çelik iyi hal ve haksız tahrik indirimleriyle 15 yıl ceza aldı.