GENEL-İŞ ÜYESİ KADINLAR SÖMÜRÜYE ŞİDDETE YOKSULLUĞA KARŞI SOKAKTA

Genel-İş İzmir Şubeleri, “Sömürüye, şiddete, yoksulluğa karşı sokaktayız” diyerek, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde yürüyüş gerçekleştirdi.

Alsancak, Kıbrıs Şehitleri Caddesi, Penguen Kitapevi önünde toplanan işçi kadınlar sloganlar eşliğinde cadde girişine kadar yürüdü. İşçilerden oluşan tiyatro ekibi de kadına yönelik şiddeti anlatan doğaçlama oyun sergiledi. Yürüyüşte ayrıca grevde olan Lezita ve GATES işçilerine de selam gönderildi.

ILO 190’ın uygulanması, iş yerlerine kreş açılması, eşit ücret ve çalışma koşullarının sağlanması taleplerinin öne çıktığı eylemde basın metnini Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube Başkanı Özgür Genç okudu.

Kadınların mücadeleleri neticesinde elde ettikleri kazanımlarım iktidarın hedefi haline geldiğini söyleyen Genç, “Kadınlar Orta Vadeli Program, Torba Yasa, Kalkınma Planları adı altında hem esnek ve güvencesiz koşullarda çalışacak ucuz iş gücü hem de emek gücünün nesilsel yeniden üretimi için birer kuluçka makinesi olarak değerlendiriliyor” dedi. Kadınların "ucuz emek - kutsanmış annelik" rolleri arasında kıstırılmaya çalışıldığını ifade eden Genç, tüm bu kıstırılmışlığa karşı kadınların bir araya gelerek mücadeleyi büyüttüğünü dile getirdi.

Genç, “Kıdem tazminatı hakkımız sermayenin hizmetine açılmak üzere fona devredilmek istenirken, grevlerimiz yasaklanıyor, hakları için mücadele eden işçilerin önüne kolluk güçleri dikiliyor. Her gün ölümle burun buruna çalıştırılan, iliklerine kadar sömürülen, enflasyonun altında ücretlerle açlığa mahkum edilen işçilere kalkan sopa, doğamızı katleden, toprağımızı suyumuzu zehirleyen bizi bu yaşama mahkum eden patronlara kalkmıyor” diye konuştu.

8 Mart’ın sadece bir tarih değil, işçi kadınların mücadelesinin ve dayanışmasının güçlü bir ifadesi olduğunu söyleyen Genç, “Genel-İş’li kadınlar olarak, eş değer işe eşit ücret, insanca yaşanacak ücretler ve sosyal haklar, güvenli çalışma koşulları için verdiğimiz mücadelenin yanı sıra gerçek kadro talebi, iş yerlerimizde bütün işçilerin faydalanacağı ücretsiz kreş talebi, yaşadığımız kentte şiddet gören kadınların güvenle sığınabileceği sığınaklar için mücadelemiz var. Sömürünün ve şiddetin olmadığı eşit koşullarda hak ettiğimiz, haklarımız için, eşitlik için, insanca bir yaşam için mücadelemiz var” dedi.

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

GATES İŞÇİSİ KADINLAR: KAZANAN BİZ OLACAĞIZ

İzmir Gaziemir Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren GATES Endüstriyel Metal fabrikasında toplu iş sözleşmede anlaşma sağlanamadığı için işçiler greve çıktı. 350 işçinin çalıştığı ve Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu fabrikada işveren yüzde 65 oranında zam teklif etti.

Ayrıca 3 yıldır işçilerin ikramiye hakları ödenmezken işçiler bugün grev kararını hayata geçirdi. Sabah saatlerinde fabrika önünde toplana işçiler Ege Serbest Bölge önüne yürüdü. Burada yapılan basın açıklamasında, haklarını almakta kararlı olduklarını ifade edildi.

Basın metnini okuyan Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, Gates işçilerinin sendika hakkını elde etmek için uzun yıllar boyunca beklediğini hatırlatarak, “İşçi sınıfımız ve kadın mücadelesi açısından böylesine tarihsel öneme sahip bir günde, kadın işçilerin yoğunluklu olarak çalıştığı, kadın emeğinin var ettiği Gates işyerinde grev uygulamamızı başlatıyoruz” dedi.

Greve çıkan kadın işçilerden Hicret Kuzu, 8 Mart günü grevde olmanın heyecan verici olduğunu söyleterek, “Onulur ve mutluyu” dedi. Ayşe Demirer de “Böyle onurlu bir günde greve çıkmaktan, hakkımızı arıyor olmaktan gurur duyuyoruz” derken, Emine Kahraman ise, “Özel günde bunu yaptığımız için gururluyuz. Kazanan biz olacağız” diye ekledi. Uzun zamandır greve hazırlandıklarını dile getiren bir kadın işçi de “Dünya emekçi kadınlar için önemli bir günde kendimiz için de anlamlı bir şey yapıyoruz” dedi. 

Fotoğraf: Evrensel

SES AKSARAY ŞUBESİNDEN KADINLAR: 'BASKIYA, SÖMÜRÜYE, ŞİDDETE SON!'

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Aksaray Şubesi üyesi kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü bulundukları iş yerlerinde kutladı. Yağmurlu havaya rağmen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi bahçesinde toplanan kadınlar iş yerinde, evde ve sokakta yaşadıkları sorunlardan bahsederek çözüm için taleplerini sıraladı.

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesinde gerçekleşen basın açıklamasını sağlık emekçileri adına SES Aksaray Şube Yönetim Kurulu üyesi Birsen Seyhan Dursun okudu. 8 Mart’ın ve kadın mücadelesinin tarihçesini anlatan Seyhan, benzer taleplerin 114 yıl sonra da haykırılmaya devam ettiğini söyledi.

Tüm saldırılara karşı örgütlü mücadeleyle var olabileceklerini söyleyen Seyhan, “Şimdi dünyada ve Türkiye’nin dört bir yanında kadınlar barış ve ekmek için mücadeleyi örgütlüyor. Doğamızın, parkımızın, kamusal alanlarımızın talanına karşı kendi yaşam alanlarımızı kendimizin yöneteceği belediyeler için de sözümüz ve mücadelemiz var. İş yerlerimizden mahallelere, mahallelerden meydanlara yoksulluğa, sömürüye, baskı ve şiddete karşı mücadelemizi yükseltiyoruz. Her geçen gün giderek artan yoksulluk sağlık ve sosyal hizmet emekçisi kadınların da insanca yaşam şartlarını sağlamasını zorlaştırıyor. Özel hasta bakımından tutun da örgü, el işi gibi işlerle ek gelir sağlamaya çalışan sağlık emekçisi sayısı da giderek artıyor” diye konuştu.

Seyhan SES üyesi kadınların taleplerini şöyle sıraladı:

• Gece nöbetlerinin çift vardiya sayılsın
• Yıpranma payının 5 yıla 1 yıl ve geçmişi de kapsayacak şekilde düzenlensin
• Nöbet sayılarının sağlığın bozulmasına sebep olmayacak sayı ve sürede olmasını istiyoruz.
• Günlük 8 saat üzeri çalışmanın yasaklanması, gece nöbetlerinin ayda 5 gece ile sınırlansın
• Tüm vardiyalara ücretsiz servisler verilsin.
• Gebelik durumu tespit edildiğinden itibaren nöbet muafiyeti sağlansın
• Yoksulluk sınırının üstünde, emekliliğe yansıyacak temel ücret verilsin
• Giyim yardımının gerçek ihtiyacı karşılayacak miktarlarda düzenlensin
• Aile ve çocuk yardımlarının gerçek enflasyonla güncellensin
• Doğum sonrası en az 1 yıl ücretli ebeveyn izni verilsin
• 7/24 ücretsiz, nitelikli kreş ve etüt sağlansın
• Özellikle yalnız yaşayan sağlık emekçisi kadınlar için lojman hakkı sağlansın
• Kira yardımı düzenlensin
• Büyükşehir tazminatı verilsin
• HPV aşısının rutin aşı takvimine alınsın ve ücretsiz uygulansın
• Aile planlaması hizmetlerine erişimdeki zorlukların giderilsin
• Medeni kanuna yapılan saldırılara son verilsin
• İş yerinde maruz kalınan şiddete yönelik en etkili sözleşme olan ILO 190 sayılı sözleşmeye imza atılsın
• İstanbul Sözleşmesine yeniden imza atılsın
• Kadına yönelik şiddetle mücadelede en önemli yasalardan olan 6284 sayılı kanunun etkin uygulansın
• 8 Mart resmi tatil olsun

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül

DİSK KADIN KOMİSYONU 8 MART İÇİN BULUŞTU

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Kadın Komisyonu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle Beşiktaş İskele Meydanı’nda bir araya geldi.

DİSK Kadın Komisyonu adına açıklamayı ise Zuhal Kaynak okudu. “Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına girdiğimiz bu dönemde mücadelelerle kazanılmış haklarımıza saldırılar en üst perdeden sürüyor” diyen Kaynak, kadına yönelik şiddetin her geçen gün arttığına dikkat çekti. Kaynak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz kadınlar bakım yükleri yanında sermaye tarafından da güvencesiz ve esnek çalışma biçimlerine maruz bırakılıyoruz. AKP hükümetlerinin kadınları kamusal alandan özel alana çeken politikaları, biz kadınları toplumdan uzaklaştırıyor. Sermaye, devlet ve erkek egemen sistem üçgeninde kadın 'aile değerleriyle' kutsallaştırırken, toplumsal cinsiyet eşitsizliği derinleşiyor. Bu sebeple kadınların sendikalara, sendikaların biz kadınlara ihtiyacı her geçen gün artıyor. Biz kadınlar, bu düzeni değiştirmek ve güvenceli gelecek inşa etmek için örgütleniyoruz.”

Kaynak kadın işçilerin taleplerini sıraladı:

    • İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Kanun etkin bir biçimde uygulanmalıdır.
    • 25 Haziran 2021’de yürürlüğe giren ILO 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi onaylanmalıdır.
    • Toplumsal cinsiyet temelli suçlarda, kadın cinayetlerinde cinsiyetçi iyi hal, tahrik indirimi gibi uygulamalardan vazgeçilmelidir.
    • Medeni Yasa değişikliği ve nafaka hakkının gaspına yönelik tartışmalara son verilmelidir.
    • Kadınların işgücüne katılımının önündeki en büyük engellerden olan ve kadınlara özgü görülen ev içi sorumluluklar için kamusal politikaların hayata geçirilmesi şarttır. Özellikle kamu kurumları ve yerel yönetimler tarafından kreş, gündüz bakım evi, hasta ve yaşlı bakım evleri gibi merkezler açılarak herkesin ücretsiz yararlanabileceği bir hak olarak tanımlanmalıdır.
    • Çalışma hayatında kadına yönelik her türlü ayrımcılık terk edilmeli, güvenceli ve insan onuruna yaraşır işler yaratılmalıdır.
    • İktidarın politikalarında kadın istihdamını artırmak için önerilen esnek çalışma biçimleri yerine kadınlar için tam zamanlı ve güvenceli istihdam olanakları yaratılmalıdır.
    • Yetki ve karar mekanizmalarında eşit temsiliyetin hayata geçirilmesi sağlanmalıdır.

Kaynak: Bianet
Fotoğraf: DİSK/ X

İZMİR’DEN SAĞLIK EMEKÇİLERİ: 'ÇALIŞAN ROBOTLARA DÖNDÜK'

SES İzmir 2 No'lu Şube, örgütlü olduğu Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi ve Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesinde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında basın açıklamaları gerçekleştirdi.

İl Sağlık Müdürlüğü'nün hastane başhekimliklerini arayarak 8 Mart etkinliklerine izin verilmemesi yönünde talimat vermesine rağmen basın açıklamasını gerçekleştiren sağlık emekçileri, "Ferman sağlık müdürünün hastaneler bizimdir" dedi.

İş yerlerinde baskı, mobbing, taciz, şiddetin gündemden düşmediği ifade edilen açıklamada, "İş yükünün artması angarya çalışma, kuralsızlık hat safhada. Evimize, kendimize, çocuklarımıza ayırdığımız zaman gün geçtikçe azalmakta ve resmen çalışan robotlara dönmüş bulunmaktayız" denildi.

"Medeni kanuna yapılan saldırılar, OVP, torba yasalarda yer alan tehditler, artan gericilik, her türden şiddet ve kadın cinayetleri her kesimden kadın için hayati önemdedir" ifadelerine yer verildi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

LEZİTA İŞÇİSİ KADINLAR GREVİN 2'NCİ GÜNÜNDE 8 MART'I KUTLADI

İzmir Kemalpaşa’da Abalıoğlu Holding’e ait Lezita piliç eti işleme fabrikasındaki grev ikinci gününde devam ediyor. Öz Gıda İş Sendikası’nda örgütlenen işçiler patronun toplu sözleşme masasına oturmaması nedeniyle grev kararı almış, 7 Mart gününün ilk saatlerinde greve çıkmıştı. Bugün grevin ikinci gününde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlayan kadın işçiler fabrika önüne jandarma getiren ve halen bangır bangır müzik yayını yaparak seslerini kısmaya çalışan patronu protesto ettiler.

Kadınlar “Korkak Lezita” sloganları atarak patronun gün boyu çaldığı yüksek sesli müziği kapatmasını istediler. İşçiler “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganlarıyla önlerine konulan bariyerlere de tepki gösterdiler.

Kaynak: soL Haber

SAĞLIK EMEKÇİSİ KADINLAR ANKARA'DA 8 MART İÇİN İŞ YERLERİNDE BULUŞTU

Ankara’da 8 Mart’ta sağlık emekçisi kadınlar hastanelerde stant açtı. İbni Sina Hastanesi’nde stant açan SES’li ve Dev Sağlık-İş’ten kadınlar ve sağlık emekçisi kadınlar işyerlerinde karşılaştıkları sorunlar üzerine sohbet etti.

Hacettepe Hastanesi önünde buluşan SES’li kadınlar eylem yaptı, eylemin ardından stant açıldı. Eylemde basın açıklaması yapan kadınlar, "Emeğimizin görünür ve değerli olmasını sağlamaya yönelik herhangi bir düzenleme de yapılmıyor. Kadınlar kamusal alandan, sosyal yaşamdan, üretimden her geçen gün uzaklaştırılıyor. Var olan haklarımız torba yasalar ile her gün yok ediliyor. Emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizim; mücadelede kararlı, özgürlükte ısrarcıyız” dedi. Sağlık emekçisi kadınlar taleplerini sıralarken ILO 190'ın onaylanmasını istedi.

Kaynak ve fotoğraflar: Sendika.org

SES ELAZIĞ ŞUBESİ 8 MART İÇİN BULUŞTU

Elazığ Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesinde kadın sağlık emekçileri 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü için bir araya geldi. 

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

GEBZE'DE KADIN MÜHENDİSLER FİLM İZLEME ETKİNLİĞİNDE BULUŞTU

Gebze'de kadın mühendisler film etkinliğinde buluştu. Makina Mühendisleri Odası Gebze Temsilciği’nde Kadın Mühendisler Komisyonu’nun çağrısı ile bir araya gelen kadınlar, 8 Mart eyleminden sonra film için bir araya geldi. Kadınlar, 2007 yılında market işçilerinin mücadelesinden uyarlanan ve 2014 yılında Boo ji-young yönetmenliğiyle ekranlara gelen Cart (Alışveriş Arabası) filmini izledi. Film kadınların haksızlıklara karşı örgütlenmelerinin sonucunda haklarını geri aldıkları mücadelelerini mercek altına alıyor. 

Fotoğraf: Ekmek ve Gül