Direnişlerinde 5. günü geride bırakan ETF tekstil işçileri: Sadaka değil hakkımızı istiyoruz

26 Temmuz 2022 16:40

ETF Tekstil fabrikasında gasbedilen kıdem tazminatı ve ikramiyeleri için 5 gündür mücadele eden ETF işçilerine EMEK Partisi (EMEP) İstanbul İl Örgütü dayanışma ziyaretinde bulundu.

Kapatılma kararı alınan ETF’de kıdem tazminatları başta olmak üzere alacaklarının gasbedilmesine karşı üretimi durdurarak fabrikaya kapanan işçilerin direnişi sürüyor. Başvurdukları Çalışma Bakanlığının da sorunlarına kayıtsız kaldığını belirten işçiler, “Sesimizi duyun, hakkımızı verin” diyor.

30 Temmuz’da kapatılacağı duyurulan İstanbul Tuzla’daki ETF Tekstil’de 300’den fazla işçi verilmeyen ikramiyeleri ve pazarlık haline getirilen tazminatları için başlattıkları direnişte 5. günü geride bıraktı. İşçiler dün sabah da sloganlarla eylemlerine devam ederken, işçilerden biri de çatıya çıkarak durumu protesto etti. Çatıya çıkan işçi, “Sadaka değil hakkımızı istiyoruz. Muhatap alınmak istiyoruz. Buradan hakkımız verilmeden inmeyeceğim. Patron, ‘Benim çocuğum etkileniyor beni yuhaladınız, yıpranıyor’ diyor. Bizim çocuklarımız yok mu, 5 gündür burada yatıyorum, bizim çocuklarımızın hakkını yiyorsun, bizim çocuklarımızın da psikolojisi bozuluyor. Gasbedilen haklarımızı istiyoruz” diye seslendi.

Fabrika önüne itfaiye, ambulans ve polis ekipleri yönlendirilirken direnişteki bir işçi de fenalaştı. Fenalaşan işçiye yine direnişteki işçiler müdahale ederken, duruma tepki gösteren bir başka işçi de “Hayatımız bu kadar basit onlar için” dedi.

‘ÜÇ KURUŞ DEDİĞİ BİZİM ALIN TERİMİZ’

Polis fabrika önünden işçileri uzaklaştırırken Tülay isimli bir işçi, “Çok zor durumdayız. 5 gündür burada sabahlıyoruz. Patronumuz ‘Üç kuruş için mi bunu yapıyorsunuz’ diyor. Biz bu üç kuruşu sadaka diye istemiyoruz. Biz bunu alnımızın teriyle kazandık. Evimizin işini, çocuklarımızı bıraktık da geldik buraya. Biz bu kadar insanız, bizim sesimizi ne zaman duyacaklar, biri ölünce mi duyacaklar? Biz şu an her yerden herkesten destek bekliyoruz. Haklarımızı versin, biz de çıkalım gidelim. Onun için küçük olabilir ama bizim için büyük bir rakam. Biz burada onun küçümsediği üç kuruş için buradayız. Kadın haklarını savunmasın bu kadar kadını mağdur etmişken” diye tepki gösterdi.

‘DEVLET YANIMIZDA DEĞİL’

İşçilerden Melek Tafti de “Arkadaşımızın psikolojisi bozulmuş vaziyette. 5 gündür burada sabahlıyor. İnanıyorum ki buradaki 300 işçinin sesi olmaya çalışıyor, çünkü devletimiz hiçbir şekilde yanımızda değil. Çalışma Bakanlığına mesaj çektiğimizde bize ara bulucuya gidin diyorlar. Biz zaten biliyoruz. Kanun belli ama tazminatımızı vermiyor. Tek başına çalışan kadın arkadaşlarımız var burada. Şirket sana ait, özel arabaların var, fasona vızır vızır iş gidiyor. Yokluk sadece işçiye mi? Üç kuruş para diyorsun, üç kuruş için mi bize bunu yapıyorsun. Biz yokluktaysak, zor durumdaysak sen de zor durumda kal! Maksadı işçiyi çaresiz bırakmak, ama bu işçi bunu kabul etmiyor” dedi.

‘SESİMİZİ NEDEN DUYMUYORLAR’

Direnişteki işçilerden Canan Gündüz de “Biz burada 5 gündür direnişteyiz. Haklarımızı istiyoruz. Artık psikolojimiz bozuldu, bu 300 insana neden ses verilmiyor. Bizim çocuklarımız psikolojimiz yok mu?” dedi. Medya organlarını aradıklarını ancak gelmediklerini söyleyen Gündüz, “Gelmiyorlar, kedi ağaca çıksa haber yapıyorlar, burada biz direnişteyiz görmüyorlar” diye tepki gösterdi.

İşçilerden Songül de yaşadıklarına kayıtsız kalan patron Sanem Dikmen’e tepki göstererek, “Yaklaşık iki saattir arkadaşımız çatıda. Patronumuzda içeride. Hâlâ içeriden çıkmıyor. Hakkımızı versin, biz başka bir şey istemiyoruz” dedi.

Çatıya çıkan işçi ise birkaç saat sonra aşağı indi.