Esenyalı

Üç kadınız, kimseye mecbur değiliz

Zöhre ve 2 kızı... Üçü de birbirinden bağımsız çok benzer hayatlar yaşadı. Şimdi birbirlerine tutunuyorlar ve diyorlar ki ‘Kimseye mecbur değiliz.’

Bir diğerimizin cesareti olalım...

‘Hepimiz diğerimizin cesareti, yoldaşı, eli, kulağı ve yüreği olalım. Kapıyı çarpıp çıktığınızda dışarıda işsizlikten, fuhuştan, açlıktan ve ölümden korkmadığımız bir dünyayı birlikte yaratabiliriz.’

İmamoğlu’nun artık vaatlerini yerine getirmesini bekliyoruz

Binbir tartışmayla tamamlanan İstanbul yerel seçiminin ardından kadınlar taleplerinin karşılanması için ısrarcı. Kadınlar, kreş, şiddetle mücadele ve kendilerine daha çok bütçe ayrılmasını istiyorlar.

Bu mahalleyi kadınlar yönetecek!

25 yıldır erkek muhtarlar tarafından yönetilen Esenyalı Mahallesinde bu seçimde kadınlar aday. Sabahat Akyıldırım ve işçi azası Ayşegül Kurubaş ile seçim çalışmalarını konuştuk.

9 aylık hamile Selda sokak ortasında

Doğum yapmak üzere olan bir kadın bu soğukta sokaklarda! Çaldığı kapıların hepsinden eli boş dönen Selda doğum yaptığında ne olacak?

Biz aç kalabiliriz ama çocuklarımızı aç bırakmayız

İşçi kadınlar krizin kendilerini nasıl etkilediğini anlatıyor; ‘Patronların lüksü değişmedi ama ben işten atıldım, evdeki 3 peteği kapattım, ekmeği evde yapıyorum, kış başından beri ayakkabım delik...

Umutsuzluğun yerini dayanışma ve örgütlülük alsın

Her sohbetimizde bir arada olmanın önemini, bir arada olunca sözümüzün çoğaldığını; umutsuzluğun yerine dayanışma ve örgütlülük aldığında değişim yaratabileceğimizi konuşuyoruz.

ESENYALI’DAN YOKSULLUK MANZARASI: Veliler okul ihtiyaçlarını karşılayamıyor!

Efe, ‘Altı sürekli dikilen yırtık çantayla okula gitmem’ diyormuş. ‘Kim istemez çocuğu okula başlarken yeni bir şeyler giydirmeyi. Yeni defter, yeni kalem almayı ama yok ki’ diyor Efe’nin annesi.

Artık maalesef Ak Parti’ye oy yok!

Daha önce AKP için çalışan bir kadın anlatıyor: ‘Artık bir vaat yok, sataşma var. İki şey söylüyor Kandil’i bombalayacağım, kahvehane açacağım. Oğullarımız savaşta ölecek, biz bedava kek yiyeceğiz!’

Birlik ve dayanışma için 8 Mart’ta buluşalım

Birbirimize sadece dertlerimizi anlatmıyoruz, çözüm önerileri de sunuyoruz. Anlattıkça çoğalıyor, çoğaldıkça da güçlenmeye devam ediyoruz.

Mahalleye bak, memleketi gör!

Bir mahallede bir yılda yaşananlar ülkenin aynası gibi; kadın cinayeti, çocuk istismarı, kıyafeti gerekçesiyle şiddete uğrayan kadınlar, çalışamayan kadınlar, çalışsa da haklarını alamayanlar...

Hepimizin sorunları ortak, aramızın bozulmasına izin vermiyoruz

Haftada bir gün kendilerini evden dışarı atan, kendileri için bir şey yapan kadınların buluşmalarına ortak olalım…

Şiddet ve istismar tablosu ‘abartılı’ diyen müdür, durumu haberimizden öğrenmiş

Pendik Sosyal Hizmetler Müdürü Mustafa Kök, Eğreti Yaşamlar dosyamızda durumunu anlattığımız 4 çocuk ve iki kadına ilişkin devletin “ne yapmadığını” ortaya koyuyor.

Bu mu ‘sosyal hizmet’! 481 lirayı al ve sus!

Devlet; 1.5 ay önce tedbir kararı konulan çocuklar için ancak dosya haberimizden sonra devreye girdi: Birçok sorunla baş etmeye çalışan, koruma talep eden kadınlara “481 liranı al ve annelik yap” dedi

Yoksulluk, şiddet, istismar üçgeninde kadınlar ve çocuklar (4)

Günlerdir sorunlarını anlattığımız Esenyalı’da çözümü Kadın Dayanışma Derneğinden kadınlarla konuştuk. “Kadınların bu hayata mahkûm edilmesini istemeyen herkese sesleniyoruz; Birlikte değiştirelim!”

Yoksulluk, şiddet, istismar üçgeninde kadınlar ve çocuklar (3)

Mahallede 4300 hastaya bakan bir aile hekimi “İstanbul’un ve ülkenin küçük bir panoraması” dediği Esenyalı’yı anlatıyor: Tevekkül kadınların tek sığınağı olmuş!

Kaybettiğim özgüvenimi sayenizde yeniden buldum

Merve geçen ay dergimize mektup göndermiş, yaşadığı şiddeti anlatmıştı. Bu ayki mektubunda diyor ki "Dergide okuduğum yazılar güç veriyor. Dertlerimiz çok, ama çözümsüz değil." İyi ki varsın Merve!

Melisa’nın dolmuşta yaşadığını ben fabrikada yaşadım

Melisa, seni gözlerinden öpüyorum. Ne olur sakın susma! Bana umut oldun. Eğer ben de ses çıkarsaydım eminin birileri de bana sahip çıkardı.

KADEM hangi günleri geride bırakmış?

Sizce inançlar arasında gerçek eşitlik olmadan, kadınların geleceğe korkuyla bakmadığı, eşitliğin lafta değil yasalarda ve yaşamda karşılık bulduğu bir yaşam inşa edilmeden o günler geride kalır mı?

Bir taciz hikayesi: Suçlu olan ben değilim!

Esenyalı'da kimliği belirsiz bir erkek kadınları taciz ediyor. Otobüste ya da durakta adres sorma bahanesiyle yaklaşıyor adam. Tacize uğrayan bir işçi kadın yazdı bu mektubu, sesini duyurmak için.