Emekli olmama rağmen özel bir KPSS’ye hazırlık dershanesinde kantin ve temizlik işlerinde çalışıyorum. Ders arasında kantin alışverişine gelen öğrenciler ile sohbet etme olanağı buluyoruz. Bizim öğrenciler yaşlarını başlarını almış, hepsi bir yerlerde çalışmakta olan insanlar. Pandemi döneminde geçici olarak derslere ara verilmişti. Şimdi yeniden başlamamız ile bu dönemin insanların kaygılarını nasıl artırdığını gördüm. Kantinden alışveriş yaparken ceplerinden iki lira bile çıkışmayanlar oluyor. Yine dün sohbet ederken, bu sefer kıdem tazminatının fona devredilmesi üzerine konuştuk.

Bir alışveriş merkezinde markette çalışan Nilüfer, “Herkese evde kal çağrısı yapılırken biz market çalışanları hayatımızı tehlikeye atarak çalışmaya devam ettik. Karşılığı da açlık sınırının altında asgari ücret oldu. Peki neden bu özveriyi gösteriyoruz? Kıdem tazminatımız üzerinden hayaller kuruyoruz. Şu ülkede çalışırken güven duyduğum tek şey kıdem tazminatı, hayallerimizin ve güvencemizin elimizden alınmasını istemiyorum” diyor.

Gıda fabrikasında çalışan Fadime 3 aydır kısa çalışma ödeneğinden faydalanıyor. “Kıt kanaat geçiniyoruz. 2 çocuk okutuyorum, şartlarımız o kadar kötü ki… Buna rağmen 5 yıldır dişimi sıkıp çalışıyorum, kötünün iyisi diyorum. Kıdem tazminatım biriksin diye, sürekli iş değişikliği yapmak istemiyorum. Yani bu kadar sıkıntıya katlanıyorsak ileride tazminatlarımızı aldığımızda toplu birikim olsun diye… Bu benim kazanılmış hakkım. Ellerimizden sürekli haklarımız kayıp gidiyor, bu sefer sıkı tutalım, ellerimizden alamasınlar” diyor.

Özel bir şirkette çalışan Derya, “Bir kadın olarak hiçbir hakkımızı tam kullanabildiğimizi düşünmüyoruz zaten, birçok hakkımız gasp ediliyor. Düşünüyorum, daha alacak neyimiz kaldı diye; zaten mezarda emeklilik dayatılıyor, insanca yaşamı bizlere hak görmüyorlar. Ben karşıyım arkadaş, bu kadar da olmaz…” diyor.

Evet, ben de kıdem tazminatının bir işçinin hayatında ne kadar önemli olduğunu yaşayarak gören bir kadınım. Birçoğumuz orada burada, irili ufaklı yerlerde çalışıyoruz, emek veriyoruz. Hepimiz geleceğimizin garantisi olsun istiyoruz. Birbirimizin geleceğine sahip çıkmalıyız.