Sağlık emekçileri mutsuz, umutsuz, tükenmiş
Ocak ayında hastanelerde sağlık emekçileriyle yaptığımız görüşmelerde sağlık emekçilerinin çalışma koşullarına dair neler düşündüklerini konuştuk.

Sağlık emekçilerinin iş yoğunluğu arttıkça artıyor. Ocak ayında hastanelerde sağlık emekçileriyle yaptığımız görüşmelerde sağlık emekçilerinin çalışma koşullarına dair neler düşündüklerini konuştuk. Fırat Üniversitesinde çalışan bir hemşire, “Kovid-19 vakalarının yoğun olduğu ve kısıtlamaların yapıldığı dönemde herkes evinde çocuklarıyla ve yakınlarıyla birlikte o süreci atlatırken, biz sağlık çalışanları sürekli mesaideydik. Çocuklarımıza bakacak bakıcı bulamadık. Sonuç ne oldu? Sadece alkışlandık. Aynı Sağlık Bakanı o dönem ne dedi? ‘Sağlık çalışanların hakkı ödenmez’. Gerçekten de ödemedi. Kovid öncesi Elazığ depremini yaşadık. Arkasından 6 Şubat Maraş depremiyle Elâzığ’da da sürekli depremi hissettik. O durumda da yine sağlık çalışanları kendi çocuklarını ve yakınlarını bırakarak deprem bölgesine koştu ve canla başla gönüllü çalıştı. Tüm bunlara rağmen aldığımız ücret yoksulluk sınırın altında kalıyor. Düşünsenize eskiden yılda bir defa da olsa tatile gidebiliyorduk şimdi tatil hayalini bile kuramıyoruz” diye anlatıyor.

PERFORMANS SİSTEMİ İŞ BARIŞINI BOZUYOR

Fırat Üniversitesi Diyaliz Bölümünde çalışan hemşire de hasta artışından ve çalışma koşullarının ne kadar zorlaştığından bahsediyor: “Ben neredeyse 30 yıllık hemşireyim. Diyalizde o kadar çok hasta var ki artık dayanamıyorum, hâlâ icap nöbeti tutuyorum. Artık icap nöbetinden çıkmak istiyorum. Benden daha az çalışma süresi olan ve torpilli hemşire arkadaşları daha rahat yere verdiler. Yöneticilerin liyakate bakmadan atanmaları yüzünden sürekli yönetici mobbingiyle karşı karşıya kalıyoruz. Aslında emekli olmak istiyorum ama artık emeklilik hayal oldu. Emeklilik hakkını aldık ama emekli maaşlarıyla çalışan maaşları arasında yarı yarıya fark koyarak önüne geçtiler”.

Fethi Sekin Şehir Hastanesinde yaptığımız ziyarette ise sağlıkçıların on dakika bile oturacak zamanları yoktu. Şehir hastanesinde çalışan bir hemşire, performanstan dolayı hasta yatışlarının çok olduğunu dile getirdi ve devam etti: “Daha önce servislerde hasta yatışları yapılırken karışık hasta yatışı olmazdı. Performans sistemi, çalışanlar arasında iş barışını bozuluyor. Hemşire ve diğer sağlık personelleri doktora kızıyor sanki bu döner sisteminden doktor sorumluymuş gibi. Çok performans yapan doktor ile az performans yapan doktorlar arasında da çok fazla didişme oluyor. Biz bu performans sisteminin kaldırılmasını, eşit işe eşit ücret verilmesini istiyoruz. Yaptığımız işin karşılığını alamadığımız için hepimiz mutsuzuz”.

İHTİYAÇ ÇOK, ATAMA YOK

Fethi Sekin Şehir Hastanesi acil servislerinde çalışanlar, acile başvurunun çok arttığını ve yoğun çalıştıklarını söylediler. Son iki aydır gribal enfeksiyonlarda çok artış oldu ve sağlık emekçilerinin iş yükü çok arttı. Çalışan sayısının yeterli olmadığını dile getiren sağlık emekçileri, ne yazık ki sağlıkçı atamalarına baktığında da çok şaşırıyor. O kadar çok sağlıkçıya ihtiyaç varken Sağlık Bakanlığı tarafından az sayıda sağlıkçı atanması vahim bir durum olarak ifade ediliyor.

Yaptığımız bu iş yeri ziyaretlerinde sağlık çalışanlarında tükenmişlik, umutsuzluk ve mutsuzluğun had safhada olduğunu görmüş olduk. Artık sağlık emekçileri birilerinin onları görmesini ve seslerini duymasını istiyorlar.

Fotoğraf: Evrensel

İlgili haberler
Ekmek ve Gül dergisi Şubat 2024 sayısı

Biz de yoksulluğa, ölüme, terk edilmenin öfkesiyle; insanca, eşit, şiddetsiz, rant uğruna kendi tabu...

Sağlık emekçisi kadınlar: Kuru ekmek zammı değil,...

Sağlık emekçileri Eyüpsultan Devlet Hastanesi önünde bir araya geldi, insanca yaşanacak bir ücret ta...

Sağlık emekçileri iktidara öfkeli: Daha kaç sağlık...

Sağlık meslek örgütleri ve sendikalar sayısız şiddet vakasına rağmen, etkili bir sağlıkta şiddet yas...