İzmir’de sağlık ve belediye işçisi kadınlar deprem yaralarını sarmak için işçilerin emekçilerin yaptığını yapamayan, depremi bile ranta çeviren tek adam rejimi ve devlete tepkililer. İşyerlerinde büyük bir dayanışma örneği sergileyen işçiler, “Ne ölümler umurunda ne kalanlar, onca oteller, satılık lüks daireler, saraylar varken çocuklarımızın eline poşet verip yurttan çıkardılar” diye tepki gösteriyorlar.

HASTANENİN SAĞLIK İŞÇİLERİ OLARAK SEFERBER OLDUK

Songül-Dokuz Eylül Hastanesi’nde temizlik işçisi: Depremi ilk duyduğumda dünyanın başıma yıkıldığını hissettim. Sonra kendime geldim ve oturup ağlamamızın depremzedelere bir faydası olmadığına karar verdim. Ne yapmamız gerektiğini düşündüm. Biz onların yaralarına nasıl merhem olabiliriz dedim. Bunun için onlara acil olarak sıcak tutacak kıyafet, ayakkabı, battaniye sağlamalıydık. Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi sağlık işçileri olarak seferber olduk. Keşke elimizden daha fazlası gelseydi. Ama sadece biz değil herkes seferber oldu. Halk depreme karşı tek yürek oldu ama devlet yoktu. Dayanışma güzel de, devlet halkı için olsaydı keşke, bunlar olmasın diye tedbir alınırdı.

NE ÖLÜMLER UMURLARINDA NE KALANLAR

Perihan-İzmir Büyükşehir Belediyesi süpürge işçisi: Bunca kaybedilen canların hesabını kim verecek? Ben çalmadım kimsenin hayatını, ben kıymadım kimsenin canına. Fakat çok üzgünüm, canım yanıyor. Bu müteahhitlere izni ben vermedim. Baştakiler verdi. Ne ölümler umurlarında ne kalanlar. Yıllardır eğitimi yok etmeye çalışıyorlardı. Deprem oldu okullar kapandı, pandemi oldu okullar tatil, sel oldu okullar tatil, kar yağdı okullar tatil… Kızım İstanbul’da üniversite öğrenicisi, gece 22.00’de eline çöp torbası verip “Toparlanın hemen boşaltın” deyip yurttan çıkardılar. Onca oteller, saraylar, satılık lüks daireler varken madem OHAL çıkardılar o otellere, evlere el koysalardı. Bir de akşam haberlerde depremzede insanların enkaz altından çıkan para altın vs. sahipleri kendilerini kanıtlayamazsa devlet hazinesine verilecekmiş. Az çaldılar, yediler bir de onlara göz koydular. Sen kimin parasına el koyuyorsun! O paralar depremzedelere harcanmalı.

ÇOCUKLARIMIZIN YAKA PAÇA SOKAĞA ATILMASINA KARŞIYIM

Saadet-İzmir Büyükşehir Belediyesi süpürge işçisi: Halk olarak kenetlendik elimizden gelen tüm gayretimizle yaralara merhem olmaya çalıştık. Fakat devletin aldığı bir kararla üniversitede okuyan çocuklarımızın eğitimini uzaktan eğitime çevirip ve yurtta kalan öğrencilerimizi yaka paça sokağa atmasına şiddetle karşı çıkıyorum. Dünya kadar lojman ve otel var, bunları tesis etmek varken eğitim gören ve zar zor yurt bulup düzenini kuran çocuklarımızın geleceğiyle oynanmasını sindiremiyoruz.

Elif-İzmir Büyükşehir Belediyesi süpürge işçisi: Devletin üniversite öğrencilerini sokağa atmaktan başka alternatifi de olmalıydı, neden ilk önce eğitim engelleniyor? O çocukların da geleceklerini çalmamalıyız.

Fotoğraf: Unsplash