Evde de işte de ısınmak işçiye lüks!
12 saat mesaide molaları sobanın başında ısınmaya çalışarak geçiren, buz gibi suda elini yıkadıktan sonra ısınmak mümkün olmadığı için tuvalete bile gidemeyen metal işçisi bir kadın anlatıyor.

Merhaba, ben Esenyurt’ta bir metal fabrikasında çalışan kadın işçiyim. Uzun yıllardır aynı fabrikada çalışıyorum. Çalıştığım fabrikaya dair bahsedebileceğim insanca bir çalışma koşulu yok. Sürekli akşam 8 mesaisine zorunlu kalıyoruz ve günde sadece 15 dakikalık 3 çay molası ve 30 dakikalık yemek molamız var. Fabrika mesai yemeğimizi karşılamadan bizleri zorunlu mesaiye bırakıyor.

Havanın soğumasıyla çalışma koşullarımız katlanarak kötüleşti. Fabrikanın ısıtma sistemi olmamasından kaynaklı sadece soba yardımıyla molalarda ısınmaya çalışıyoruz. Çalışırken kalın ve kat kat elbiseler giyinerek çalışmak zorundayız çünkü diğer türlü ısınamıyoruz. Hatta 12 saat çalıştığımız ve akşam belli bir saatten sonra aç da kaldığımız için daha çok üşüyoruz. Çalışırken ellerimizi ısıtmak çok zor olduğu için tuvalet kullanmaktan ve elimizi yıkamaktan vazgeçiyoruz; o yüzden çok sık su içmiyoruz.

Yıllardır mesaili ve uzun saatlerde çalışıp şirket sahibinin kazancını artırmamıza rağmen çalışma koşullarını iyileştirmek adına bir adım dahi atılmıyor. Isınma sorunum sadece çalıştığım fabrikayla sınırlı değil. Kendi evimde de ısınamıyorum. Akşam eve geldiğimde doğal gazı açıyorum, sabah evden çıkarken kapatıyorum. Ev ısınana kadar uyumuş oluyorum ve yine kalın giysilerle uyuyorum. Çok fazla fatura gelmesin diye zaten çok kısıkta açmak zorundayım.

Birlikte çalıştığım kadın işçiler fabrikanın ısınma sorunundan kaynaklı sürekli hastalanıyorlar (karın ağrısı, grip, soğuk algınlığı, herkeste olan öksürme ve ağız burunlarda çıkan yaralar). Benimle birlikte diğer kadın işçiler de sağlığımızı kötü etkileyen koşullara karşı tepkililer. Hiçbirimiz mesaiye kalmak istemiyoruz ama sürekli zorunlu tutuluyoruz. Bu tepkinin birleşmemesinin nedeni patronun ölümü gösterip sıtmaya razı etmesi. İşçiler içerisinde halen korku hakim.

Hem daha iyi koşullara hem sıcak bir çalışma ortamına hem de ekonomik zorluklara karşı birlikte olmaktan, beraber mücadele etmekten başka şansımız yok. Ancak birbirimize güvenerek, inanarak tüm bu kötü koşulları başımızdan atabiliriz. Birlikte mücadeleden geri durduğumuz her gün daha kötü koşullarda çalışmaya mahkum bırakılacağız.

Fotoğraf: Esenyurt'tan metal işçisi bir kadın

İlgili haberler
Tarihin her sahnesinde: Had bilmez cadılar

Hastanelerden, evlere, iş yerlerimizden, sokağa yaşadığımız, şiddete, eşitsizliğe karşı başka bir yo...

Genişleyen öfkeyi dayanak almak, örgütlenmesine da...

Boşuna değil son günlerin tüm direnişlerinde iki sloganın öne çıkması… 'Birleşe birleşe kazanacağız'...

Asgari ücretle 3 boğazı besliyorsam memleketi de y...

Belediye işçisi kadınlarla artan zamlar, derinleşen yoksulluk karşısında çıkış yolunu konuştuk: ‘Biz...