Bize işçileri durduran değil, güçlendiren sendika lazım!
Sağlık emekçisi kadınlar sendikalarına öfkeli: Ekonomik talepleri dile getiriyoruz cevap yok, özlük haklarını dile getiriyoruz cevap yok.

İki yıllık pandemi sürecinde iş yükleri bir hayli artan sağlık işçileri kimi zaman hasta halde çalışmaya çağırıldı, kimi zaman ise çok kişinin yaptığı işi tek başlarına yapmak zorunda bırakıldı. Buna rağmen ikinci sınıf eleman sayılarak pandemi destek ödeneğinden de mahrum bırakıldılar. İşçi sendikaları çözüm için adım atmazken, sağlık işçileri artan ekonomik kriz altında ezilmeye terk edildi. Geçtiğimiz yıl ortasında sağlık işçileri adına imzalanan toplu iş sözleşmesi öncesinde de süreçten uzakta tutulan, sendika yetkilileri tarafından hiçbir talepleri dinlenmeyen kadın sağlık işçileri ile konuştuk.

‘SENDİKAYI SADECE TİS DÖNEMİNDE GÖRÜYORUZ!’

Bir kamu hastanesinde sürekli işçi kadrosunda görev yapan bir kadın işçi sendikanın işyerlerindeki taleplere kulak tıkadığını şöyle anlatıyor: “Ben uzun zamandır bu hastanede çalışıyorum. Bizim çalışma saatlerimiz kadın olmamızdan kaynaklı gündüz çalışabileceğimiz saatlere göre ayarlanıyordu. Ancak TİS’ten sonra Sağlık Bakanlığı tarafından bir genelge yayınlandı ve tüm kurumlarda üçlü vardiyaya geçileceği söylendi. Böyle olunca tüm vardiyalar yeniden düzenlendi ve kadın arkadaşlarımız da gece mesaisine kalmaya zorlandı. Çoluğu çocuğu olan arkadaşlarımız, işe ulaşımını sağlayamayacak olanlarımız vardı. Çok zorluklar yaşadık, sendika yetkililerine bildirdik ancak hiçbir geri dönüş alamadık bu süreçte.” Sendikaya kızgınlığı sadece bu sorunla ilgili değil; “Sendikayı biz sadece TİS dönemlerinde görüyoruz. O da sadece bir kez toplantı yaptıkları zaman. Benden her ay bir günlük yevmiyemi alan sendikacılar ben iş yerinde bir sıkıntı yaşadığımda yanımda olmuyor. Benim tek derdim TİS’te kazanılan para değil ki iş yerinde yaşanan baskılar, görev tanımı dışında yaptırılmak istenen işler, bunlara karşı da beni savunmalı sendika.”

‘TALEPLERİMİZE CEVAP YOK’

“Nasıl bir sendika?” sorusunu yönelttiğimiz bir başka kadın işçi ise şöyle cevaplıyor: “Ben Sağlık Bakanlığı’nda çalışıyorum. Bizim iş yerimizde bir temsilci arkadaşımız var. Bizim gibi sürekli işçi, hem maddi hem de manevi olarak aynı sorunları yaşıyoruz onunla. Ama temsilci olan kişi bizim değil de sanki sendikanın temsilcisi gibi davranıyor. Bu temsilciyi biz seçmedik, bize hiçbir konuda danışılmadığı gibi bu konuda da seçim hakkı tanınmadı. ‘Bu kişi sizin temsilciniz’ dediler ve gittiler. Sendikanın haberlerini bize taşıyor ama bizim taleplerimizi sendikaya iletmiyor. Ekonomik talepleri dile getiriyoruz cevap yok, özlük haklarını dile getiriyoruz cevap yok. Madem işverenin verdiğinden daha fazlası için mücadele etmeyecektiniz neden işçinin hakkını savunuyoruz diyerek bizden her ay aidat alıyorsunuz?”

‘SENDİKACILAR LAF EBELİĞİ PEŞİNDE’

Aynı kurumda çalışan başka bir kadın işçi de sendikanın işçilerin sorunlarının derdine düşmediğini, işçileri durdurmanın aracı haline geldiğini şöyle anlatıyor: “Geçtiğimiz günlerde sendika yöneticileri toplantıya geldi. Onlara sorularımızı sorduk ancak doğru düzgün cevap bile alamadık. Taleplerimiz karşısında sürekli laf ebeliği yaptılar. Özlük hakları deyince ‘Siz KHK’lısınız yasa değişikliği gerek’ diyorlar, pandemide ek ödeme deyince ‘Devlet vermiyor ne yapalım’, aidatlarda indirim yapın, brüt bir yevmiye aidat çok deyince ‘Sizin için Kızılay’a bağış yaptık şimdi de bir otel alacağız’ diyorlar. Ben istediğim zaman gidebilecek miyim o otele ücretsiz şekilde, bunun cevabı yok. Ya da bana sordunuz mu otel planı yaparken? Ben eve ekmek götürme derdine düşmüşken maaşımda iyileştirme isterken bunun için mücadele etmeyip bana hayali tatil pazarlaması yapıyorlar. Sendika dediğin işçinin yanına olmalı. İşçinin ekonomik refahını düşünmeli, gerekirse eylem yapmalı hakkımızı savunmak için. Ama biz haklarımız için mücadeleye hazır beklerken sendikalar bizi durdurma peşinde.”

Fotoğraf: DHA

İlgili haberler
Sağlık işçileri anlatıyor: ‘Çalışırken varız ama i...

TİS sürecinde olan sağlık işçileri sendikalarından dertli. Ek ödemelerdeki adaletsizlik ve eksik ele...

Sağlık işçisi kadınlar: Baskı ve tacizden yıldık a...

Neriman ve Ayla, eylemden iki sağlık işçisi... Çalıştıkları üniversite hastanesinde düşük ücret daya...

Sağlık işçisi kadınlar: ‘İş yerinde daha fazla den...

8 Mart'ta doğru kadın işçi ve emekçilerle yaptığımız buluşmalardan biri de Ankara'da farklı hastane...