Romanya: Sendikayla iletişime geçmek aldığımız en iyi karar oldu
Pandemi sırasında, Romanya’da çok uluslu Tech Mahindra şirketinde bilişim işçileri örgütlenip SITT sendikasına üye oldular.

Romanya’da çok uluslu Tech Mahindra şirketinde bilişim işçileri pandeminin de artırmış olduğu yükün altından örgütlenip sendikalarını kurarak çıktılar. Bu kararı almalarının nedeni, şirket ile işyeri sorunları konusunda yapıcı bir diyaloğa ulaşmadaki zorluktu. Tech Mahindra'daki çalışanlar evden çalışıyor olsalar bile, SITT'e (Timișoara Bilişim İşçileri Sendikası) katılmaya ve işyerlerinde toplu sözleşmeyi müzakere etmeye karar verdiler. Üyelik oranları çok hızlı büyüdü ve toplam işgücünün şaşırtıcı bir şekilde yüzde 80’ine ulaştı. SITT ve Tech Mahindra arasındaki görüşmelerin sonunda, yeni bir ikramiye, fazla mesai ve çağrı üzerine çalışma için ek zamlar, 8 Mart'ta kadınlar için kuponlar, çocuklu aileler için çocuk kuponları ve daha fazlasını içeren karşılıklı haklar konusunda bir anlaşmaya varıldı gün. O işçilerin liderlerinden Cristina Zaberca ile yaptığımız röportajda detayları okuyabilirsiniz.

Pandemi sürecinde şirketinizde örgütlenip sendikanızı kurdunuz. Sorunlarınız nelerdi? 

Şirket, Romanya’da bir şube açtığında, şubede yerel işgücü piyasasında yönetim tecrübesi olan insanlar eksikti. Bu birçok zorluğu beraberinde getirdi. Özellikle, hepimizin Romanya'ya özgü sorunları çözebilmek için küresel İK yapılarını yoğun bir şekilde desteklemek zorunda kaldığımız İK konularında bu etki daha yüksekti. Bu, birkaç sorunu içeriyordu, ancak temel olarak aylık maaş hesaplamalarımız, yıllık izin durumları ve diğer belirli konularla ilgili sorunlar öne çıkıyordu. Çoğu durumda, bu görevleri kendimiz yapmak zorunda kalıyorduk. Ayrıca, fazladan çalışma veya çağrı üzerine çalışma için ödenen primlerin çoğu, diğer şirketlerle karşılaştırıldığında düşüktü.

Örgütlenmeye nasıl karar verdiniz?

Şirket bazı sözler veriyordu ama bunları tutmuyordu. Patrondan gelen fikirlere açıktık ama hiçbiri gerçekleşmedi. İşçiler olarak aramızda konuşmaya başladık. Biz işçiler, yasal anlamda tek bir ses olarak duyulmak istedik. Asyalı çok uluslu bir şirketle çalışırken, yerel yasalarla derdimizi anlatmak güçtü. Telekomünikasyon sektöründe çalıştığımız için, bu sektörde uzman birilerinden işverene nasıl yaklaşacağımıza, yasal meselelere ve nasıl toplu iş sözleşmesi imzalayabileceğimize dair yardıma ihtiyacımız vardı. Sendikayla iletişime geçmek aldığımız en iyi karar oldu.

Sendika ile nasıl iletişim kurdunuz? 

Bazı işçi arkadaşlarımız, SITT sendikasının örgütlü olduğu başka çok uluslu şirketlerde çalışmış daha önce. SITT’yi diğer çok uluslu şirketlerdeki örgütlenmelerinden duymuştuk, mükemmel bir ünü var. Biz de onlarla doğrudan internet siteleri üzerinden iletişime geçtik. İlk birkaç ay gizli bir şekilde, yeraltında, çalışma yürüttük. Artık patronun haberinin olmasını istediğimiz zaman sendikayı duyurduk. Toplamda 1,5 yıllık bir süreç sonunda, şu an şirketin yüzde 80’i sendika üyesi. 


Örgütlenme sürecinizi biraz detaylıca anlatabilir misin?

Şirket sendika kurmak için yeterli sayıda işçi alınca, sendikayla iletişime geçip geçmemek için tüm işçi arkadaşlarla iç görüşmeler yaptık. Sonrasında, SITT’ye başvurup bizi temsil edip etmeyeceklerini sorduk.

SITT ile ilk işimiz şirketteki öncüleri ve aktivistleri belirlemek oldu. Komitemiz tamamlanınca, diğer iş arkadaşlarımızla farklı platformdan (Facebook, Messenger, WhatsApp) teker teker ya da küçük gruplar halinde iletişime geçtik. Bunları online yapmak ve güven oluşturmak biraz zordu, ama COVID kapanması yüzünden tek yolumuz buydu. Hafta hafta ilerleyerek, giderek daha fazla üye kazandık.

İlk hedefimiz tüm işçilerin yüzde 50’siydi. Bu hedefe ulaşınca, her şey hızlandı. İnsanlar birbirleriyle konuşmaya başladı. Birçok toplantı da düzenledik. Yüzde 50’nin üzerine çıktık. Bir süre sonra, ikinci hedefimize ulaştık, işçilerin yüzde 70’i. Bu noktada artık üyelerimiz sorular soruyor, kendi fikirlerini de sunuyorlardı. Toplu bir iletişime dönüştü. Bu da bizim ana hedefimizdi. Güven kurup herkesi işin içine dahil etmek ve “Ben ne yapabilirim?” sorusunu sordurabilmek, onları da aktivistleştirebilmek.

Bu örgütlülüğün size ne katkısı oldu?

Artık şimdi bir toplu iş sözleşmemiz var. Sendikamızın yaptığı pazarlıkta beklentimizin de üstünde şeyler var: Önemli bir tatil bonusu, fazla mesai ve çağrı üzerine yapılan iş için artırılmış primler, ekstra izin günü, çeşitli ekstra haklar ve hatta kıdem tazminatı paketi. Toplam bütçe etkisi yüzde 8’i aşıyor. Ayrıca, Tech Mahindra, bu yılın başında durumun tıkanıklığını kaldırmak ve daha kısa sürede daha iyi sonuçlara ulaşmak için dışarıdan İK getirmeye karar verdi.

Ekmek ve Gül okurlarına iletmek istediğin 1 Mayıs mesajın var mı? 
İşçilere mesajım şöyle olurdu: Sevdiğiniz işi bulursanız, hayatınızda bir gün bile çalışmamış olursunuz. Galileo Galilei’nin dediği gibi “Tutku, dâhinin doğuşudur.” İşinize tutkuyu katmak sizi mükemmelliğe götürür, şaheser yaratabilirsiniz. Annem bana hep böyle söylerdi, ben de bu yolda ilerlemeye çalışıyorum.

Fotoğraflar: SITT sendikası

'Sınırların ötesinde kadın işçiler nasıl örgütleniyor?' dosyasının tamamına ulaşmak için TIKLAYIN


İlgili haberler
Amerika: Hemşireler sendikalarını kazandı, sırada...

Amerika Seattle’daki Kalispell Bölge Hastanesi’ndeki çoğunluğu kadın olan 650 hemşire hep birlikte v...

Rusya: Ağaç endüstrisi işçileri sendikal örgütlenm...

Syktyvkar Ağaç Endüstrisi Kompleksinde işyeri temsilcileri Irina Podyukova, Lilya Kharatova ve Marin...

Slovenya: 17 yıl sonra ilk defa dükkanlar Pazar gü...

Slovenya'da market, mağaza işçileri baskılara rağmen, yılmadan sürdürdükleri kampanya ile 17 yıl son...