GÜNÜN VİDEOSU: Krize, eşitsizliğe, şiddete karşı: Gücümüz birliğimiz!
8 Mart tarihini nereden alıyor, hangi taleplerle 8 Mart’a gidiyoruz? Bu 8 Mart videomuzla kısaca anlatalım istedik...

Haklarımızı kazana kazana bugünlere nasıl geldiğimizi, geleceği değiştirebileceğimizi hatırladığımız gün...

150 yılı aşkın bir süredir her 8 Mart’ta kadınlar, dünyanın her yerinde, her türlü sömürüye karşı, eşit ve özgür bir yaşam taleplerini haykırıyor.

Peki, 8 Mart dünyanın her yerinde kadınları sokağa döken bir mücadele gününe nasıl dönüştü?

19. yüzyılda kadınların çalışma ve yaşama koşulları içler acısıydı. Fabrikalarda günde 15-16 saat en kötü koşullarda çalıştırılıyorlardı, aldıkları ücretse karın doyurmaya bile yetmiyordu.

Daha kısa çalışma süreleri, daha iyi bir ücret talepleriyle ve çocuk işçiliğine karşı mücadeleye başladılar. Binler, onbinler halinde greve çıkan, direnişler yapan kadın işçilerin tek isteği insanca koşullarda çalışmak ve insanca yaşamaktı.

Amerika’nın New York kentinte kurulu Cotton Tekstil Fabrikası’nda da binlerce kadın işçi greve çıkmıştı. Patron diğer işçilerin dayanışmasını önlemek için fabrikanın kapılarına kilit vurdu. Olaylar sırasında fabrikada çıkan şüpheli bir yangında kadın işçilerden 129’u yanarak hayatını kaybetti. Takvimler 8 Mart 1857’yi gösteriyordu...

1908’de yine mart ayında ve yine dokuma işçisi kadınlar, taleplerine kadınlara oy hakkının tanınmasını da ekleyerek greve çıktı.

Üç kuruş ücrete çalıştırıldıkları yetmiyormuş gibi bir de çalışma saatlerinde kapılar üzerlerine kilitleniyordu... Çıkışta bir şey çalıp çalmadıkları kontrol edilerek aşağılanıyorlardı...

1909’da ise yine Amerika’da bu kez Manhattan’da 20 bin gömlek işçisi kadın grevdeydi. Greve polis saldırdı; yüzlerce kadın yaralanırken yüzlercesi tutuklandı.
Bir yıl sonra, 1910 yılında, Kopenhag’ta toplanan Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda, 8 Mart, Amerikalı dokuma işçisi kadınların anısına uluslararası mücadele günü ilan edildi.
Kadınlar, o tarihten beri her yıl 8 Mart’ta, tüm dünyada yaptıkları eylemler, mitingler, grevlerle taleplerini haykırıyor, haklarına sahip çıkıyor.

8 Mart’ı önemli kılan bir diğer olay 1917 yılında Rusya’da yaşandı. Petrogradlı 50 bin tekstil işçisi kadının grevi kent sokaklarında muazzam bir isyana dönüştü. İnsanca yaşayacakları bir dünya isteyen kadınlar, eylemleriyle Ekim Devrimi’nin koşullarını hazırlayan kıvılcımı ateşlediler.

Bugün de insanlıktan çıkaran koşullarda çalışmaya ve yaşamaya zorlanıyoruz. “Kriz var” bahanesiyle işsizlikle, açlıkla, sefaletle tehdit ediliyoruz her fırsatta.

Her geçen ayın sonunu getirmekte biraz daha zorlanıyoruz.

Kirayı, faturaları ödemek, eksikleri, borçları kapatmak için her gün daha çok koşturuyoruz...

Yarının nasıl olacağını bilememek... Çocuklarımızın sağlığı, eğitimi ve geleceğinden endişe etmek ortak dertlerimiz...

Uğradığımız şiddet, yaşadığımız eşitsizlik, gasp edilen haklarımız çoğalıyor.

İnsana yaraşır bir şekilde yaşayabilmenin, çalışabilmenin özlemini duyuyoruz hep birlikte.

Her emekçi kadın gibi “Bahar gelsin artık” diyoruz...

İşte o bahara, hep beraber ulaşabiliriz.

Onun için, itildiğimiz yalnızlıktan kurtulmaya başlayarak atalım ilk adımlarımızı.

Çünkü paylaştıkça çoğalacağız, çoğaldıkça güçleneceğiz, güçlendikçe değiştireceğiz...

Bizim olmayan bu krizin yükünü sırtımızdan atmak mümkün!

Bize reva görülen yoksulluğu, şiddeti ve eşitsizliği sonlandırmamız mümkün!

Yeter ki yaşamımızı cendere altına almak isteyenlere karşı yan yana yürüyelim; el ele verip sesimizi yükseltelim...

Bizi düşman eden yalanlara değil, birleştiren gerçeğimize ses verelim...

Kriz kader değil, eşitsizlik fıtrat değil, şiddet reva değil

Krize, eşitsizliğe, şiddete karşı: Gücümüz birliğimiz!

İlgili haberler
8 MART’A KADAR HER YERDE KADIN İŞÇİ BULUŞMALARI: G...

Onlar çözülemeyen sorunları ailenin sırtına, yani ‘ailenin lokomotifi’ diye adlandırdıkları kadınlar...

8 Mart’a giderken işçi kadın buluşmaları

Emek Partisi 8 Mart’a giderken işçi ve emekçi kadınlarla buluşmalar gerçekleştiriyor. Buluşmalardan...

İsviçre ve Fransa’da yaşayan göçmen kadınlar, 8 Ma...

Albatros Kültür ve Dayanışma Derneği ile bir araya gelen İsviçre ve Fransa’da yaşayan göçmen kadınla...