GÜNÜN DİZİSİ:Big little lies
Farklı kadınların dingin bir sahil kentinde kesişen yollarının hikayesini anlatan bu dizi çok ama çok izlenilesi.

Big Little Lies, HBO kanalında ilk sezonu 2017; 2. sezonu ise 2019 yılında yayınlanan, yönetmenliğini ilk sezonda Jean-Marc Vallee'nin, ikinci sezonda Andrea Arnold’un yaptığı, toplam 14 bölümden oluşan mini bir dizi. Korona günlerinde çoğunluğumuzun uğraşları arasında ön sıralara yerleşen “dizi keyfi” münasebeti ile bu diziye yeniden bir hatırlatma yapmak istedik. Farklı kadınların dingin bir sahil kentinde kesişen yollarının hikayesini anlatan bu dizi çok ama çok izlenilesi. Çünkü kadınlık halleri, kadın dayanışması, şiddet, zorbalık vb pek çok konuda düşünmeye sevk eden bir yapım bu. 

Avustralyalı yazar Liane Moriarty’nin aynı adlı romanından televizyona uyarlanan Big Little Lies, hem izleyici hem de eleştirmenlerden övgüler alarak birçok ödüle layık görüldü. 14 adaylık kazandığı 69. Emmy Ödülleri’nden 8 ödülle dönen Big Little Lies, aynı zamanda 4 Altın Küre kazandı. Ayrıca, farklı ödül törenlerinde toplamda 9 ödülün daha sahibi oldu.

Nicole Kidman (Celeste), Reese Witherspoon (Madeline), Zoe Kravitz (Boniie), Laura Dern (Reneta) ve Shailene Woodley'in (Jane) baş kadın rollerinde olduğu dizide, Alexander Skarsgård ve Adam Scott da diğer önemli karakterleri canlandırıyorlar. İkinci sezonda ekibe Celeste’in eşi Perry’nin annesi Mary Louise rolünde Meryl Streep ekleniyor. Dizinin başarısında bu oyuncu kadrosunun etkisi büyük. Her biri canlandırdığı karakterin hakkını veriyorlar. Dizi ayrıca ana karakterlerin kadın oluşu, erkeklerin daha geri planda roller alışı ile de dikkat çekiyor.

Kaliforniya’da küçük bir sahil kenti olan Monterey’de geçen hikaye, kentin en zengin kadınlarından Renata’nın kızı Amabella’nın okulun tanıtım gününde boğazında küçük bir morlukla dışarı çıkması ile başlıyor. Amabella, kasabaya yeni taşınan genç ve bekar bir anne olan Jane Champan’ın oğlu Ziggy’nin kendisini yaraladığını söylüyor. Ancak Ziggy bu suçlamayı kabul etmiyor. Ziggy’nin yine de Amabella’dan özür dilemesi gerektiğinde ısrar eden Reneta’ya, oğluna inanan Jane karşı çıkıyor ve küçük Ziggy’nin yapmadığı bir şey için özür dilemesine izin vermiyor. Bu olayla beraber ana karakterlerimizin arasında kutuplaşmalar başlıyor.

Dizi, özellikle şiddet gören kadının travmalarını çok yalın ve gerçek bir halde anlatabilmiş. Çoğu zaman şiddete uğrayana içimizden de olsa yönelttiğimiz “iyi de neden katlandın, neden bırakmadın, neden durdurmadın” gibi soruların cevabını da vermiş. Dışında olana hayret verici gelen ama sıklıkla gerçekliğe dönüşen; şiddetin insan dimağını nasıl paramparça edebileceğini, insanı nasıl çaresizleştirip güvensizleştirebileceğini ve en çok da nasıl kendini suçlamaya itebileceğini anlatmış.

Tüm ana karakterlerin aynı yaşta çocukların annesi olduğu dizide, çocuklar ile anneler arasındaki ilişkiler de sıklıkla irdelenmiş. Bir travma geçmişi olan ve bekar bir annelik yaşayan Jane, oğlu ile en yapıcı ilişkiyi yaşayan anne konumunda. Ona koşulsuz sevgisini en iyi şekilde hissettirebilen ve onun iyi bir insan olması için gerekli meziyetleri kazanmasında ona oldukça ön açıcı yaklaşımlarda bulunan bir anne kendisi. Diziyi seyrettiğinizde bunun Jane açısından ne kadar zor olduğunu da göreceksiniz. (Spoiler vermemek için açamıyorum)

Dizinin en önemli vurgusu ise kadın dayanışması. Dizi, tüm korkunç gerçekler karşısında birbirine yaslanan kadınları, aralarındaki o inceden sezişi, anlayışı ve nasıl birbirlerinin elinden, yüreğinden tutup kaldırdıklarını anlatmış.

Dizinin en takdir edilesi yönlerinden biri de jeneriği. Ana karakterlerin araba kullanırken -belki de hayatın içinden geçip giderken- muhteşem bir manzara önünde resmedildikleri jeneriğe Micheal Kiwanuka’nın Cold Little Heart’ı eşlik ediyor. Jenerikte önünüzden arabaları ile bir bir geçen kadınlar, güçleri, direngenlikleri, cesaretleri ve dik duruşları ile sizi kendilerine hayran bırakıyorlar. Hem görüntüler hem müzik öyle etkileyici ki, sizi temin ederim, asla jeneriği atla tuşuna basamayacaksınız.

Uzun lafın kısası, kadın dayanışması hikayelerinden hoşlanıyorsanız ve halen izlemediyseniz mutlaka izleyin.

İlgili haberler
GÜNÜN DİZİSİ: Anne with an e

Anne’in maceraları; kimlik, cinsiyet ayrımcılığı, zorbalık ve önyargı gibi her dönem geçerli ve günd...

GÜNÜN DİZİSİ: Kalifat

Evlerinden kaçıp IŞİD’e katılmak isteyen genç kızların ve kocası ile IŞİD'e katılmak üzere Rakka'ya...

GÜNÜN DİZİSİ: Unorthodox

Unorthodox, kendisine dayatılan rollere ve geleneklere uymayan ilham alınası bir kadının hikayesi…