Mücadelemiz toplumsal değişimi amaçlamalı
'Cezasızlık politikasına karşı yürüteceğimiz bu mücadele sadece hukuk alanında değil, toplumsal bir değişimi ve dönüşümü amaçlayan çok yönlü bir süreç olmalı.'

Pınar Gültekin davasında olduğu gibi, ülkede artık birçok suç cezasız kalıyor. Biz kadınlar için yaşamak, her gün yeni bir mücadeleye dönüşmüş durumda. Her an tacize, tecavüze uğrayabilir, ardından en acımasız şekilde katledilebiliriz. Üstelik bunu yapan fail(ler) hiçbir ceza almadan elini kolunu sallayarak dışarıda dolaşabiliyor. Şiddete ve işkenceye maruz kalmak başlı başına büyük bir sorunken faillerin cezasız kalması, bu durumun bir diğer karanlık ve acımasız boyutunu oluşturuyor.

Pınar Gültekin’in katili Cemal Metin Avcı’ya verilen müebbet hapis cezasının kaldırılması kararını kadınların güvenliği ve adalet beklentisi açısından ciddi bir geri adım olarak görüyorum. Bu gibi cezasızlık politikaları, toplumda adalete olan güveni zedeleyen ve suçlulara cesaret veren tehlikeli bir durum yaratıyor. Pınar Gültekin davası gibi pek çok davada, failler belli olmasına rağmen ceza indirimi almaları veya serbest bırakılmaları, kadınların güvenliğini doğrudan tehdit ediyor.

YAŞAMAK İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ

Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri yalnızca bireysel olaylar değil, aynı zamanda toplumsal ve politik bir sorundur ve bu şekilde ele alınmalıdır. Devletin önceliği, vatandaşlarının güvenliğini sağlamak ve adalet mekanizmasını işletmektir fakat cezasızlık politikaları ve failleri koruyan, caydırıcılıktan uzak cezalar, bu suçların daha da artmasına neden oluyor. İktidarın cezasızlık politikasını sürdürmesi ve adaletin sağlanmaması, insanların hukuka olan inancını zayıflatıyor ve "Suç işleyenin yanına kar kalır" anlayışını besliyor. Bu yüzden, cezasızlık politikasına son verilmeli, etkili bir hukuk politikası izlenmeli ve failler hak ettikleri cezayı almalıdır. Aksi takdirde, kadınlar için yaşamak bir mücadele olmaya devam edecek.

Tüm bunlara karşı her zaman olduğu gibi bu mücadeleye devam etmeliyiz. Mücadelemiz kapsamlı, sistematik olmalı ve birçok alandan sürdürmeliyiz. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması bu cezasızlığı meşrulaştıran adımlardan biri. Bu sözleşmeye geri dönülmesi için baskı oluşturulmalı. Halihazırda bulunan yasalar bile olması gerektiği gibi uygulanmıyor. 6284 bunlardan biri ve bu kanunun eksiksiz uygulanması için taleplerde bulunmaya devam etmeliyiz. Bunların yanında toplumsal bilinç de bir o kadar önemli. Toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi verilmeli okullarda. Kadınlar öldürüldükten sonra onların failler ile ilgili öncesinde birçok defa suç duyurusunda bulunduğu ama dikkate alınmadığı vakaları görüyoruz. Bu sebeple güvenlik birimleri kadın hakları konusunda özel bir eğitim almalı. Görünürlüğü artırmaya devam etmeliyiz. Cinayetlere karşı toplumun duyarlılığını artırmak için medya ve sivil toplum örgütleri aktif rol almalı ve buna devam etmeli. Bu tür davalar unutulmamalı ve sürekli gündemde tutulmalı. Cezasızlık politikasına karşı yürüteceğimiz bu mücadele sadece hukuk alanında olmamalı. Mücadele, toplumsal bir değişimi ve dönüşümü amaçlayan çok yönlü bir süreç olmalı.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
Üniversiteli kadınlar Yargıtay'ın Pınar Gültekin k...

Üniversiteli kadınlar, Pınar Gültekin'i katleden Cemal Metin Avcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet...

Kadın avukatlar Yargıtay'ın Pınar Gültekin kararın...

Demokrasi için Hukukçular'ın çağrısı ile kadın avukatlar "Yargıtay'ın Pınar Gültekin kararı kadınlar...

Pınar Gültekin'i katleden Cemal Metin Avcı'nın cez...

Yargıtay, üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i yakarak katleden Cemal Metin Avcı’ya verilen ağırlaş...