Kadın cinayetleri ülkenin içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve siyasi iklimin etkisiyle toplumsal bir travmaya evriliyor. Kadına, çocuğa, hayvana yönelik şiddet sarmalı evden sokağa, tüm toplumsal alanlara sirayet ediyor. Bütün bu şiddet sarmalında örgütlü bir kadın mücadelesi ve dayanışması ise elzem olan.

2024 yılının ilk 6 ayında Elazığ’da 5 kadın eşleri, sevgilileri tarafından katledildi. Bu süreçte Elazığ Kadın Platformu olarak cinayetlerin sesi ve takipçisi olmaya çalıştık. Bu takipler bize kadın mücadelesinin ve dayanışmasının ne kadar kıymetli olduğunu gösterdi.

Elazığ’da yerel basında çalışan muhabir Semra Demirelli, ayrılmak istediği erkek arkadaşı tarafından ensesinden aldığı kurşunla ağır yaralandı ve günlerdir yaşam mücadelesi veriyor. Özel bir hastanede çalışan Burcu Demir ise evli olduğu erkek tarafından katledildi. Olayın başından itibaren sürecin takipçisi olduk. 20 Kasım’da Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesinde duruşması gerçekleştirildi. Davaya giderken kadınlar, Burcu’nun ailesi ve avukatlar çıkacak olan sonuçtan endişeliydi. Nitekim bu endişelerimiz yersiz değildi çünkü daha önceki kadın cinayeti davalarında katilin ihya edildiği yargı süreçlerine şahit olduk. Burcu’nun son duruşmasında ise katil Murat Coşansel’e eşi tasarlayarak ve kasten öldürmek suçundan müebbet hapis cezası verildi. Herhangi bir haksız tahrik indirimi uygulanmadı. Bu davada kadın cinayetine karşı verilebilecek en ağır ceza verildi. Böylece bundan sonraki davalarda kamuoyunda örnek teşkil edebilecek bir karar verilmiş oldu. Bu karar bize kadın mücadelesinin ve dayanışmasının ne kadar kıymetli olduğunu gösterdi.

İkiyüzlü bir ahlakla mezarlarında dahi yargılanmaya devam eden kadınların, taşralarda faili meçhul yapılmaya çalışılan çocukların sesi olmak zorundayız. Nitekim seyircisi olduğumuz her şiddet olayının ya da cinayetin, başka bir zaman diliminde eşimiz, sevgilimiz, babamız, oğlumuz olarak karşımıza çıkmayacağının hiçbir garantisi yok.

Kadınlar olarak dayanışmaya, kız kardeşlik köprüsünü güçlendirmeye her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Üzgün olduğumuz kadar öfkeliyiz! Bir kişi daha eksilmemek için sokakta, işte, evde, bulunduğumuz her alanda eril zihniyete karşı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.

Fotoğraf: Evrensel