
8 Mart 2025’te Giorgia Meloni’nin başını çektiği hükümet, kadın cinayetlerinde cezaların artırılmasını öngören bir yasa tasarısının duyurusunu yapmıştı. 23 Temmuz günü Senato’da oylanarak yasalaşma yolunda ilerleyen tasarı, Türkiye’de de dünya medyasında da kadın cinayetlerine karşı alınan en sert önlemlerden biri olarak lanse edildi ve övgüyle anıldı. Yasa tasarısının özgünlüğü ise şu: Kadın cinayetlerinin ceza kanununda ayrı bir suç olarak tanımlanması ve bu suçu işleyenlerin -iddia edilene göre- koşulsuz şartsız ömür boyu hapis cezasına çarptırılması. İlk bakışta kadın cinayetlerinin engellenmesi ve caydırıcılığın artırılması açısından olumlu bir adım gibi görülebilir. Ancak özellikle İtalya’daki kadın hareketinden gelen, şiddete neden olan eşitsizliği ortadan kaldırmayı hedefleyen düzenlemeler olmadan cezaların artırılmasının popülist bir tutum olduğu gibi eleştiriler de önemini koruyor. Çünkü İtalya’nın Erkek Kardeşleri Partisi’nin lideri Meloni, eşitliği sağlamaya yönelik söylem ve politikalardan ziyade “Tanrı, aile, anavatan” sloganına sıkı sıkıya tutunuyor.
Yasa ne tartışıyor?
Senato’dan geçen yasa kadın cinayetini (femicide), cinayet suçunun ağırlaştırılmasına neden olan bir nitelik olmaktan çıkartarak ayrı bir suç olarak tanımlandı. Yasanın orijinalinde kadın cinayeti suçu, “bir kadını, kadın olduğu için ayrımcılık veya nefret saikiyle ya da onun haklarını, özgürlüklerini veya kişiliğini ifade etmesini bastırma amacıyla öldürmek” şeklinde ifade edildi. Ancak ifadelerin soyut kaldığı gerekçesiyle yapılan revize sonrası kadın cinayeti, “nefret ya da cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle ya da bir duygusal ilişki kurmayı ya da sürdürmeyi reddettiği için, ya da kadın olduğu için kendisine dayatılan boyun eğme ya da kısıtlanma koşullarına karşı çıktığı gerekçesiyle bir kadını öldürme” şeklinde düzenlendi. Yasanın aynı zamanda cinsel suçlar, ısrarlı takip, istismar gibi suçların da cezalarını artıracağı ön görülüyor.
Yasa aynı zamanda kamu ve özel sektörde eğitimler ve toplumsal farkındalığı artırma faaliyetleri gerçekleştirilmesi üzerine de eğiliyor. Bunların içeriğinin ne olacağı, nasıl gerçekleştirileceği belirsizliğini korurken İtalya’da iktidarda olan sağ koalisyon ve bu koalisyona başkanlık eden Giorgia Meloni’nin cinsiyet eşitliğine, kadın ve LGBTİ’lerin talep ve sorunlarına ilişkin yaklaşımları, yapılacakların içeriğine dair iyi bir ipucu sunuyor. Ayrıca kadın hareketinde de kadın cinayetlerinin bağımsız bir suç olarak tanımlanmasına ilişkin de eşitlik ilkesini temel alan lehte ve aleyhte tartışmalar sürüyor.
Kadın lider kadınlara karşı
Giorgia Meloni 2022’de iktidara gelerek İtalya’nın ilk kadın başbakanı olduğunda hem olumlu hem de olumsuz tepkilerle karşılaşmıştı. Olumsuz tepkilerin temelinde faşist bir partinin lideri olarak kadınlara, LGBTİ’lere ve göçmenlere karşı uygulayacağı açık olan politikalar varken “kadın lider” kisvesi altında Meloni hakkında çeşitli olumlamalar yapılmıştı. Tüm bu tepkileri şimdilik bir kenara bırakarak Meloni’nin iktidarında yürütülen tartışmalar ve gerçekleştirilen uygulamalara bakalım.
Özellikle dünyanın dört bir yanında tartışılan “demografik kriz” meselesi, İtalya açısından da temel tartışma noktalarından biriydi. Gelecek nesillerin yani işgücünün yeniden genişleyerek üretilmesi sorunu Türkiye, Güney Kore, Macaristan vb. ülkeler kadar İtalya açısından da büyük önem taşıyordu. Bu noktada Meloni’nin başını çektiği sağ koalisyonun attığı adımlar “her şeye rağmen aile” anlayışı ile şekillendi. Aile Bakanlığının adının Aile, Doğum ve Fırsat Eşitliği Bakanlığına dönüştürülmesi bu politikalardan biriydi. Bakanlığın isminin değiştirilmesinin yanı sıra bakan olarak kürtaj ve LGBTİ karşıtlığı ile bilinen Eugenia Roccella göreve getirildi.
Kadınların kürtaj hakkının “yaşamı savunuyoruz” kisvesiyle hedefe alınması ve İtalya’nın Erkek Kardeşleri Partisi’nin iktidar olduğu bazı yerel yönetimlerde imkansız hale getirilmesi de uygulanan önemli politikalardan. Doğrudan kürtajın yasaklanmasına dönük henüz herhangi bir yasal süreç başlatılmamış olsa da Meloni ve hükümetinin kürtaj karşıtı grupları desteklediği biliniyor. Bunun yanı sıra Meloni, 2024 yılında “annelik geliri” adı altında, finansal zorluk yaşayan ama kürtajı reddederek hamileliğine devam etme kararı almış kadınlara bağlanacak 1000 Euro’luk bir destek için yasa tasarısı teklif etmişti.
Taşıyıcı anne uygulamasının yasaklanarak “doğal aile” kisvesiyle çocuğu olmayan ya da eşcinsel çiftlerin çocuk sahibi olmasının engellenmesi, eşcinsel ebeveynlerin isimlerinin çocuklarının doğum sertifikasından çıkartılması, kadına yönelik şiddetin baş suçlusu olarak göçmenlerin hedef gösterilmesi ve Meloni’nin bir kadının tecavüze uğradığı videoyu açık bir şekilde bu gerekçeyle medyaya servis etmesi, “on saniyenin altında bir temas taciz sayılmaz” kararı, bizlere oldukça tanıdık gelen “kadınlara esnek çalışma müjdesi” gibi gibi çeşitli uygulamalar geçtiğimiz üç senede yaşananlardandı.
Şiddet ve cinayet verileri ne söylüyor?
Tüm bunlarla birlikte İtalya’daki kadın cinayeti verileri de oldukça dikkat çekici. 2002-2024 yılları arasındaki en düşük sayıda kadın cinayeti sayısı 2019’da gerçekleşti. 2019’de 111 kadın öldürülürken bu sayı Meloni’nin iktidara geldiği 2022 senesinde 126’ydı. 2024 yılında ise İtalya’da 113 kadın öldürüldü ve bu kadınların 99’u aile üyeleri, partnerleri ya da eski partnerleri tarafından katledilmişti. Kadın cinayetlerindeki sayı düşüyor gibi görünse de kadına yönelik şiddet vakaları için aynı şeyi söylemek mümkün değil.
Aile içi şiddet için hizmet veren Telefono Rosa yardım hattına göre, İtalya’da 2023 yılında çeteyle bağlantılı cinsiyet temelli şiddet olaylarında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25’lik bir artış yaşandı. Italy News Online’da yer alan bir habere göre 2024’ün ilk yarısında İtalya’da 12 bin 424 aile içi şiddet vakası bildirildi. Devlet polisinin yayımladığı rapora göre, bu sayı geçen yılın aynı döneminde kaydedilen 11bin 808 vakaya kıyasla yüzde 5’lik bir artışa işaret etti.
Bozuk saat günde iki kez doğruyu gösterir mi?
Tüm bu tablonun karşısında bahsi geçen yeni yasa, Meloni’nin fotoğraflarıyla birlikte medyada servis ediliyor. Oysaki bu süreçte de İtalya’da yükselen şiddet ve kadın cinayetlerine karşı kadınlar, kendilerinin ve kız kardeşlerinin hayatlarını savunmak için çeşitli birliktelikler kurdu, kitlesel eylemler gerçekleştirdi. Her fırsatta kadınları aile ve annelik üzerinden gündeme getiren Meloni’nin kadın olmasıyla birlikte bu yasanın - ki doğruluğu, yanlışlığı ya da ne kadar yararlı olacağı tartışmalıdır- sanki onun inisiyatifiyle ele alınmış olması gibi bir algı yaratılmaya çalışılsa da hükümeti böyle bir adım atmaya iten şey, buradaki kadın hareketiydi.
‘Arkadaşlığımızı savunmaya devam edeceğim’
2023’te Meloni’nin partneri olan Andrea Giambruno’nun açıklamaları da oldukça tepki çekmişti. Bir televizyon programına katılan Giambruno, 19 yaşındaki genç bir kadının toplu tecavüze uğraması üzerine “Eğer sarhoş olup kendinizden geçmekten kaçınırsanız, belki başınızı derde sokmaktan da kaçınırsınız” ifadelerini kullanarak cinsel şiddet mağdurlarını sorumlu tutmuştu. Meloni ise partnerinin bu ifadelerini savunarak “O sözlerde ‘mini etek giyersen tecavüz ederler’ ifadesini okumuyorum. Ama annemin bana söylediği şeye benzer bir şey var: ‘Gözlerin açık olsun, başın omuzlarının üstünde olsun.’ Tecavüzcüler var ve biz gardımızı indirmemeliyiz,” ifadelerinde bulunmuştu. Bunun yanı sıra aynı yıl içinde Giambruno’nun bir haber muhabirine dönük gerçekleştirdiği tacizin videoları medyaya düşmüş, Meloni yaşanan şiddete ilişkin bir açıklamada bulunmadan ayrıldıklarını “Geçmişimizi, arkadaşlığımızı ve en önemlisi annesini ve babasını seven yedi yaşındaki kızımı savunmaya devam edeceğim” ifadeleriyle duyurmuştu.
Fotoğraf: Elekes Andor/ Wikimedia Commons (CC BY-SA 4.0)
İlgili haberler
Meloni itiraz etti G7 bildirgesinden 'kürtaj' çıka...
G7 toplantısında 'kürtaj' tartışması yaşandı. Aşırı sağcı İtalyan lider Meloni’nin itirazı üzerine G...
İtalya’nın Erkek Kardeşleri’nin kadın başbakanı: ‘...
İtalya’da ilk kez bir kadın başkan olarak seçilen faşist ittifakın adayı Giorgia Meloni’nin seçilmes...
Ne Var Ne Yok? | Gazeteciler, meslek örgütleri hed...
Ne Var Ne Yok'ta bu hafta yine yok yok! Gündemimiz çok yoğun...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.