Şişlili Kadınlar 25 Kasım Kadına Karşı Uluslararası Mücadele Günü için Pangaltı Metro çıkışında basın açıklaması düzenledi.

Açıklamayı Şişlili Kadınlar adına Ceren Günel okudu. Günel, "Bugün burada erkek egemen sisteme, erkek devlet şiddetine, tacize, tecavüze, baskıya karşı mücadelemizi sürdürdüğümüzü, katledilen tüm kız kardeşlerimizin öfkesiyle sesimizi sözümüzü bir kez daha söylemek için toplandık." diyerek basın açıklamasına başladı.

2022 yılında 334 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü, 245 kadının ise şüpheli şekilde ölü bulunduğunu ifade eden Günel, kadınların yalnızca rakam olmadığını belirterek "En yakınımızdaki erkekler tarafından makbul kadın olmadığımız, boşanmak istediğimiz, hayır dediğimiz ve itaat etmediğimiz için öldürülüyoruz." dedi.

İKTİDARIN MAKBUL AİLESİ KADINLAR İÇİN ŞİDDET DEMEK

İktidarın kutsal aile ve makbul kadın dayatmasıyla kadınları şiddet ve sömürüye hapsettiğini ifade eden Günel, 6284 sayılı kanun, İstanbul Sözleşmesi gibi kazanılmış hakların da saldırı altında olduğunu belirtti.

6284 sayılı kanunun kadına yönelik şiddette devlete sorumluluk yüklediği belirtilirken, bu konuda yerel yönetimlerin sorumluluklarına dikkat çekildi. 5395 sayılı belediye yasasına göre nüfusu 100 bini geçen belediyelerin sığınma evi açma zorunluluğunu hatırlatan Gülen, "Şişli ilçesinin toplam nüfusu 284.294’tür ve sığınak sayısı hala 0(sıfır)dır. Var olan Şişli Belediye Başkanı sığınak talebimize, seçildiğinden beri sadece sözler vererek yanıt vermiş, çabalarımızla mülki idareyi de devreye sokarak arsa tahsisi yapılması sağlanmış ancak 4 yıla yaklaşan süreçte ilçede hala 1 adet sığınak dahi açılamamıştır." dedi. Yasal zorunluluğun Şişli'ye 3 adet sığınak açılması olduğunu söyleyen Günel, sığınak talebini yükselttiklerini ve yerel yönetimlere görevini hatırlattıklarını vurguladı.

BELEDİYE SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRMİYOR

Ekonomik yoksunluktan doğan şiddeti önlemek için Şişlili kadınlar olarak Şişli Belediyesi ve Şişli Kent Konseyi ile ev içi üretim yapan kadınlar için “Kadın El Emeği Pazarı” projesini hayata geçirdiklerini söyleyen Günel, bu projede belediyenin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini ifade etti. Günel, "Yerel yönetimlerin; şiddet ve cinayetlerin önlenmesinde yasal yükümlülüğü vardır, tekrar hatırlatıyoruz: Kentin meydanlarını, kadın el emeği pazarlarına açmayan; kadınların ev içi üretimlerini satmak için tek adres olarak Yenikapı’yı gösteren, İstanbul Gönüllüleri oluşumu dışında kadın örgütlerine kentin meydanlarını kapatan İBB yönetimini de afişe ediyoruz." dedi.

SOKAKLARI TERK ETMİYORUZ

Ülkede sağlık sisteminin neoliberal politikalarla iflas etmesinin kadınlar üzerindeki etkilerine dikkat çeken açıklamada, ilçede kadınların kadın sağlığına dair başvuracağı mekanizmaları bilmediği ve sağlık hizmetlerinin kadınlara ulaşmadığı ifade edildi. Deprem ve savaş gibi durumların kadınların yaşamını oldukça olumsuz etkilediğini söyleyen Günel, "Kadınız, eşit ve özgür yaşamak istiyoruz, bulunduğumuz yeri iyi tahlil ediyor, bugüne kadar elde ettiğimiz tüm hakları mücadele ederek kazandığımızı unutmuyor ve mücadele etmekten vazgeçmiyoruz. Kadın mücadelesine ve tarihine sahip çıkıyor, kadınların kurtuluşu ve özgürlüğü gerçekleşinceye kadar, geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyor ve İstanbul Sözleşmesi yaşatır demekten vazgeçmiyoruz!" dedi. Açıklamanın ardından 25 Kasım cumartesi günü kadına yönelik şiddete karşı saat 16.00' da Mecidiyeköy'de gerçekleşecek eyleme çağrı yapıldı.

Fotoğraflar: Ekmek ve Gül