Doğum işten çıkarma gerekçesi olamaz!
Kadın işçinin doğum yapması işten çıkarılmasına gerekçe olamaz. Doğum nedeniyle işten çıkarmada -yetersiz de olsa- kullanabileceğimiz haklarımız var.

Okurumuzun sorusu:
2016 yılı Eylül ayından beri SSK’lı çalışıyorum. İşyerinde benimle birlikte bir SSK’lı daha var ama patronun akrabası ve sürekli işyerinde olan biri değil. Toplamda iki kişiyiz ama tüm işlemleri ben kendim yapıyorum. Geçen sene evlendim ve şu an 7 aylık hamileyim, 1 ay sonra doğum iznine ayrılıyorum. Yerime bir işçi alındı ve şu an ona işi öğretiyorum. Patronum birkaç gündür beni rapor sonrası çıkarmak istediğini söylüyor. “Çocuklu kadın olacaksın, verin alamam senden, çıkışını vereyim, işsizlik maaşı alırsın 8 ay boyunca. Rapor bitsin yolları ayıralım, sene başka iş bulalım” tarzında söylemlerde bulunmakta. Ben işimden memnunum, kendisi de çok memnundu. Eğer işten çıkışımı verirse, ihbar ve kıdem dışında ne gibi haklarım olur? Kaç yıldır emek verdiğim işyerinin bana bu şekilde davranması canımı çok acıttı inanın. Hiçbir hakkımı asla bırakmak istemiyorum. En büyük korkum işe başlatıp bana psikolojik baskı kurarak istifaya zorlaması. Tek çalıştığım için şahit de bulamam yaptıklarına.

Öncelikle okurumuzu dünyaya getireceği güzellik için şimdiden tebrik edelim; kendisine, eşine ve çocuğuna uzun, mutlu ve sağlıklı bir yaşam dileyelim.

Okurumuz hamileliğinin son aşamasında. Kendisinden çok ama çok önemli bir ricam var. Lütfen ama lütfen bu dönemde iş nedeniyle strese girmesin. Çünkü stres ve kaygı, hem annenin hem çocuğun sağlığını olumsuz etkileyebilir. Okurumuzun istirahata ayrıldıktan sonra keyif aldığı etkinliklere daha çok zaman ayırmasında; kendini mutlu edecek stres ve kaygıdan uzak tutacak şeyler yapmasında büyük yarar var.

Gelelim okurumuzun durumuna ve haklarına.

İş Yasası’na göre hamilelik ve doğum hiçbir biçimde işten çıkarma gerekçesi olamaz. Hamilelik ve doğum nedeniyle kadın işçiye ayrımcılık yapılamaz. Okurumuzun patronunun “çocuklu kadının verimli olmayacağı” iddiası safsatadan ibarettir.

Peki yasaya aykırı olduğu halde işveren okurumuzu rapor sonrası işten çıkarırsa ne olur?

1) Okurumuzun kıdemi 1 yıldan fazla olduğu için işveren okurumuza kıdem tazminatı ödemek zorundadır.

2) Eğer işveren okurumuza ihbar süresi kadar önce haber vermezse okurumuza ihbar tazminatı ödemek zorundadır. Okurumuzun ihbar süresi 6 hafta, ihbar tazminatı ise 6 haftalık giydirilmiş brüt ücret tutarındadır.

3) Okurumuzun hak ettiği ancak kullanmadığı yıllık ücretli izinleri varsa, işveren bu yıllık izinlerin ücretini ödemek zorundadır. Hak edilmiş ama ödenmemiş diğer tüm yasal hakların da (ücret, fazla mesai ücreti, tatil günü ücreti) ödenmesi zorunludur.

4) Okurumuz 30’dan az işçi çalıştıran bir işyerinde olduğu için işe iade davası açamaz. Ancak doğum nedeniyle işten çıkarıldığı için okurumuz kötü niyet tazminatı ya da ayrımcılık tazminatı talep edebilir. Ayrımcılık tazminatı 4 aya kadar ücret tutarında; kötü niyet tazminatı ise ihbar süresinin 3 katı tutarındadır. Okurumuzun ihbar süresi 6 hafta olduğu için kötü niyet tazminatı 18 haftalık ücrete, yani 4 ay 2 haftalık ücrete denk gelmektedir. Dolayısıyla kötü niyet tazminatı daha avantajlıdır. Okurumuzun önce arabulucuya giderek, arabulucuda anlaşma sağlanamadığı takdirde de dava yoluyla kötü niyet tazminatı ya da ayrımcılık tazminatı istemesi mümkündür. Aynı durum, diğer yasal haklar için de geçerlidir.

5) Okurumuz işveren tarafından işten çıkarılmış olacağı için rapor dönüşünde işsizlik ödeneği alabilecektir.

Bu köşede “iş güvencesinde 30 işçi şartı” sorununu defalarca ele aldık. (BURADAN ulaşabilirsiniz)

Ne yazık ki bu koşul en çok küçük işyerlerinde çalışan kadınları olumsuz etkiliyor. Çünkü 30’dan az işçi çalıştıran işyerlerinde çalışan ve hamilelik veya doğum nedeniyle işten çıkarılan kadınlar işe iade davası açamıyor. İşte bu yüzden 30 işçi şartı kaldırılmalı ya da en azından hamilelik veya doğum nedeniyle işten çıkarmalarda tüm işçilere işe iade davası açma olanağı sağlanmalıdır. Mevcut yasal düzenlemeler, özellikle de küçük işyerlerinde çalışan kadınları, hamilelik ve doğum nedeniyle işten çıkarmalara karşı yeterince korumamaktadır.

Son olarak gelelim ikinci ihtimale. İşveren okurumuzu işten çıkarmayıp, işe başlatıp, istifa etmesi için baskı yaparsa ne olur? Bu durumda okurumuz istifa etmek yerine, haklı nedenle derhal fesih hakkını kullanabilir ve kıdem tazminatını alarak işten ayrılabilir. Ayrıca ayrımcılık tazminatı ve mobbing nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep edebilir. Okurumuz uğradığı baskıyı tanık dışında farklı yöntemlerle (mobbing günlüğü, doktor raporu vb.) ispat edebilir. Eğer bu durum yaşanırsa okurumuz bizimle yeniden irtibata geçerek daha detaylı bilgi alabilir.


İlgili haberler
DOSYA: Kadınların emeklilik hakkı ve doğum borçlan...

Doğum borçlanması yine gündemde... Emekli olmak için gereken yaşı doldurdunuz. Ama prim gün sayısını...

Emeklilik yaşı yaklaşmışsa doğum borçlanması avant...

Emeklilik yaşı yaklaşan ancak primi eksik olan kadınlar için doğum borçlanması avantajlı bir seçenek...

Hamilelikte alınan rapor işten çıkarma gerekçesi o...

Kadın işçinin hamileliği sırasında 5 gün rapor alması işten çıkarılmasına gerekçe olamaz. Kadın işçi...