Dokuz Eylül Üniversitesinde yaşanan taciz skandalının yankıları dinmiyor. Ocak 2024’ten bu yana Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesinde görevli tacizci akademisyen M.B’nin ceza alması için çabalayan öğrencilerin mücadelesi ve kararlılığı sayesinde üniversite yönetimi bir yılın sonunda ilk defa somut bir adım attı.

Resmi olarak açıklanmamış olsa da farklı basın kuruluşlarına demeç veren Dokuz Eylül Üniversitesi genel sekreteri, M.B’nin açığa alındığını belirtti. Ancak öğrencilerin konu ile ilgili yönetime ilettiği dilekçelere verilen cevaplar ile yapılan bu açıklamanın farklı olması “Gerçekte bir şey yapılmadı mı?​” sorusunu gündeme getirdi.

'İLK DİLEKÇEMİZİ OCAK 2024’TE VERDİK'

DEÜ genel sekreteri basına verdiği demeçte, olayın 2024’ün ocak ayında değil aralık ayında kendilerine ulaştığını belirtirken tacize uğrayan öğrenciler ise ocak 2024’te konu ile ilgili Eğitim Fakültesi Dekanlığına dilekçe ile başvurduklarını belirtti.

Olayla ilgili basında yer alan demeç üzerine görüştüğümüz öğrenciler, sürecin genel sekreterin aktardığından farklı ilerlediğini dile getirdi.

Gazetemize konuşan DEÜ Eğitim Fakültesinden bir öğrenci, “2024 ocakta verilen dilekçelere karşı tacize uğrayan arkadaşlarımıza sürekli ‘Sessiz kalın ve süreci tehlikeye atmayın’ denilerek baskı kuruldu. Aralık ayına kadar hiçbir adım atmayan dekanlığa karşı artık bir şey yapmamız gerekliydi. Olayla ilgili kamuoyunu bilgilendirmek için bir basın açıklaması düzenlemeye karar verdik” diye aktardı.

ÖĞRENCİLER DİLEKÇE TOPLADI

Çevik kuvvet ve özel güvenliğin engellemesi nedeniyle okulun içinde değil önünde basın açıklaması gerçekleştirmek zorunda kaldıklarını anlatan öğrenci, açıklamanın ardından sürecin takibini sağlamak için Eğitim Fakültesi ve Meslek Yüksekokulunda okuyan öğrencilerle birlikte, okul yönetiminden konuya dair açıklama talep eden dilekçeler toplamaya başladıklarını anlattı.

Başka bir öğrenci ise verdikleri dilekçeler sonrası yönetimin çelişkili yanıtlar verdiğini belirterek, “Verdiğimiz dilekçelere sonunda bir yanıt gelmesine sevinirken hevesimiz kursağımızda kaldı. Bazı arkadaşlarımıza, tacizci akademisyene kademe durdurma cezası verildiği açıklanırken bazılarımıza ise ‘özel hayatın gizliliği’ gerekçe gösterilerek bilgi verilemeyeceği ifade ediliyor. Genel sekreter ise verilen cevaplardan farklı bir açıklama ile basına ‘Açığa alındı’ şeklinde demeç veriyor” diye belirtti.

Görüştüğümüz çoğu öğrencinin kafasında soru işaretleri yaratan bu durumu Meslek Yüksekokulunda okuyan bir öğrenci “Dekanlık yaşanan taciz olaylarına karşı verdiğimiz dilekçeleri ne sisteme işlemiş ne de bunu gündemine almış” şeklinde yorumladı.

'RESMİ AÇIKLAMA BEKLİYORUZ'

DEÜ Kadın Çalışmaları Topluluğu da yaptığı açıklamada; “Dekanlığın tacize uğrayanların dışındaki arkadaşlarımızın dilekçelerine yanıt vermemesi, sürecin üstünü kapatmaya çalışması, rektörlüğün açıklamasından farklı cevaplar vermesi öğrencilerin arasında tepki oluşturmuş durumda. Tacizci akademisyen hakkında resmi bir açıklama bekliyoruz. Görevden tamamen uzaklaştırılana kadar tüm Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencilerini birlikte mücadele etmeye, sürecin takipçisi olmaya çağırıyoruz” dedi.

Fotoğraf: Evrensel