Aylardır ülkenin en önemli meselesi haline gelen referandum yani başkanlık anayasası için 17 Nisan’da sandığa gittik ve oylarımızı kullandık. Adaletsiz bir seçim yarışı olmasına rağmen ‘hayır’ oyu verenler hayli umutluydu. Evet cephesi devletin tüm imkânlarıyla seçim kampanyası yürütürken, Hayır cephesinde baskılar, gözaltılar, kimi yerlerde ‘hayır’ kampanyası yapanların dayak yemesi gibi akla gelebilecek her türlü engellemeye rağmen hayır güçlü görünüyordu. Seçim sonuçları da bunu kanıtladı zaten. Mühürsüz pusulalar, Güneydoğu illerindeki sandıklarda kullanıldığı iddia edilen blok oylar vb. şaibelerle seçim sonuçlandı ve ‘evet ‘ yüzde 51 oy aldı. Büyük illerin ‘hayır’ demesi, Güneydoğu'da ‘hayır’ oylarının fazlalığı seçime damgasını vurdu. Sincan’ın da yüzde 38'i ‘hayır’ dedi. 1 Kasım 2015 seçimlerinde ‘evet’i destekleyen partilerin oylarının toplamının %yüzde 80’i bulması Sincan’da da ‘evet’in gerilediğini kanıtladı.
Sincan’da daha referandumdan önce de ‘evet’ ya da ‘hayır’ diyen hatta oy kullanmayacak kadınlarla görüşmüştük. Seçim sonrası da bu kadınların kapılarını yeniden çaldık.

‘BİR ŞAİBE VARSA TEKRAR SEÇİM YAPSINLAR’

Seda ‘evet’ oyu kullanmış. Tayyip Erdoğan için Müslüman lider diyor. Avrupa’ya kafa tuttuğu, başörtüsünü serbest bıraktığı için “Ben de Erdoğan’ın yeri başka” diyerek sözlerine devam ediyor “Ben ‘evet’ verdim, komşularım da biliyor evet verdiğimi. Ama pazartesi sabah komşuyla karşılaştım kapıda. O da ‘hayır’ oyu verdi, ben de onu biliyorum. Selam bile vermedi bana çok zoruma gitti. Birkaç gün önce hastaneye giderken çocuğunu bana emanet etmişti, ama bu seçim ortalığı karıştırdı. Benim aklım o kadarına ermiyor, mühürsüz pusula diyorlar. YSK’de, Resmi Gazete'de yayımlandı geçerli oylar diyor. Kim doğru kim yalan bilmiyorum ama eğer öyle bir şey varsa gerekirse bir daha seçim yapsınlar. Ben komşuma düşman olmak istemiyorum. ‘Evet’in kazanmasını isterim ama hakkıyla”

KURSTA ‘EVET’ÇİLERLE ‘HAYIR’CILARIN TARTIŞMALARI
Sincan Belediyesinin dikiş nakış kurslarına giden Asiye daha önce AKP’ye oy vermiş ama başkanlık için ‘hayır’ demiş. Seçim sonrası yaşananları şöyle anlatıyor Asiye: “Sabah kalktım, kursa gittim. Zaten ilk dersten hocamız uyardı ‘Derste siyaset konuşmayacağız’ diye. Ders başlamadan kapıda iki arkadaşımız tartışmış, onun için öyle dedi. Derslerde kimse konuşmadı ama aralarda resmen kadınlar birbirine girdi. ‘Evet’çiler sessiz. Bir şey diyemiyorlar, aralarından bir ikisi lafı geveliyor. “Artık olan oldu, kaybettiniz” gibi şeyler söylüyor. Ama ‘hayır’cılar da haklı olarak öfkeli, ortalık çok gergin anlayacağınız.. Hayır oyu veren bir arkadaş var mesela. Belediye işçilerini mitinge götürdüklerini öğrenmiş, ‘Bunların kaybedeceği zaten belliydi o yüzden mühürsüz pusula hazırladılar tedbir aldılar. Mitinglerine bile gidecek adam bulamadılar, buradaki işçileri götürdüler. Hepimiz gördük gözümüzle’ dedi. Arkadaşlardan bir başkası ise ‘Herkes kendi isteğiyle gidiyor, nereden çıkarıyorsun bunları’ dedi ama boşa. Sincan’dan kim kalkıp Keçiören’deki metro açılışına gider, Allah aşkına işçiler bize anlatıyor. Gün içinde zorla mitinge götürüyorlar, ertesi gün de erken kalkıp geliyor insanlar kalan işlerini tamamlamaya. Hepsi söylene söylene gidiyor işini kaybetmemek için.”

‘ÇOCUKLARIMIN GELECEĞİ İÇİN 'HAYIR' DEDİM’

Asiye’nin alt komşusu olan Merve’de “Vallaha ben oy bile kullanmayacaktım. Biliyordum bunların ne yapıp ne edip kazanacağını. Ama üç evladım var öbür tarafta bunun hesabını veremem diye kalkıp gittim. Çocuklarımın geleceği için ‘hayır’ oyu verdim, hatta Facebook'ta da paylaştım çocukların fotoğrafını. Yavrularım için 'hayır' vereceğim yazdım. Verdim de yine kazandılar işte” şeklinde konuşuyor.

'DEVLET BAHÇELİ’Yİ AFFETMEYECEĞİZ'

Ailecek MHP’li olduklarını söyleyen Aslı ise Bahçeli’ye çok kızgın. “Ah bu Devlet Bahçeli yok mu! O cesaret verdi bunlara. Gitti, Erdoğan’ın elini sıktı anlaştılar ama ne oldu MHP’liler 'hayır' dedi ülkesine sahip çıktı. Çevrem de tanıdığım çok MHP’li var, hepsi de Devlet Bahçeli’yi affetmeyeceğiz” diyor.