Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu, darbe girişimin yıl dönümünde OHAL ile birlikte kadın gazetecilere yönelik artan baskı ve ihlallere dikkat çekti. İHD İstanbul Şubesinde yapılan basın toplantısında “OHAL’de de kadının sesi susmayacak” denildi.
Platform üyesi Reyhan Hacıoğlu, “24 Temmuz 2015 tarihinde çözüm sürecinin bitirilmesinin ardından Kürdistan’da başlatılan savaşla, Kürt basınına yönelik gözaltı baskı ve tutuklamalar artış gösterdiğini söyledi. Bu baskıların 15 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL ile tüm Türkiye muhalif basınını hedef aldığına dikkat çeken Hacıoğlu,
“AKP hükümeti tarafından darbe girişimi bahane edilerek yayımlanan KHK’ler ile muhalif basına yönelik baskılar sistematikleşti. Mevcut halde, eleştirinin, sorgulamanın, haber yapma özgürlüğünün rafa kaldırıldığı Türkiye’de basın çalışanları, OHAL’in ardından geçen 1 yılda ‘darbe olsaydı tam da bu olurdu’ dedirten bir saldırı furyasıyla karşı karşıya kaldı” dedi. 

OHAL DÖNEMİNDE 30 KADIN GAZETECİ TUTUKLANDI

Hacıoğlu KHK’lerle kadın kazanımlarının gasbedildiğini ve kadınlara yönelik saldırıların arttığını belirtti. “Basın alanında da saldırıların en önemli hedeflerinden biri kadın basın çalışanları ve yayınları oldu. Birçok kadın basın çalışanı işsiz bırakıldığı gibi, gözaltı ve tutuklama furyalarına maruz kaldı, kadınların sesini ve sözünü yükselten basın yayın organları kapatıldı. DİSK Basın İş’in nisan ayı verilerine göre; resmi olarak kayıtlı 2 bin 208 meslektaşımız işsiz kaldı. 165’ten fazla meslektaşımız tutuklanırken, tutuklananlardan en az 30’unu kadın gazeteciler oluşturdu. Çıkarılan KHK’ler ile birlikte 178 basın yayın kurumu kapatıldı. Kapatılan kurumlar arasında dünyanın ilk ve tek kadın haber ajansı Jin Haber Ajansı (JINHA), Türkiye’deki haftalık tek kadın gazetesi Binevş, İMC TV’deki Mor Bülten ve Hayatın Sesi TV’deki Ekmek ve Gül adlı kadın programları da yer aldı.”

TUTUKLU MESLEKTAŞLARIMIZ SERBEST BIRAKILSIN

“Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu olarak, iktidarın muhalefeti bastırmanın bir aracına dönüştürdüğü OHAL’in kalkmasını ve tutuklu meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz” diyen Hacıoğlu, “Bizler hakikat arayışçıları olarak ‘bir kadın olarak sus’ diyen zihniyete karşı, kadınların sesi ve sözü olmaya devam edeceğimiz sözünü yineliyor, OHAL’de kadının sesi susmayacak! diyoruz” dedi.

SUSARAK SUÇA ORTAK OLMAYACAĞIZ
Cinsel istismar vakalarını açığa çıkardığı için tehditlerin hedefi haline gelen Gazete Şûjin, ve Şûjin muhabiri Şehriban Aslan, cinsel istismara sessiz kalmayacaklarını ve teşhir etmeye devam edeceklerini ifade etti.
“Medyanın diline çuvaldız niyetine” sloganıyla yayın hayatına başlayan Gazete Şûjin, kadın ve çocuklara yönelik cinsel istismarı teşhir ettiği için erkeklerin hedefi olmuştu.
Son dönemlerde Türkiye ve bölgede artan cinsel istismar vakalarını açığa çıkaran Gazete Şûjin’in muhabirleri tehdit edilerek, haberleri geri çekmeleri için baskı uygulanıyor.
Gazete Şûjin muhabiri Şehriban Aslan, cinsel istismarı açığa çıkardıkları için tehdit edildiklerini söyleyerek, özelikle sosyal TOKİ’ler ve Çınar’da çocuklara yapılan cinsel istismar haberleri ile baskının arttığını söyledi. Tehditlerin telefon üzerinden yapıldığını ve görüşülmek istenildiğini söyleyen Aslan, “Yaptığımız haberlerin geri çekilmesi için baskı yapılıyor. ‘Sizin yaptığınız haberler ile failler ceza alacak. Yaptığınız haberler ile teşhir ediyorsunuz. Ya geri çekersiniz ya da sonucuna katlanırsınız’ şeklinde tehditler alıyoruz” dedi. Aslan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tüm baskılara rağmen Şûjin’e başladığımızda erkek egemen zihniyeti tanımadığımızı, dinlemeden kadınların ve çocukların sesi olacağımızı söyleyerek başlamıştık. Şu anda Şûjin kadınların ve çocukların umudu olma yolunda ilerliyor. Hiçbir şekilde bu tehditlere boyun eğmeyeceğiz. Geri adım atmayacağız. Bundan sonra olan ve olacak olan istismarları teşhir edeceğiz. Ana akım medya gibi sessiz kalmayacağız. Yaptığımız haberin gücünden korktukları için bu kadar saldırıyorlar.”