Kadınlar boşanabilmek için istemiyor, erkekler bağlansa da vermiyor…
Ankara’da, Tuzluçayır Kadın Dayanışma Derneğinden kadınların nafaka al(ama)ma hikayelerini paylaşıyoruz bugün de.

Yeni yargı paketinin içerisinde bu sefer kadınların nafaka hakkı da var. Çoğu kadın bağlansa dahi alamadığını, boşanabilmek, canını kurtarabilmek için çocuğunun nafakasından bile vazgeçtiğini, tehdit edildiklerini, şiddet gördüklerini anlatsa da görünen o ki erkeklerin “mağduruz” söylemi karşılığını bulmuş. Peki, öyle mi? Gerçekten erkekler mağdur mu? Nafaka hakkındaki gerçekleri Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneğine gelen kadınlardan dinleyelim…

‘BOŞANMA SÜRECİ BİTSİN DİYE NE ÇOCUĞUMA NE KENDİME NAFAKA İSTEDİM‘

Neslihan, boşanmaya karar verdiğinde anlaşmalı olarak ayrılabileceğini düşünse de eşi Rusya’da ve kaçak olduğu için durum beklediği gibi olmamış. Boşanma sürecini şöyle anlatıyor: “İşimi zorlaştırmak için pek çok yola başvuruldu. Konsolosluğa giden tebligatı almamıştı. Adres belli olmadığı için ve yurt dışına çıkışı tespit edildiği için mahkeme her duruşmada ilanı istedi. Süreç çok uzun ve yıpratıcıydı. 3 yıl süren zorlu ve tek taraflı bir mahkeme süreciydi. Maddi manevi çok hırpaladı. Çabucak bitsin diye ne kendime ne çocuğuma nafaka talep etmemiştim. Talep etmediğim için de nafaka bağlanmadı”.

‘4 YIL OLDU TEK BİR KURUŞ GÖRMEDİM‘

Nafaka istemediği için sonrasında çok pişman olduğunu ifade ediyor Neslihan. Fakat isteseydi de bir şey değişmeyeceği düşüncesinde. “4 yıl oldu ve tek bir kuruş yardımı olmadı. Zaten devletin bağlayacağı nafaka 250-300 lira. Bu bir çocuğun aylık okul harçlığı bile değil.” Neslihan, devletin bu konuda ciddi adımlar atması gerektiğini şöyle anlatıyor: “Evet, ben nafaka almıyorum ama alan ve çok mağdur olan çevremde insanlar var. Nafakanın miktarı bir çocuğun aylık ihtiyaçlarını hesap ederek, bu ihtiyaçları ciddi anlamda idare edecek miktarda olmalı.”

‘DEVLET HİÇBİR ŞEY YAPMIYOR‘
Esra da nafaka almayan kadınlardan. Nafaka almamasını şöyle açıklıyor: “Tabii ki almam gerekiyor ama o adamın kuruşunu bile istemiyorum.” Boşanma süreci sonrası çok fazla sorun yaşamadığını ifade eden Esra, bunun en önemli sebebinin çalışmaya devam edebilmesi olduğunu söylüyor. Esra şöyle devam ediyor: “Devlet bana göre hiçbir şey yapmıyor. Evet, sığınma evleri var ve işe yarıyorlar ama yeterli değiller. Çalışmayan 3 çocuklu birisine kim destek verecek, kimse.” Devletin yapması gerekenleri şöyle anlatıyor Esra: “Durumuna ve ihtiyacına göre maaş bağlanmalı. Özel istihdam kalemleri açılmalı. Çalışma saatlerinde anneler ücretsiz olarak gönderebilsin diye devlet kreş açmalı ve ücretsiz ya da az miktarla rahat ödenebilir bir şey belirlemeli.”
‘300 LİRA BAĞLANAN NAFAKAYI ÖDEMEDİĞİ ZAMANLAR OLDU‘

Oya, 17 yaşında evlenmiş 22 yaşında anne olmuş bir kadın. “Yedi yıllık evlilik sürecimde şiddet, aldatılma gibi pek çok şey yaşadım. Boşanma evresi çok zorlu bir süreç olmasına rağmen anlaşmalı olarak boşanabildim. Bu süreçte tazminat alamadım” diye anlatıyor. Nafaka olarak 300 lira bağlandığını ve beş yıllık süre içerisinde düzenli olarak ödenmeyen zamanlar olduğunu söylüyor. Oya devam ediyor: “Ben tazminat alamayacağımı biliyordum. Bunun için mücadele edecek maddi ve manevi gücümde yoktu. Oysaki üç yaşında bakmam gereken bir çocuğum vardı. Tüm zorluklarla bugüne kadar gelebildim. Beş yıl geçmesine rağmen hâlâ alamadığım nafaka var. Bakmam gereken bir çocuğum var ve desteğe ihtiyacımız oluyor.

‘KIZIMIN VELAYETİ VE NAFAKA YÜZÜNDEN TEHDİT EDİLDİM‘

Nafaka alamayan başka bir kadın ise Elif. Yaşadığı süreci şöyle ifade ediyor: “Boşanma sürecinde çok zorluklar yaşadım, hakaret ve tehdide maruz kaldım. Eski eşim beni kızımın velayeti ve nafaka ödememek için çok fazla tehdit etti. O yüzden nafaka alamadım. Almam gerektiğini düşünüyorum ama karşı taraf bu konuda iyi niyetli değil.” İş bulmakta da zorlandığını ifade eden Elif, “Ayrıldıktan sonra yedi-sekiz ay iş bulamadım. Bulduğum birkaç yerde de sözlü tacize uğradım. Ayrılıktan sonra aile evine döndüm. 3 yıl anne evinde yaşadım. Tekrar aile evine dönmek birçok konuda çok zor bir dönemdi” diyor. Devletin ise kadınlara iş bulmak konusunda yardımcı olmasını gerektiğini ifade ediyor.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül (Arşiv)

İlgili haberler
‘Nafaka düzenlemesi, İstanbul Sözleşmesi sonrası i...

Doç. Dr. Eylem Ümit Atılgan, röportajımızın bugünkü bölümünde nafaka düzenlemesinin Türkiye’nin İsta...

Bir saha araştırmasının gösterdikleri: Nafaka işte...

Yoksulluk nafakası ile kadın bedeni ve emeği arasındaki ilişki ne? Devlet, erkek ve kadınlar için “a...

‘Nafakanın sınırlanması kadınların boşanmasını güç...

Nafaka tartışmalarında ‘sesi en çok çıkanlar’ yani nafaka hakkının sınırlandırılmasını, hatta ortada...