KADINLAR BİRLİKTE GÜÇLÜ | Kadınları karda kışta yollara düşüren neydi?
Yerellerdeki kadın mücadelesini güçlendirip daha örgütlü bir hale getiremezsek, kadınlar olarak hak alıcı eylemleri örgütlememizin de mümkün olmayacağı hepimizin farkında olduğu bir gerçek.

5-6 Ocak’ta İstanbul’da gerçekleşen Türkiye kadın buluşmasından illerimize döndüğümüzde bu iki gün boyunca biriktirdiklerimizi paylaşma ihtiyacı duyarak geçtim klavyenin başına. Yılın bu ilk günlerinde, yüzlerce kadını bu karda kışta yollara düşüren neydi, neyi hedefliyorduk, neydi derdimiz, önce onu anlatmak gerekir belki.
Kadınlar olarak yüzyılların ezilmişliğini, eşitsizliğini, baskısını, şiddetini sırtımızda koca bir yük olarak taşıyoruz elbette. Ama son yıllarda, özellikle de tek adam rejiminin iyiden iyiye hissedildiği bu dönemde bizlerin sırtındaki bu yükün giderek daha da ağırlaştığı ortada. Her geçen gün bir kazanımımıza daha göz dikildiğini, her an ama her an haklarımızın tırpanlanmak, elimizden alınmak istendiğini görüyoruz hayatlarımızda.

İşte bu tablo içerisinde, kadınlar olarak daha güçlü ses çıkarma, daha organize olabilme ihtiyacı ile bir araya geldik her birimiz. “Kadınlar Birlikte Güçlü” şiarına yanıt veren yüzlerce kadın olarak yan yana olduk iki gün boyunca. Birlikte daha güçlü olduğumuzu deneyimlerimizden, yaşanmışlıklarımızdan biliyoruz, hayat çok acı bir şekilde öğretti bu ülkenin kadınlarına bunu. Zira artık söz konusu olan hayatlarımız, yaşama biçimlerimiz.

OHAL’İN ETKİLERİ HER YERDE
Buluşmada, yaklaşık 40 farklı alandan kadınlar vardı. İki gün boyunca süren il aktarımları, genel forum ve atölyelerde en çok dikkatimi çeken şu oldu: Sözü alan hemen herkes “OHAL bizim bölgemizde çok ağır yaşandı ve halen etkileri sürüyor” tespiti yaptı. Herkes bu süreci en ağır biçimde yaşadığını düşünüyordu. Bu da demek oluyor ki iktidar baskı ve zor yüzünü, en büyük şehirden en minik beldeye her yerde iyiden iyiye göstermiş. Yani son yıllarda her birimiz, kendi alanlarımızda devlet baskısına ve şiddetine uğramışız. Bunu tabii ki biliyorduk ama hemen her katılımcının bu vurguyu yapması meselenin ciddiyetini bir kez daha gösterdi. Kapatılan kadın örgütleri, hapsedilen kadınlar ve onlarla birlikte cezaevlerinde kalmak zorunda kalan çocuklar dile getirildi. Demem o ki demokratik haklar konusunda önümüzde zorlu ve çetin bir mücadele yolu en acı gerçekliği ile varlığını sürdürüyor.

GÖÇMEN KADINLAR VE DAVA TAKİPLERİ
Öne çıktığını düşündüğüm başlıklardan biri de göçmen kadınların sorunları oldu. Her şeyden önce buluşmaya göçmen kadınları temsilen katılım olmamasını bir eksiklik olarak not etmek gerekir. Ancak yine de yaşadıkları sorunlar, özellikle çok göç alan bölgelerden gelen kadınlar tarafından dile getirildi ve kadın hareketi olarak göçmen kadınlarla dayanışma yaratmamız gerektiği vurgulandı.
Konuşmalarda dikkat çeken bir diğer yön ise dava takipleri idi. Pek çok yerde dava takipleri üzerinden dayanışma ağlarının yaratıldığı, bunun kadın mücadelesini güçlendirdiği belirtildi. Dava takipleri sonucunda daha olumlu kararlar çıkarabiliyor olmak da bir kazanım olarak aktarıldı.

DAHA DERİN TARTIŞMA İHTİYACI
Yerellerde yaşanan özgün problemler ve sorunlar ile buna özgü geliştirilen mücadeleler de dikkati çekti. Yırca’dan gelen kadın çevre mücadelesini anlatırken, Ereğli’den gelenin enseste vurgu yapması, Van’dan gelenin siyasi baskılardan bahsetmesi... Tüm bunlar başka başka gündemlerimiz olsa da ortak bir çözüm ve mücadele üretme isteğini, birbirimizden daha çok öğrenmeye ihtiyacımız olduğunu da gösteriyordu bir yandan. Keşke yerel deneyimleri daha çok dinleyip, yıllardır her birimizin ayrı ayrı alanlarda yürüttüğü mücadele deneyimlerini daha çok konuşabilseydik.
Buluşma süresince en çok vurgulanan şeylerden biri de farklılıklarımızı koruyarak ve gözeterek birlikte yol yürüme isteğimizdi. Ancak farklı düşündüğümüz ya da benzer fikirlere sahip olduğumuz noktalarda derinlemesine tartışmalar yürütebildik mi tartışılır. Yine de yan yana olmanın, birlikte mücadelenin olanaklarını konuştuğumuz buluşma, kadın hareketi açısından çok önemli veriler sunuyor.

ŞİMDİ NE YAPACAĞIZ?
Toplantı bitip de yerellerimize döndüğümüzde ne yapacağımız ise asıl üzerinde durmamız gereken konu. Çünkü yerellerdeki kadın mücadelesini güçlendirip daha örgütlü bir hale getiremezsek, kadınlar olarak hak alıcı eylemleri örgütlememizin de mümkün olmayacağı hepimizin farkında olduğu bir gerçek. Adana Kadın Platformu olarak daha fazla kadına ulaşmak, mücadeleyi daha dinamik hale getirebilmek için denediğimiz yol ve yöntemleri geliştirmeye, farklı kesimlerden kadınlara ulaşmaya ve ‘Kadınlar Birlikte Güçlü’ şiarımızı gerçekleştirmeye çabalayacağız. Yaşasın Kadın Dayanışması!

İlgili haberler
GÜNÜN DAYANIŞMASI: Kadınlar Birlikte Güçlü Flormar...

Kadınlar Birlikte Güçlü, direnişlerinin 211. gününde Flormar işçilerini ziyaret etti. Ziyarette daya...

Kadınlar Birlikte Güçlü’den Flormar için dayanışma...

‘Kadınlar üzerinden reklam yapıp, ardından kadın işçilerin işten çıkarılması karşısında kadınlar Flo...

Türkiye Kadın Buluşması’nda Kadınlar Birlikte Güçl...

Kadınlar Birlikte Güçlü çağrısıyla 40 ilden 800 kadının gerçekleştirdiği Türkiye Kadın Buluşmasında...