“Haklarımızdan Vazgeçmiyoruz İstanbul Sözleşmesini Uygula” İstanbul Kampanya Grubunun 26 Temmuz tarihinde Beşiktaş Abbasağa Parkı’nda gerçekleştirmek istediği İstanbul Sözleşmesi forumu polis tarafından engellenmiş, kadınlar Barbaros Meydanı’na yürüyerek burada forumu gerçekleştirmişti. Forum sonrası gözaltına alınan forum düzenleyici Avukat Fulya Dağlı, Feride Eralp, Simla Sunay ve Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros’a 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’na muhalefetten 789’ar lira para cezası verildi.  

“1593 sayılı Umumi Hıfzıssıha Kanunu’na istinaden oluşturulan, İl Umumi Hıfzıssıha Meclisinin 03/04/2020 tarihli ve 20 nolu kararı 4. maddesinde vatandaşların meydanlarda, sokak ve caddelerde; sosyal mesafeyi gözetmeden toplu olarak yürümelerine ve bulunmamalarına izin verilmemesi, yan yana yürüyen vatandaşların sosyal mesafeyi gözeterek yürümesi için uyarılması kararı alındığı, ancak tutanakta belirtilen şahısların tüm uyarılara rağmen yan yana toplu olarak yürümekte ısrar ettikleri ve İl Umumi Hıfzıssıha Meclisinin 20 Nolu kararına aykırı harekette bulundukları...” gerekçesiyle verilen para cezalarına itiraz eden üç kadının itirazı ise reddedildi. İtirazlarını Anayasa Mahkemesine taşıyacaklarını söyleyen Avukat Fulya Dağlı, kadınlara kesilen para cezalarına sadece İstanbul’da değil Mersin’de Pınar Gültekin cinayetini protesto eden, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasını isteyen yine Ankara’da İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması talebiyle sokaklara çıkan kadınlara da kesildiğini söyledi.

Pandemi bahanesiyle kesilen bu cezaların, toplumsal muhalefetin geneline yönelik, ifade özgürlüğü, toplanma, gösteri, yürüyüş özgürlüğü hakkının kısıtlanmasına yönelik fiili uygulamalar haline geldiğini ifade eden Dağlı şöyle devam etti: “Para cezası vererek kullanılması meşru olan hakkını cezalandırma yöntemi haline geldi. Dolayısıyla bu insanlar açısından ve kadınlar açısından, ‘Sokağı terk etmelisin, terk etmezsen ben sana ceza veririm’ haline getiriyorlar. En son çıkan genelgeyle beraber, ihlal edilen durum ayrıca hapis cezası gerektiriyorsa onu da içeriyor ama genel olarak para cezalarında pandemi bahane ediliyor. Mesin’de kadınlara kesilen cezalar neredeyse 50 bin lirayı bulmuş durumda. İtirazımızı yaptık, itirazımız soyut nedenler gösterilmeden reddedildi, şimdi AYM Başvuru sürecine başlıyoruz. Tüm ülkede toplumsal muhalefetin bu kadar çekildiği bir yerde kadın hareketi bu kadar görünür ve pandemide bile sokağı terk etmezken, şu an para cezalarıyla bir basınç kurulmaya çalışılıyor kadın hareketi üzerinde. Ancak bu cezalar caydırıcı cezalar olmuyor. Biz hukuk yoluyla da mücadelemize devam edeceğiz, sokak yoluyla da bunun cevabını vermeye devam edeceğiz. Çünkü bu basit olarak hukuk mücadelesiyle aşılacak bir sorun değil, asıl olarak toplumsal mücadeleyle aşılacak bir şey. Kamusal alanı, sokakları kadınların elinden almaya çalışıyorlar ama vermeyeceğiz, orayı terk etmeyeceğimizi önümüzdeki 25 Kasım eylemlerimizde gösteriyor olacağız.”

‘ERDOĞAN’IN MİTİNGLERİ SERBEST, ŞİDDETE KARŞI ÇIKMAK YASAK’

Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros da kadına yönelik şiddete karşı İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmemesi, Sözleşme’nin uygulanmasını talep etmek için yapılan yan yana gelme çağrılarına, bu eylemlere ceza kesildiğini söyledi. Çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin adeta ‘keyifle çay için’ diyen Erdoğan’ın buluşmalarının mitinglerinin serbest, ancak kadınların şiddete karşı yan yana gelmesinin yasak olduğunu ifade eden Barbaros, “Bu ceza bize salgın koşulları için değil, kadınların şiddete karşı daha çok yan yana gelmesinden korkulduğu için kesildi. Kadınların çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin sözünden, örgütlü mücadelesinden geri adım attırmak için kesildi. Oysa hayatımızı bu kadar zapturapt altına alırken buna karşı sessiz kalacağımızı bekleyemezsiniz. Bu cezalarla bizi korkutamazsınız. Mücadelemizden geri adım atmayacağız” dedi.