Eli pek çok hikayeye değen bir kadın muhtar
Sancaktepe İnönü Mahallesi Muhtarı Nilüfer Kantekin ile mahallesinde yaşanan sorunları ve çalışmalarını konuştuk.

Ne yazık ki zihnimize henüz çok küçük yaşlardan itibaren bazı meslek gruplarının cinsiyete sahip olduğu kodlanıyor. Ben de hem bu meslek gruplarından biri olan muhtarlık ve kadın ilişkisini dinlemek hem de halkın yaşadığı güncel problemleri konuşmak adına Sancaktepe İnönü Mahallesi Muhtarı Nilüfer Kantekin’e konuk oldum. Kantekin, genç, enerji dolu ve güleç bir kadın muhtar.

Sohbetimize seçim döneminden ve adaylık sürecinden başlıyoruz. Başlarda adaylık düşünmediğini belirten Kantekin, “Tanıyanlardan ve pek çok kesimden öneri geldi. Çok düşündüm çünkü muhtarlık oturup ikametgah vermekten ibaret değil. ‘Kime, ne ölçüde fayda sağlayabilirim, neyi değiştirebilirim?’ gibi pek çok soru önceliğim oldu” diye anlattı ilk fikrin oluşma sürecini.

Muhtarlık kararı yeni olsa da çocukluk ve gençlik yılları bir harita olmuş: “Mahallelerde temizlik gibi pek çok imkan yoktu. Orta okula giderken arkadaşlarımla bir çözüm bulduk. Komşuluğun olduğu civar sokaklara ‘Temizlik yarışması var, en temiz sokağı seçeceğiz’ dedik. Ertesi gün bütün sokaklar tertemiz oldu. Bu sonra alışkanlık haline geldi. Yalnızca bu değil tiyatro gibi çeşitli sosyal etkinlikler düzenlerdik.” Sohbetimiz elinde kitabıyla gelen bir kız çocuğu tarafından tatlı bir kesintiye uğruyor. Ben de bu vesile ile muhtarlıkta bir kütüphane bulunduğunu, sürekli bir kitap alışverişi sağlandığını öğreniyorum.

9 YAŞINDA BAŞLAYAN İŞÇİLİK HAYATI

El uzatmanın yokluğu bilmekten gelen bir duygu olduğunu belirterek 9 yaşında başlayan işçilik hayatını anlatıyor:
“Leblebi fabrikası, tekstil atölyesi, Sümerbank’ta stajyer muhasebeci olarak çalıştım. O dönemler çok heyecanlıydı. Hatta Sümerbank yıllarımda bir anım bile vardır. Kapının önünde birden kalabalık oluştu. Başlarda anlayamadım heyecan ve korku ile izledim. Meğer yapılan zammı yetersiz bulan işçiler oturma eylemi yapıyor. Bir baktım babam da orada.”

EN TEMEL SORUN: İŞSİZLİK

Mahalledeki vatandaşlarının dile getirdiği başlıca sorunları, pandemi koşullarının yarattığı çerçevede dinliyorum. İşsizliğin diğer tüm problemlerin öznesi olduğunu belirtiyor. “En sık dile getirilen talep iş oldu. Bunun için bir iş ilanı sayfası kurduk ve bir ayda iş arayan 20 bin kişiye ulaştık. Elimden geldiğince farklı birimlere yönlendirmeye çalışıyorum ama iş olmayınca elimiz kolumuz bağlanıyor” diyor ve sorunlara getirilebilecek çözüm önerisi için toplumsal bilince işaret ediyor.
Kadınlara istihdam sağlanabilmesi için de yeteneklerini keşfetmelerini istiyor Kantekin: “Kime ne yapabilirsin diye soruyorum. Kimi yemek, kimi el işi yapıyor. Ben de sosyal medyanın gücünü kullanarak, aktif paylaşımlarla bir şekilde gelir elde etmelerini sağlamaya çalışıyorum.”

ESNAF DA KAN AĞLIYOR

Kantekin, esnafın yaşadığı zorlukları da unutmuyor. Hatta katkı sağlamak adına da bir sistem geliştirmiş: “Esnaf kan ağlıyor. Zincir marketler yaygınlaştığından beri sadece deftere yazdıranlar bakkallara uğruyor. Biz de bir sistem geliştirdik. İhtiyaç sahiplerine destek sağlamak isteyen vatandaşları kaşeli kağıtlarla bakkala, esnafa yönlendiriyoruz. Bir şekilde esnafa katkı sağlanıyor.”
Sokak temsilcilerinden mahalle meclisi kuran muhtar, mahallelinin sorunları ile yakından ilgilenebiliyor ve gerekli birimleri kısa sürede yönlendirebiliyor. Mahallesinde hikayesini kaleme alabileceğim kadınlarla buluşturması için de söz alıyorum.


‘İMECE USULÜ TUTUNUYORUZ BİRBİRİMİZE’
Mahallede mağdur edilen, yoksullukla mücadele eden, terkedilen kadın nüfusu da dikkat çekiyor. Temelinde işsizlik ve cinsiyet eşitsizliğinin doğurduğu problemler olduğunu düşünüyor.
Nilüfer Kantekin ve içerisinde iki erkek yöneticinin de bulunduğu bir grup mahallede “İyilikte yarışalım” adında bir dernek kuruyor. Kantekin, derneğin hiçbir etnik köken, cinsiyet, din, mezhep ve yaş grubu ayırmadan yardıma ihtiyacı olan herkese kucak açtığını söylüyor:
“El uzatabileceğimiz herkese el uzatmaya çalışıyoruz. Hedefimiz öncelikle öksüz-yetim, zor durumda olan çocuklar, kanser tedavisi görenler, kadın-erkek eşi terk eden, şiddete maruz kalan, yardıma ihtiyacı olan kimselere destek olabilmek.”
“Muhtar olmadan evvel zorlanıyordum ama şimdi yardım eli uzattığımız insanlar dahi başka hayatlara yardımlarıyla dokunmaya başladı” diyerek dayanışmanın büyüdüğünü söyleyen Kantekin, “İmece usulü destek oluyoruz birbirimize. Bazen kıt kanaat geçinen vatandaşlar dahi ihtiyaç sahiplerine ulaşır maksadıyla gıda bırakıyor muhtarlığa” dedi.

Fotoğraflar: Tutku Elif Papur

İlgili haberler
İstanbul’dan Artvin’e bir hayatta kalma mücadelesi...

Pandemi ve işsizlikle birlikte İstanbul’daki yaşamlarını bırakıp Artvin’e göçen Neziha ve ailesinin,...

İşçilerin UNITE the Union başkan adayı: Sharon Gra...

Britanya’daki tüm iş yerlerindeki işçilerin ücretlerinin ve koşullarının iyileştirilmesi, iş güvence...

Dayanışma nedir bilen, dayanışmadan vazgeçmeyen Mi...

Yoksulluk dolu yaşamı mücadeleyle geçmiş bir kadın Mihri. Şimdi o mücadeleyi çalıştığı deri fabrikas...